Prof. Dr. Oğuz Oyan, faiz indirimini yorumladı: Spekülatif ataklara zemin hazırlanmış oldu
Merkez Bankasının faiz oranını 200 baz puan indirerek yüzde 16'ya düşürmesini Prof. Dr. Oğuz Oyan, Evrensel'e yorumladı: "Spekülatif ataklara zemin hazırlanmış oldu. İçeriden birileri bilgi sızdırdı."
İktisatçı Prof. Dr. Oğuz Oyan, Merkez Bankası tarafından yapılan 200 baz puan faiz indirimini Evrensel’e yorumladı:
“Merkez Bankasının faizi sabit tutacağı yönünde bir izlenim vardı. Böylece spekülatif ataklara zemin hazırlanmış oldu. İçeriden birileri bilgi sızdırdı. Bunu yapanlar kimler bilmiyoruz. Ama bir operasyon yapılmış görünüyor. Bu da incelenmeli.”
“İNDİRİM TEKSTİLE, İNŞAATA, YAP-İŞLET-DEVRET ŞİRKETLERİNE YARIYOR”
Oyan, “Niye yapıldı bu faiz indirimi?” sorusunu şöyle yanıtladı:
“Hazır giyimciler, özellikle ihracata çalışanlar, ‘Kur 9 liranın altında olmasın’ demişti. Ondan sonra 100 baz puan indirim geldi. İnşaatçıların talepleri var. Çünkü konut satamıyorlar. İnşaat maliyetleri yükseldi. İçeride döviz cinsinden borcu olmayanlar, TL cinsinden borcu olanlar için bu indirim iyi bir gelişme.”
“Yüksek kur, dolarizasyon içinde olanlara yarıyor” diyen Oyan, “Bu kapsamda şirketler var. Bir de yap-işlet-devret ve kamu özel işbirliği ile döviz garantili olarak kazananlar da kur artışlarından faydalanıyor. Bu tür ‘yap-işlet-devret’çilerin Saray’da ortakları var mıdır? Bu da ayrı bir soru olarak duruyor. Birinci elden en çok oraya yansıyor” ifadelerini kullandı.
“SEÇİM ÖNCESİ ‘CANLILIK BELİRTİSİ’ HEDEFLENİYOR”
Oyan, “Türkiye’de faize karşı hassasiyet azalmış durumda. İlk 100 baz puanlık indirim kredi faizlerini etkilemedi. 200 baz puan indirim kuvvetli bir indirim. 100 yetmedi, 200 baz puan indirim geldi. Toplamda 300 baz puan indirim kredileri de bir şekilde etkileyecek. Geçen 100 baz puan indirim en çok mevduatı etkilemişti. Faizleri yüzde 15’in altına düşmüştü. Genel anlamda diyorum bunu. Düşük hacimli mevduatlarda yüzde 15’in altına hemen düşürmüştü bankalar. Ama kredi faizlerini çekmemişlerdi. Ama bu kuvvetli indirimle bunu sağlamak istemiş olabilirler. Kredi faizlerinde de bir aşağı doğru yönelişi tahrik etmiş oldular. Buna ilişkin denetim vb. şeyler de yapabilirler” dedi.
“Bankalara ‘Gözümüz üzerinizde, bakacağız; sizi izleyeceğiz’ denebileceğini ifade eden Oyan, “BDDK ile bankaların üzerine gidebilirler. Kamu bankalarını zaten hallediyorlar. Seçimde elinde tek araç olarak ekonomiyi biraz canlandırmak var. ‘İşte faizleri indireceğim demiştim, yaptım’ demek. Ama esas amaç olarak canlılık belirtisini ortaya çıkarmak. Kamu bankaları üzerinden bunu yapabilecekler ama özel bankalar kredi vermek konusunda çok ihtiyatlı” şeklinde konuştu.
Oyan, “Kamu bankalarının kredi hacmi çok yükseldi, özel bankaların çok düştü. Dolayısıyla bankacılık piyasasında kamunun payı yüzde 29’lardan yüzde 43’lere geldi. Bir süredir rolü ve payı yükseldi. Bu bundan sonra da yukarı doğru gidebilir” dedi.
“Faiz indirimi doları yukarı çıkardı. Dolar cinsinden borcu olanlar yandı” diyen Oyan, “Faizin düşme ihtimali miktar önceden satın alınmıştı. Dolar 9,30’ları geçmişti. Şimdi 9,43’te stabilize olur mu bilmiyorum. Bu indirimlerin devam edip etmeyeceğine bağlı olarak stabilize olabilir. Kötümser senaryoda yukarı doğru gidebilir” ifadelerini kullandı.
“ENDİŞE SADECE ‘ISINMAK’ DEĞİL, ‘ÇORBA KAYNAYABİLECEK Mİ’ OLDU”
Oyan, “Halkın işi güç. Zor bir kış geliyordu. ‘Bırakalım ısınmayı, mutfaktaki tüpü değiştirilebilecek mi’ gibi ilave dertler var. Isınmak bir yana çorba kaynayabilecek mi? Her şey ithalata ve ithal edilen enerjiye bağlı. Zincirleme yansıması olacak. Bunu uzun süre taşıyamaz üreticiler. Üretici ve tüketici arasında ciddi makas vardı. Bu makasın da sürdürülmesi zor. Makas ya daha çok açılacak ya da tüketiciye yansıtma hızlanacak” dedi. (EKONOMİ SERVİSİ)