Fahrettin Koca'dan Rümeysa Şen açıklaması: Kazadan önce 36 saat çalıştığı doğru değil
Bakan Koca, nöbeti sonrası kazada hayatını kaybeden Dr. Rümeysa Şen için "Kazadan önce 36 saat çalıştığı şeklindeki bilgi yanlıştır. Günlük mesainin ardından nöbet tutmuş, sabah ayrılmıştır" dedi.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Bilim Kurulu toplantısı sonrası açıklama yaptı.
Koca, nöbeti sonrası geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybeden Dr. Rümeysa Şen'in ölümü için "Hepimizi sarstı" dedi. Rümeysa Şen'in kazadan önce 36 saat nöbet tuttuğu bilgisinin yanlış olduğunu savunan Koca, şunları söyledi:
"Bazı kliniklerde asistan hekimlerin 36 saat çalıştığı durumlar olduğu maalesef gerçektir. Doktor Rümeysa arkadaşımızın kazadan önce 36 saat çalıştığı şeklindeki bilgiyse yanlıştır. Arkdaşımız günlük mesainin ardından nöbet tutmuş, sabah hastaneden ayrılmıştır. Doğru bilgi budur. Ama bu bilgi bizleri uzun çalışma saatleri gerçeğinden uzak tutmaz. Hemen belirtmek istiyorum ki, biz değil 36 saat, 24 saate varan bir çalışma süresini de insani bulmuyoruz. Sağlık Bakanı olarak bu netlikte konuşmamın dayanağını açıklayacağım."
Koca konuşmasını şöyle sürdürdü:
"BİYOLOJİK KAPASİTEYİ ZORLAYACAK ÇALIŞMA SÜRELERİ KABUL EDİLEMEZ"
"Uzun mesailer, yoğun nöbetler, asistan hekimlerimizin muzdarip olduğu eski bir sorundur. Bakanlığımızın yönetmeliğiyse tartışmaya yer bırakmayacak kadar açık. Yönetmeliğin 11. maddesinde şu kural vardır: Uzmanlık öğrencilerinin nöbet uygulaması 3 günde 1'den daha sık olmayacak şekilde düzenlenir. Yataklı tedavi kurumları yönetmeliğinin 41. maddesinde 'Gece nöbeti tutanlara ertesi gün görev verilmez' denmektedir. Başhekimler dinlenme süreleri konusunda ayrıca hassas olmaya teşvik edilmektedir. Biyolojik kapasitemizi zorlayacak çalışma süreleri kabul edilemez. Hekimlik ancak dingin bir zihin ve ruh haliyle icra edilebilecek bir meslektir. Arada en az 2 gün olmadan tutulan nöbet sağlıklı bir uygulama olamaz. Fakat yönetmeliklere uymayan çeşitli faktörlere dayalı uygulamalara gidilmektir. 36 saatin 24 saatin ne demek olduğunu ben de biliyorum. Hocalarım da asistanlık yıllarında 24 saat, 36 saat ter dökmüşlerdi. Zamanla bu uygulamalara meslek disiplininin hatta hekimlik özverisinin eğitimi gözüyle bakılır olmuş. İhtiyaçlar mecburiyetlere yol açmış. 2021'deyiz, değişmesi, yapılması gereken çok şey var. Öncelikle adil uygulamanın takipçisi olacağız. Birçok tıp fakültesi nöbetlerin yönetmeliğe uygun şekilde düzenlenmesi için harekete geçti. Tıp fakültelerinden bir kısmının kendiliğinden aldığı bu karar inanıyorum ki yaygınlık kazanacak. Haftada ve ayda en çok kaç nöbet tutulacağı konusunda karar verici olanlar aynı hassasiyeti gösterecekler. Onlara saygı etik bir şarttır."
"İŞ YÜKÜ ÇOK AĞIR"
"Nöbetler konusunda karar vericileri zorlayan realiteler, mecburiyetler olduğunu kabul ediyorum. Türkiye'de toplam hekim sayısı 185 bin 840, toplam hemşire sayısı 232 bin 548'dir. Hekimlerin 101 bin 198'i bakanlığa bağlı kurumlarda görevlidir. 1 hekime 457 kişi düşmektedir. 457 sayısı 10 yıl önce 575'ti. Gelişme ne olursa olsun bu çok ağır bir iş yükü demektir. Uzmanlık eğitimine başlayan hekim sayısını artırmak için nitelikli eğitim kliniklerinin sayısını artırma çabası içerisindeyiz. Aile hekimliği sisteminin güçlendirilmesi iyileştirme çabalarının parçasıdır."
"SALGIN ŞARTLARINDAN UZAKLAŞTIKÇA ÇOK YÖNLÜ İYİLEŞTİRME YAPACAĞIZ"
"Şiddet sağlık çalışanlarının hayati sorunlarından biridir. Kabul edilemez bazı olaylara rağmen halkımızın hekimlere saygı duyduğuna inanıyorum. Sağlık çalışanına şiddet uygulayanı dışlamak toplumun erdemi olacaktır. Salgın şartlarından uzaklaştıkça çok yönlü iyileştirme için sağlam adımlar atacağız. Sağlık hizmetinden yararlanmanın ahkalını, usulünü, kuralını toplumca konuşacağız. Bu toplum bu ahlakı kendisi üretmiş, yüceltmiştir."
"SABİT EK ÖDEMELER MAAŞA EKLENECEK"
"Sağlık çalışanlarının ekonomik sorunlarıyla yakından ilgileniyorum. Hekimlerin özlük haklarını iyileştirme çalışmamızın kısa sürede sonuçlanması için gayret ediyorum. Ek ödemenin hakkaniyetli dağılımını da sağlayacağız. Sabit ek ödemenin maaşa eklenmesini temin edeceğiz."
"ATAMALAR MÜLAKAT OLAMADAN PUANA GÖRE YAPILACAK"
"Atama bekleyen arkadaşlarımız var, sabretmenin zorluğunu anlıyorum. Milletimizin, devletimizin kendilerine ihtiyacı var. Atamaların mülakat olmadan puana göre yapılmasını sağlayacağız. Devlet kararlarını tüm hazırlıklarını tamamlayarak sonuçlandırır. Arkadaşlarımız atamaların şartların hazır olduğu en erken tarihte yapılacağından emin olsunlar."
TOPLANTIDAN ÇIKAN SONUÇLAR
Koca, Bilim Kurulu toplantısında ele alınan konularda varılan sonuçları maddeler halinde paylaştı:
"1-İkinci doz aşı ile üçüncü doz aşı arasındaki sürenin uzatılması antikor düzeyini düşürmekte, aşının koruyuculuğunu azaltmaktadır. Bilim Kurulu, zamanı gelen üçüncü doz aşıların aksatılmadan yapılmasını ısrarla önermektedir. Dünkü verilere göre, 2.807.716 kişi, yaptırması gereken üçüncü doz aşısını henüz yaptırmamıştı.
2- 2019 yılına göre 2020 yılında hayatını kaybeden gebe sayısında yaklaşık yüzde 52’lik bir artış var. Bu yıl da seyir geçen yıla benzer sürüyor. Geçen yıla kıyasla yaklaşık yüzde 50 daha fazla anne adayını Covid-19 sebebiyle kaybettik. Daha önce yaptığımız çağrıya rağmen maalesef halen gebelerde aşılanma oranı oldukça düşük. Kayıplarımızın arkasında en belirgin sorun gebelerin aşılanma oranının düşük olması. Covid-19 sebebiyle kaybettiğimiz gebelerin yüzde 99’u aşısızdır. Bilim Kurulumuz bir kez daha anne adaylarımızı aşı olmaya ve aşılarını tamamlamaya davet ediyor.
3- Aşının etkisini salgının seyrinde açıkça görebiliyoruz. Dikkat edecek olursanız haftalardır yüksek yeni vaka sayıları görüyoruz. Ancak önceki dönemlere kıyasla önemli bir fark var. Yeni vaka sayıları hızlı tırmanışlar şeklinde zirveler görmüyor. Günlük vaka sayılarımızı gösteren grafikler adeta tepesi kesilmiş bir dağ gibi yatayda seyrediyor. Belki önemli düşüşler henüz görmedik ancak dramatik ve ani yükselişler de görmüyoruz. İşte bunu sağlayan aşıdır.
4- Aşı sayesinde günlük vaka sayılarının kontrol edilemez şekilde artışı engellendi. Çok yakında günlük vaka sayılarının düştüğünü de göreceğimizi değerlendirdik. Bunu başarmanın yolu ise vakti gelen hatırlatma dozlarının yapılması ve topluca yüksek oranda aşılı olmaktır.
5- Yerli aşımız Turkovac’ın seri üretime geçmesi için gönüllülere ihtiyacı var. Hatırlatma dozunun zamanı gelen 18-59 yaş arası sağlıklı vatandaşlarımızı kendi aşımız, kendi gücümüz için gönüllü olmaya davet ediyorum." (HABER MERKEZİ)