İsveç muhabirimiz Kuseyri'nin ardından: Halklar için savaşan bir enternasyonalistti
Evrensel'in İsveç Muhabiri Murat Kuseyri’yi, İsveç’te birlikte çalıştığı ya da haberlerini yaptığı isimler anlattı: “O, kalbi dünyadaki tüm mazlum halklar için savaşan bir enternasyonalistti.
Murat Kuseyri | Fotoğraf: Evrensel
30 Eylül’de kanser nedeniyle kaybettiğimiz arkadaşımız, sürgünde bir devrimci ve Evrensel'in İsveç Muhabiri Murat Kuseyri’yi, İsveç’te birlikte çalıştığı ya da haberlerini yaptığı isimler anlattı: “O, kalbi dünyadaki tüm mazlum halklar için savaşan bir enternasyonalistti.”
"İSVEÇ RADYOSU BİLE YERİ DOLDURULAMAZ DEDİ"
Kurdo Baksi (Gazeteci-Yazar): “Çok büyük, çok erken bir kayıp, Murat abiyle 25 yıllık bir geçmişimiz var. Mazlum halklarla ilgili nerede bir sorun varsa hiç kaçırmazdı. Hep hareket halindeydi, çok büyük bir enerjisi vardı, nereden buluyordu o enerjiyi bilmiyorum. Ailem de ailesini tanıyordu. Sanki ailemin bir üyesini kaybetmiş gibi oldum. Yıllarca birlikte çalıştık. MHP’nin AKP’nin İsveç’teki çalışmaları üzerine çalışmalarımda bana yardımcı olurdu. Kendisi de yazdı. Her şeyi çok iyi takip eder, her şeyden haberi olurdu. Ayrıca bizim fotoğraf arşivimizdi. Hrant abiden (Hrant Dink) tutun da buraya kim gelmişse herkesin fotoğrafları vardı, çok büyük bir fotoğraf arşivi vardı. Murat abinin güzel bir özelliği daha vardı, ifade özgürlüğü için çok çalışırdı. Dünyanın neresinde olursa olsun üzerine çalışırdı. Çin’e kadar çalışmaları vardı. Her yerdeki ifade özgürlüğü mücadelesine destek verirdi.
İsveç’te Türklerin ve Kürtlerin yan yana gelmesinde büyük rol oynadı. Ben ki tanınmış bir aileden geliyorum, benim giremediğim yerlere Murat abi girerdi, herkesle kahve içer, konuşurdu, benim mahallemden olmayanla konuşmam demezdi. Enternasyonalist bir insandı, bunu günlük hayatında her gün uyguluyordu. Buraya Meksika’dan ya da ABD’den yer halkların temsilcileri mi gelmiş Murat abi ilgilenirdi. Beni arar, gel sahip çıkalım onlara, bir yemeğe götürelim derdi. Kimsenin ilgilenmediği halklarla Murat abi ilgilenirdi. Anlatacak o kadar çok şey var ki… İsveç Devlet Radyosunda bile onun yerinin doldurmanın çok zor olacağını söylediler. Bir Kürt olarak ona çok teşekkür borcum var. Batman’da, Diyarbakır’da ya da başka bir kentte bir sokağa onun adının verilmesi için çalışacağım.”
"MURAT’I VE KESKİN KALEMİNİ UNUTMAYACAĞIZ"
Amineh Kakabaveh (İsveç Parlamentosu Milletvekili): “Dostumuz ve yoldaşımız Murat’ın bu kadar erken ve genç olarak aramızdan ayrılması büyük bir üzüntü ve kayıptır. O, kalbi dünyadaki tüm mazlum halklar için savaşan bir enternasyonalistti. Riksdag’da (İsveç parlamentosu) siyasi tutsakların serbest bırakılması, kadın hakları ve işçi hakları için, özellikle Kürtlerin ve diğer azınlıkların, Türkiye ve İran’daki kurtuluşu için yaptığım her şeyi rapor eden keskin bir gazeteciydi. Arkadaşımız Murat'ı ve keskin kalemini hiç unutmayacağız”
"BUNDAN SONRA KİM SESİMİZ OLACAK?"
Sabri Atman (Süryani Soykırım Araştırmaları Merkezi Başkanı): “Murat Kuseyri arkadaşın ardından iki satır da olsa yazmak o denli zor ki, yazacağım en güzel sözcüklerin bile hakkını veremeyeceğinin farkındayım. İnsan yaşadığı acıyı ve kaybı tarif edecek sözcük bulmakta zorlanır ya işte ben de bu satırları yazdığımda böylesi bir duygu içerisindeyim. Murat’la nerede mi karşılaştım? Yanılmıyorsam yirmi veya yirmi beş sene önceydi ve elbette ki mücadele sahasında tanıdım. Stockholm’de bir etkinlikteydik. Feyyaz Kerimo arkadaş, ‘gel seni Murat’la tanıştırayım’ demişti. O günden bugüne ve özellikle ben Süryani soykırımı çalışmalarına yoğunlaştığımdan beri her sene istisnasız Murat’tan bir e-posta gelir ve bir söyleşi için sorular gönderirdi. Yanılmıyorsam en son söyleşiyi de bundan dört-beş ay önce yapmıştı. Süryani soykırımı Seyfo ve bu konuda yaptığımız çalışmaları Türk ve Kürt kamuoyuna taşıyan Murat’tı. Onun aramızdan ayrıldığını Sait Çetinoğlu’nun sayfasında okudum. İnanamadım. Daha doğrusu inanmak istemedim. Feyyaz Kerimo arkadaşımı aradım. Feyyaz ‘evet, ne yazık ki çok ama çok değerli bir arkadaşımızı kaybettik’, dedi. İçimden derin bir acı duydum. Duyduğum acı ve benciliğim bir anda birbirine karıştı. Ya bundan sonra, ‘kim sesimiz olacak’ diye, sormaya başladım. Evet, Murat’ın yerini doldurabilecek birisi var mı? Çok zor! Çok büyük bir kayıp! Murat’ın her şeyden önce bir insan duruşu, dostluğu, hoşgörüsü, tatlı dili, sıcaklığı, mücadele azmi vardı. Bu özellikler hepimize örnek olsun. Kardeşim, arkadaşım, yoldaşım, dostum Murat! İyi ki bu kısa yaşamda senin gibi bir arkadaşım oldu. İyi ki en zor durum ve anlarda bile senin gibi mücadele bayrağını en yükseklerde tutan ve pes etmeyen insanların varlığına tanık oldum. Anın önünde saygıyla eğiliyorum.” (DIŞ HABERLER)