Adana’da kadınlar Yargıtay’da görülecek Çilem Doğan davası için çağrı yaptı
Adana Kadın Platformu Çilem Doğan’ın yarın Ankara’da Yargıtay 1’inci Ceza Dairesi’nde görülecek duruşmasına çağrı yaptı.

Fotoğraf: Evrensel
İLGİLİ HABERLER

Çilem Doğan'ın avukatları: Meşru müdafaa uygulanmalı

Çilem Doğan’ın Yargıtay’daki duruşması 21 Ekim'de görülecek
Adana Kadın Platformu İnönü Parkı’nda yaptığı basın açıklaması ile Çilem Doğan’ın yarın Ankara’da Yargıtay 1’inci Ceza Dairesi’nde görülecek duruşmasına çağrı yaptı.
Kadınlar yıllarca şiddet gördüğü belgelerle kanıtlanmış olan Çilem Doğan’ın meşru müdafaada bulunduğunu belirterek yerel mahkemenin verdiği 15 yıl cezanın bozulmasını istedi. Basın açıklamasını okuyan Avukat Sevil Aracı, “Meşru müdafaa haktır” sloganı ile adalet istedikleri Çilem Doğan davasının kadın mücadelesi açısından önemli bir süreç olduğunu belirterek "Bizler Çilem’in davasını takip eden kadınlar olarak Yargıtay’ın bu yanlıştan dönme yolunda bir adım atmasını ve Çilem’e bir an önce beraat kararı verilmesini talep ediyoruz" dedi.
Fotoğraf: Evrensel
“ÖLDÜRÜLMEKTEN KURTULABİLMİŞ KADINLARIN CEZALANDIRILMASINI KABUL ETMİYORUZ”
Şiddet uygulayan erkekler engellenmediği için kadınların kendilerini korumak adına şiddete başvurmak zorunda kaldıklarını dile getiren Aracı, “Bu dosyada yargılanan bir erkek olsaydı ve ‘yemek yapmadı, beyaz tayt giydi’ gibi bir tahrik gerekçesi ileri sürseydi, yargılanan erkeğin alacağı ceza da Çilem ile aynı olacaktı. Mahkemenin vermiş olduğu bu karar hakkaniyetten ve eşitlikten uzak bir karardır. İstanbul Sözleşmesinin uygulanmadığı ve her gün kadın cinayetleri haberleri aldığımız bu dönemde ölümden kurtulabilmiş bir kadının bu şekilde cezalandırılmasını asla doğru bulmuyoruz” dedi.
Fotoğraf: Evrensel
“HER SAVUNMA BİR MEŞRU MÜDAFAADIR”
Çilem’in evliliğinin ilk günlerinden itibaren şiddet gördüğünü dile getiren Aracı, şunları söyledi: "Hamileyken, çocuğunun doğumunun hemen ardından bile yaşamıştı şiddeti. Dosyada Adana’da farklı aile mahkemeleri tarafından verilmiş 9 ayrı koruma kararı bulunuyordu. Yine Hasan Karabulut hakkında Çilem’in şikayetleri neticesinde başlatılmış 4 ayrı kamu davası; takipsizlik ile sonuçlanmış bir soruşturma dosyası vardı. Yine Çilem’in açmış olduğu boşanma davasının da sonradan geri çekildiği dosyaya yansımıştı. Dosyada dikkat çeken bir başka yön ise Hasan Karabulut’un suçlu kişiliği idi. Hasan Karabulut hakkında çeşitli suçlardan tam 19 adet soruşturma dosyası bulunuyordu. Hasan adeta bir suç makinesi gibiydi. Üstelik Hasan’ın suç kaydı sadece uyuşturucu, çete gibi suçlarla kalmıyordu. Hasan silahla bir polisi yaraladığında dahi polise şikayetini geri çektirebilmiş bir kişi idi. Kadınların erkek şiddetine karşı çaresiz bırakıldığı erkek egemen sistemde, kurumsallaşan şiddeti reddeden kadınların kendilerini kurtarmak adına yaptığı her savunma bir meşru müdafaadır ve bu tavrın hukuktaki karşılığı cezasızlık olmalıdır!” diye konuştu.
"ÇİLEM’İN DAVASI HEPİMİZİN DAVASIDIR"
Evrensel'den Seren Elataş ve Volkan Pekal'a konuşan Çilem Doğan’ın avukatları da Çilem’in hayatını savunduğunu vurgulayarak meşru müdafaa hükümleri uygulanarak ceza almaması gerektiğini dile getirmişti.
(Adana/EVRENSEL)
Evrensel'i Takip Et