20 Ekim 2021 23:34

Gazeteci Sinan Aygül: Gazetecilik faaliyetleri cezalandırılmak isteniyor

Bugüne kadar yaptığı haberler nedeniyle hakkında 130’dan fazla soruşturma açılan Bitlis Gazeteciler Cemiyeti Başkanı ve Bitlis News Genel Yayın Yönetmeni Sinan Aygül yaşadıklarını anlattı.

Sinan Aygül | Fotoğraf: Bitlisnews

Paylaş

Fırat TOPAL
Diyarbakır

Bitlis Gazeteciler Cemiyeti Başkanı ve Bitlis News Genel Yayın Yönetmeni Sinan Aygül 2015’de, yayınlanan bir haber nedeniyle para cezasına çarptırıldı. 2015’de yaptığı haberden ceza alan Aygül, hükmün geri bırakılması koşullarını ihlal ettiği gerekçesiyle yeniden hakim karşısına çıktı. Aygül ‘örgüt propagandası yapmak’ suçundan 16 bin 660 TL adli para cezasına çarptırıldı. Bugüne kadar yaptığı haberler gerekçe gösterilerek hakkında 130’u aşkın soruşturma açılan Aygül, gazetecilik faaliyetlerini cezalarla baskılanmaya çalışıldığını ifade ederek bunun karşısında güçlü bir dayanışmanın örülmesi gerektiğini söyledi.

‘GAZETECİLERİ SUSTURMAYA ÇALIŞIYORLAR’

Aldığı cezanın gazetecilik faaliyetlerinden kaynaklı aldığını belirten Aygül, bu cezaların aslında gazetecileri susturmak, baskılamak için verildiğini söyledi. Aygül yaşadıklarını şöyle anlattı: “Aslında bu dava yeni değil 2015’te açılan dava 2018’de ceza almıştım, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmişti. Cinsel taciz ile ilgili yaptığım haberin onaylanmasından sonra ne yazık ki bu dosyadan para cezası aldım. Zorlama bir cezaydı. Propagandanın şartları oluşmamış, mahkeme heyeti buna kanaat getirdi ama sırf cezasız göndermeyelim diye ceza verdiler. İstinafa itirazda bulunacağız. AYM, AİHM’e de gideriz gerekirse. Yüzde yüz gazetecilik faaliyeti. Bir yerde gazetecilik yapan birisi varsa onu çeşitli yöntemlerle susturmaya çalışıyorlar. Ya tehditle ya yargı eliyle ya da öldürerek... Bana verilen ceza yargı eliyle basını susturmaya çalışmak. Yereldeki güç odaklarında, iktidar odaklarında alışkanlık oldu, ağzımı her açtığımda hakkımda dava açılıyor. Savcılar, hakimler bunu niye dikkate alıyor anlamış değilim.”

VATANDAŞ YORUM YAPIYOR, GAZETECİYE DAVA AÇILIYOR

Aygül, gazetecilik faaliyetlerinden dolayı kendisine çok sayıda soruşturma açıldığını bu soruşturmalar sonucunda kendisinin cezalarla karşı karşıya kaldığını ifade etti. Aygül, “Açılan soruşturmaların çoğunda takipsizlik alıyorum. Bana 132’nin üzerinde soruşturma açıldı. Çoğundan takipsizlik aldım. Ama bıktırmak için de olsa o dosyayı açıyorlar. Bir alışkanlık haline dönüşmüş”

İnternet sitesinde yaptığı haberlerin altına gelen yorumlar nedeniyle bile kendisine soruşturma açıldığını anlatan Aygül şöyle devam etti: “Büyük kentlerde basın savcı ve hakimleri en azından deneyimli olur. Küçük kentlerde hakim ve savcılar acemi olunca bunlar daha kolay yaşanıyor. Sadece yaptığım haberlerden değil, haberlerime yapılan yorumlardan da hakkımda onlarca soruşturma açıldı. Vatandaş görüşünü belirtiyor diye bana açılan soruşturmalar var. 2013’den bu yana 130’a aşkın soruşturma açıldı. Şu an istinafta 4 dosyam var ceza aldığım, Yargıtay’da 2 dosyam var, 7-8 hükmün açıklanmasının geri bırakılması dosyası var, 3-4 arası kesinleşmiş cezam var. Birinden ceza almam koşulunda diğer dosyalarımda tekerrür esas alınarak fazlasıyla yatma durumum olacak. 3 aylık ceza alsam tamamı kapalı cezaevinde kalacağım şekilde olacak. Bundan kurtulmanın teknik yolu mesleği bırakmam, başka bir yol görünmüyor.”

‘HAYATİ TEHLİKELER BİLE SIRADAN GÖRÜLÜYOR’

Geçtiğimiz günlerde duruşması öncesi sosyal medyada yalnız başına çektiği fotoğraf ile dayanışmanın önemine vurgu yaptığını dile getiren Aygül, Bölgedeki gazetecilerin yaşadığı baskılar karşısında yeterli bir dayanışmanın olmadığını da ekleyerek şöyle dedi: “Bu sorunları yaşayan gazetecilerin durumuna vurgu yapmak istedim. Bitlis Gazeteciler Cemiyeti Başkanıyım, ben bile bu durumda isem diğer arkadaşlarımızın yaşadıkları sıkıntılar, özellikle taşrada gazetecilik faaliyeti gösteren arkadaşların yaşadığı sıkıntılar anlatılamaz. Bir dayanışma var ama yeterli düzeyde değil. Popüler bir gazetecinin duruşması milyonlara ulaşabiliyor ama bizde çok ciddi hayati tehlikeler bile sıradan görülüyor. Bu Bölge’den kaynaklı bir durum ve burada aramızda bir uçurum var. Buna dikkat çekmek için bunu yaptım. Dayanışmanın ötesinde Bölge’de gazetecilere pozitif ayrımcılık dahi yapılmalı. Her yerde dile getirdik ama bu bilinç kendi meslektaşlarımız arasında dahi oluşmadı.”

‘CEZA ALIRIM AMA GÖRMEZLİKTEN GELEMEM’

Aygül baskı ve cezalara rağmen her koşulda gazetecilik yapmaya devam edeceğini ifade ederek şunları söyledi: “Bu hafta içinde elimde ciddi bir haber dosyası var. Haberi yaparsam tehditle, davayla karşı karşıya kalacağım. Ortada bir problem var, bir gazeteci olarak sorumluluklarımın yükümlüklerini yerine getirmek zorundayım. Gazeteciysek bunu görünür kılmak zorundayım, işimi yapmak zorundayım. Bu korkmadığım anlamına gelmiyor. Benim de korkularım var, tutuklanmaktan, öldürülmekten korkuyorum her insan gibi. Ama korkularım beni yönetmiyor, riskin ne olduğunu biliyorum ve bu yaptığım işi daha değerli kılıyor. Yine bu haberi yapacağım, yine ceza alırım ama görmezlikten gelemem. Biz gazeteciyiz, toplumun menfaatlerine iş yapıyoruz. Toplum da bizi sahiplenmeli ki bu tür baskılara maruz kaldığımızda arkamızda bir güç olduğunu bilmemiz lazım. Gazetecilerin de dayanışma bilincini oluşturması lazım, o konuda çok zayıfız. Bu dayanışmasızlık durumu hepimizi ayrı ayrı bir risk altına sokuyor aslında. Baskı artıyor. Korkuya müsaade etmemiz lazım.”

ÖNCEKİ HABER

LPG'ye bir ay içinde üçüncü zam: 22 kuruşluk artış yapıldı

SONRAKİ HABER

EGEÇEP: İzmir Büyükşehir Belediyesi yeni bir kent suçu işliyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa