Nükleer santralleri aklayan bilirkişileri koruyan YÖK’e karşı dava açıldı
Akkuyu Nükleer Santrali’ne karşı açılan davada inceleme yapan 15 akademisyen bilirkişiye yönelik hukuka, bilime ve Yüksek Öğretim Kanunu’na aykırı rapor düzenledikleri için YÖK aleyhine dava açıldı.
Fotoğraf: İsmail Hakkı Atal'ın arşivinden
Akkuyu Nükleer Santrali’ne karşı açılan davada saha zemininin incelemesini yapan 15 bilirkişiden 7’sinin aynı zamanda Sinop Nükleer Santral davasında bilirkişi olarak belirlendiğini ifade eden Av. İsmail Hakkı Atal, hukuka, bilime ve Yüksek Öğretim Kanunu’na aykırı rapor düzenleyen 15 akademisyen bilirkişiye yönelik Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) aleyhinde dava açtıklarını ifade etti.
Akkuyu’daki hatalı raporu hazırlayan 15 bilirkişiden 7’si Sinop Nükleer Santral projesine karşı açılan davada da bilirkişi olarak görevlendirilince 15 kişilik heyet YÖK’e şikayet edildi. Ancak YÖK, akademisyen bilirkişilerin Yüksek Öğretim Kanunu kapsamında cezalandırılmaları talebi ile ilgili şikayete cevap vermedi. YÖK’ün cevap vermemesinin “Zımni red” olduğunu ifade eden Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri gönüllü avukatı İsmail Hakkı Atal, talebi reddeden YÖK aleyhine Ankara 13’üncü İdare Mahkemesinde dava açtı. Açılan davada YÖK Kanununa muhalefet ederek görevi ihmal eden ve kötüye kullanan akademisyenler için uyarma, kınama, aylıktan kesme ve kademe ilerlemesini durdurma ve ayrıca bilirkişilik görevinden men edilmeleri istendi.
“KEŞİF EKSİK YAPILDI”
Danıştay 14. Daire’de açılan ÇED iptal davasında 11 Temmuz 2016 tarihinde yapılan keşifte bilirkişilerin ısrarlarla talep etmelerine rağmen zemin etüdü yapmadığını dile getiren Atal, 1983 yılında zemin etüdü yapan taşeron firmanın işçileri olarak çalışan köylülerin o zaman altı boş olan zemine tonlarca çimento basıldığını ve çimentonun zemine basıldığı yerden 150 metre ötede denizden çıktığını söylediklerini hatırattı. Bu nedenle buradan örnek alınmasını ısrarla talep ettiklerini dile getiren Atal, “Bütün bu beyanlarımıza ve keşifteki sürekli ve ısrarlı taleplerimize rağmen naip hâkim ve bilirkişi heyeti zeminden örnek almamış ve nükleer santral sahasının altında boşluklar barındıran kireçli-dayanıksız karstik yapıdan oluşan zemin olduğu anlaşılamadan keşif tamamlanmıştır. Neticede 2019’un Mayıs ayında Akkuyu nükleer santrali inşaatında üzerine 56 bin ton nükleer reaktör ağırlığı binecek olan zemin betonda çatlaklar oluştu. Bunun üzerine çatlak oluşan bölümlerin kırılarak tekrar beton döküldüğü ve yeniden çatlak oluştuğunu öğrendik. Ardından 10.01.2021 tarihinde beton zeminin çatladığını öğrendik” dedi.
Denizden alınan soğutma suyu sıcaklığı 28 C'yi geçmemesi gerektiği için iklim değişikliği sonucunda nükleer satrallerin Fransa’nın başına bela olduğunu ifade eden Atal, “Yaz aylarında 25-30 C'ler arasında seyreden Büyükeceli sahilindeki deniz suyu sıcaklığıyla Akkuyu nükleer santralinin güvenli bir şekilde çalıştırılabilmesi mümkün değildir” dedi. (Adana/EVRENSEL)