4 Ekim 2021 01:16
/
Güncelleme: 00:30

Liman işçisi: Yılda 15 bin lira gelir vergisi diye kesiliyor

"Yıllık benden kesilen sadece gelir vergisi 13-15 bin lira arasında. Ben 15 yılda bir ev parası kadar gelir vergisi ödüyorum.”

Liman işçisi: Yılda 15 bin lira gelir vergisi diye kesiliyor

Fotoğraf: Evrensel

Liman işçisi
Kocaeli

Merhaba Evrensel okurları,

Ben Evyap Limanı’nda çalışan bir işçiyim. Kocaeli adeta bir liman kenti haline geldi. Liman sektörü hepimizin bildiği hizmet sektörüdür. Salgında duran durdu ama biz salgın döneminde durmadan çalıştık. Liman sektörü döviz üzerinden çalışır ama maaşlar TL olarak yatırılır. Dolar yükseldikçe işçi sevinmez çünkü bu bizim alım gücümüzün düşmesine, ücretlerimizin erimesine sebep olur. Liman işçileri yıllık zam alır ama iğneden ipliğe her şeye aylık hatta günlük zam geliyor. O yüzden aldığımız zammın etkisi en fazla birkaç ay sürer. Yani sizin anlayacağınız ekmeğimiz küçüldükçe küçülüyor. Liman patronlarına kazandırdık, ama biz huzurlu değiliz. Limanda saat ücreti düşük. Giydirilmiş maaşı görünce bir şey aldığımızı düşünüyoruz. Fazla mesailer olmasa geçim daha da zorlaşıyor. Bu ay iyi maaş alacağım dersin hop bir bakmışsın vergi kesintisi artmış. Çok kazanıyoruz ya vergi kesintisi artmış! Neden? Çünkü yeni vergi dilimine girmişiz. Bizim maaş sabit değil mi, o zaman verginin de sabit olması lazım.

Biz zaten ne alırsak vergisini ödüyoruz. Ekmekte ödüyoruz, benzinde ödüyoruz. 1999 depremi sonrası sadece 1 yıllığına alınacak denilen özel iletişim vergisini 22 yıldır ödüyoruz. Yani kalıcı hale getirdiler. Gariban işçinin sırtından inmeyen bir düzen kurdular. Vergi almanın onlarca bahanesini buldular. Üretmeye ne gerek var, 1000 işçinin sırtına yeni vergi koy sonra doldur kasayı. İşçiye faydası olmaz. Toplanan vergiler birilerine peşkeş çekilir.

Sadece vergi değil faturalara, gıdaya, giyime gelen zamlar ortada. Geçim sıkıntısı artmış durumda. Hani “Bu millet nasıl geçiniyor” diye soruluyor. Valla millet aç geziyor. Bir şey alamıyor. Alamayınca da kısıyor zannediliyor. Kısmanın adı yoksulluk, fakirliktir. İşçi zaten alamıyor ki neyi kısacak?

Ekmeğe zam olur gündem olur da vergi kısmı limanda gündem olmuyor. Biz hep eve götürdüklerimizi konuşuyoruz. Peki, yasal kesinti adı altında kesilen vergileri neden konuşmuyoruz? Neden gündem yapmıyoruz? Ben bir hesap yaptım. Yıllık benden kesilen sadece gelir vergisi 13-15 bin lira arasında. Maaş bordrosundaki damga vergisini, kesintileri, aldığımız tüm ürünlerdeki ikili üçlü verdiğimiz dolaylı vergileri katmıyorum. Ben 15 yılda bir ev parası kadar gelir vergisi ödüyorum. İşte bu durum bile vergi sisteminde adalet olmadığını gösteriyor. Biz işçiler bir ev için 15 yıl bankaya mahkum edilmiyor muyuz? Aslında biz o sürede devlete de bir ev almış oluyoruz. Yani sözün kısası vergide adalet istemeliyiz. Vergi dilimleri kaldırılmalıdır. Gelir vergisi sabitlenmeli ve yüzde 15’i geçmemelidir. Eğer bu olmaz ise gelir vergisinin yüzde 15 üstü işveren tarafından karşılanmalıdır. Temel tüketim maddelerinde vergiler kaldırılmalıdır. Sırtımızdaki bu kamburdan kurtulmak biraz da bizim elimizde. Tek tek olmaz tüm liman işçileri sözlerini birleştirmelidir. Sesimizi yükseltmeliyiz. Yoksa sırtımızdan geçinenler çok olur.

Evrensel'i Takip Et