Teknofest 2021’de T3’e yakın bilime uzak
Teknofest’in gerçekçilikten, mühendislikten ve bilimden çok uzak olması sebebiyle ayakları yere basmıyor.
Astronomi Bölümü öğrencisi
Türkiye’nin ayakları yere basmayan tek festivali gerçekten de Teknofest mi? Evet, gerçekten de ayakları yere basmıyor. Gerçekçilikten, mühendislikten ve bilimden çok uzak olması sebebiyle ayakları yere basmıyor. Teknofest’te finalist olmuş bir takımın ekip lideri olarak Teknofest hakkındaki gerçekleri benim gibi gençlere anlatmaya çalışacağım.
Benim gibi Ar-Ge yapmaya çalışan gençlerin katılmak istediği Teknofest nedir, biraz buranın üzerinde duralım. Yarışmanın temel amacı Türkiye’de yeni palazlanmış üç beş şirkette ve savunma sanayi şirketlerinde çalışacak yeni isimler bulmak. Peki bu işin gerçeği nedir? Aslında yarışmada elenmemek için de T3’e yakın olmak zorundasınız. Ne kadar mükemmel bir tasarım yaparsanız yapın, ne kadar mükemmel fikriniz olursa olsun yandaş değilseniz hiçbir gerekçe gösterilmeden “Diskalifiye edildiniz” yazısıyla karşı karşıya kalabilirsiniz.
2020 yılı Teknofest yarışmasına katılımlarda yandaş olmayanların da yarışmada yer aldıklarına şahit oldum. Bunlardan birisi de bizim takımımızdı. 2021 yılında ise yandaş ekiplerin de yarışmaya dahil olmasıyla kontenjan doldu ve diğer ekiplerin katılmasının imkânı azaldı. Bu durumda neden katılımların sayısı devamlı artıyor, sebebi çok basit, devlet zorluyor. MEB tarafından liselere gönderilen mektupta yarışmanın eleme aşamalarını geçen liselere 10.000 TL yardım yapılacağı yazıyordu. Doğru anladınız “sıradan” bir derneğin yaptığı yarışmaya okulların katılması için devlet para teklif ediyor. Pardon “Mr. Damat”ın derneğine sıradan dedim.
ŞARTNAMELER NEDEN DEĞİŞİYOR?
Büyük bir hevesle yarışmaya hazırlanıyorsunuz, heyecanla ön tasarım raporu (ÖTR) dolduruyorsunuz, tasarımlar yapıyorsunuz ve hiçbir türlü haber verilmeden rapor şablonu değişiyor. Şaka değil rapor şablonu değişiyor ve haber verilmiyor. Teknofest’in kendi Telegram grubunda dahi açıklama yapılmıyor. Şansa keşfetmenizi bekliyorlar değişikliği. Ardından tüm şartnameyi baştan aşağı tekrar tekrar okumanız gerekiyor. Takımlar bu durumlara karşı pes etmezlerse ÖTR aşamasını geçiyor. Geliyor kritik tasarım raporu (KTR).
KTR süreci daha da büyük bir işkence çünkü ÖTR raporu ile aynı şeyleri istiyorlar tek farkla; diyorlar ki, “…” konusunu detaylıca açıklayınız. Bu detaydan kastın ne olduğunu kimse bilmiyor. Şartname ve rapor teslimlerini sıkı bir şekilde takip eden takımlar pes etmezlerse raporlarını yüklüyorlar ve bekliyorlar. Açıklanması gereken tarihten en erken 1 hafta sonra açıklanan sonucu tüm takım heyecanla açıyorsunuz ve diskalifiye edildiğiniz yazıyor ve diyor ki itiraz edebilirsiniz.
İtiraz dilekçenizi detaylıca yazıyorsunuz, şartnameye uygun olduğunu ispat ediyorsunuz ve sonrasında bu itiraza gelen cevap da “yandaş değilsi…” pardon pardon “itirazınız reddedilmiştir” yazıyor ve hiçbir açıklama içermiyor. Hatayı kedinizde arıyorsunuz, 1 hafta geçiyor forumda sorulan soruların maili geliyor ve görüyorsunuz ki suç sizde değil, masum hissiyatlarınızdaymış. Elenmelerin en temel sebebi yandaş olmamamız.
Şans yaver gitti ve elenmediniz diyelim, bu durumda son raporu hazırlıyorsunuz. Maddi desteğin geç yatırılmasına sinirlenirken rapor hazırlamaya çalışıyorsunuz ve raporu teslim ediyorsunuz. Buradan sonra sonuç genelde olumlu oluyor. Yarışma alanında da sayısız defa değiştirilmiş şartnameye eklemeyi unuttukları şartlara da uyuyorsanız yarışıyorsunuz ve birinciliği bir takım elde ediyor.
Gerçekten de ayakları yere basmayan tek festival Teknofest’tir. Yarışma alanında size staj teklif ediliyor, tek güzel yanı bu sanırım.