02 Kasım 2021 11:30

Roma'da petrol üretimini artırma çağrısı yapan Biden, İskoçya'da iklim krizine “varoluşsal tehdit” dedi

İki gün önce Roma'da petrol üretimini artırma çağrısı yapan ABD Başkanı Joe Biden İskoçya'da düzenlenen BM 26. İklim Konferansında iklim krizine dair “varoluşsal tehdit” ifadelerini kullandı.

Fotoğraf: K.Tang/Birleşik Krallık Hük./Pool | AA

Paylaş

BM 26. İklim Konferansında (COP26) konuşan ABD Başkanı Joe Biden, iklim krizini “varoluşsal tehdit” olarak nitelendirdi, “ABD, bu konuda üzerine ne düşüyorsa yapacaktır” dedi. Ancak aynı Biden sadece birkaç gün önce Roma’da G20 enerji üreticisi ülkelere küresel ısınmayı artıran fosil yakıtlardan petrolün üretimini artırma çağrısı yapmıştı.

İSKOÇYA’DA "VAROLUŞSAL TEHDİT" VURGUSU

Dün COP26’da konuşan ABD Başkanı Joe Biden, Trump yönetiminin Paris İklim Anlaşması’ndan çekilmesi sebebiyle özür diledi. Göreve başlar başlamaz anlaşmaya geri döndüğünü söyleyen Biden, bütün büyük ekonomilerin sera gazı salınımı konusunda amaçlarına ulaşmasını umduğunu belirtti ve “ABD, bu konuda üzerine ne düşüyorsa yapacaktır” dedi. 

İklim değişikliği için “varoluşsal bir tehdit” diyen Biden, zirveye katılan liderleri, iklim değişikliği ile ilgili sert adımlar atmak için kısıtlı bir zaman olduğu konusunda uyararak “Açıkça söylemek gerekirse, tarihin gözlerinin üzerimizde olduğu ve önümüzde derin soruların olduğu bir zamanda toplandık. Konu basit. Harekete geçecek miyiz ve gerekeni yapacak mıyız? Önümüzdeki büyük fırsatı kullanacak mıyız ya da gelecek nesilleri acı çekmeye mahkum mu edeceğiz?​” sorularını yöneltti.

ROMA’DA "PETROL ÜRETİMİNİ ARTIRIN" ÇAĞRISI

Öte yandan ülke içinde akaryakıt fiyatlarındaki yükseliş ile mücadele eden ABD, bunun sorumlusu olarak gördüğü Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve bazı OPEC dışı üretici ülkelerden oluşan OPEC+ grubuna üretimi artırma konusunda baskı yapmaya devam ediyor. Geçtiğimiz cumartesi günü G20 zirvesi için Roma’da olan ABD Başkanı Joe Biden, G20’nin önde gelen enerji üreticisi ülkelerine daha güçlü bir küresel ekonomik iyileşme sağlamak adına, en tehlikeli fosil yakıtlardan olan petrolün üretimi artırmaya çağırmıştı. 

Reuters Haber Ajansı’nın konuyla ilgili haberinde, "Benzin fiyatları ülke çapında 3,30 doların üzerine çıkarken, Biden, OPEC ülkeleri ve Rusya’yı petrol arzını artırmaya yönelik daha büyük bir çabanın parçası olarak, yedek kapasiteye sahip büyük enerji üreticisi ülkeleri üretimi artırmaya çağırdı. Ona, 200 ülkenin küresel ısınmayla toplu olarak mücadele etmeyi kabul ettiği Paris’teki 2015 iklim toplantısına ev sahipliği yapan Fransa’dan Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da katıldı” denildi.

Fransa Lideri Macron da dün COP26’da yaptığı konuşmada, dünyanın en büyük sera gazı emisyonunu gerçekleştiren ülkelere küresel sıcaklık artışının 1,5 dereceyle sınırlandırılması hedefine ulaşmak için 15 gün içinde önerilerde bulunması çağrısı yaptı. Macron, zengin ülkelerin iklimle ilgili sorunların çözümü için mali katkılarda bulunması gerektiğini belirtti.

BIDEN’A GÖRE SÖZLERİNDE ÇELİŞKİ YOK!

ABD Başkanı Biden’ın çelişkili açıklamaları ABD basınında da konu oldu. New York Times gazetesinde yayımlanan "Biden temiz enerjiyi savunurken bile daha fazla petrol üretimi istiyor” başlıklı haberde, "Başkan Biden, dünyayı iklim değişikliğiyle mücadele etmeye çağırırken, enerji zengini ülkelerden petrol üretimini artırmalarını istemesinin ironi gibi göründüğünü kabul etti” denildi. 

Habere göre Biden, Pazar günü yaptığı bir açıklamada, kendini “Yüzeyde bu bir ironi gibi görünüyor. Ama işin aslı -hepiniz biliyordunuz; herkes biliyor- bir gecede yenilenebilir enerjiye geçebileceğimiz fikri mantıklı değildi” sözleriyle savundu.

"FOSİL YAKIT ÜRETİMİ VE KULLANIMI DURDURULMALI"

Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) geçtiğimiz mayıs ayında yayımlanan raporu ise, ülkelerin ortalama küresel sıcaklığın sanayi öncesi seviyelerin 1,5 derece üzerine çıkmasını engelleme hedefine ulaşabilmeleri için yeni petrol, gaz ve kömür gelişimini derhal durdurmaları gerektiğine işaret etmişti. Eğer bu yapılmazsa Dünya’nın geri döndürülemez bir hasarla karşı karşıya olduğu uyarısı yapılmıştı.

Ajansa göre, enerji sektörü, küresel sıcaklığın artmasına yol açan sera gazları salımının yüzde 75’inden sorumlu. Sıfır karbon salımı hedefi için ise biyoenerji kaynaklarının yüzde 60 düzeyinde artması öngörülüyor. 

Yerküre şimdiden 1.1 santigrat derece ısınmış durumda. COP26’nın hedefi bu ısınmayı 2100’e kada 1.5 derecede tutmak olsa da son BM Çevre Programı (UNEP) raporu yüzyılın sonunda ısınmanın 2.7 dereceye kadar çıkabileceği uyarısı yapıyor. 

Fosil yakıtların yakılması atmosferdeki karbondioksit oranında artışa sebep oluyor. Karbondioksit artışı ise küresel ısınmaya ve o da iklim değişikliğine neden oluyor. 

COP26 açılışında konuşan Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri António Guterres de fosil yakıtlara bağımlılığın küresel ısınmayla insanlığı ve gezegeni uçurumun kenarına ittiğini vurgulayarak “kendi mezarımızı kazıyoruz” ifadelerini kullandı. 

BÜTÜN LİDERLER ÇEVRECİ OLDU!

1992’deki ilk BM İklim Değişikliği Konferansından bu yana verdikleri vaatleri yerine getirmeyen devletlerin COP26’daki “çevreci” konuşmaları da dikkat çekti.

Görevini bırakmaya hazırlanan Almanya Başbakanı Angela Merkel, "Biz Paris İklim Anlaşmasını uygulayabiliriz ve uygulamamız gerekiyor. Bunu bu yüzyılın içinde değil, G20 ülkelerinin söylediği gibi 21. yüzyılın ortasına kadar yapmamız gerekiyor” dedi. Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, küresel bir karbon piyasasının emisyonları azaltabileceğine işaret ederek, "Karbona bir fiyat verin. Doğa artık o bedeli ödeyemez” ifadelerini kullandı. Hindistan Başbakanı Narendra Modi, 2030’a kadar fosil olmayan enerji kapasitesinin 500 GW’a ulaşacağına işaret ederek, “net sıfır” karbon emisyonu hedefini 2070’de gerçekleştirmeyi amaçladıklarını söyledi.

Glasgow’a gelmeyen Çin lideri Şi Cinping ise 2020’de Çin’in 2060 yılına kadar "net sıfır" emisyona ulaşacağı sözü vermişti.

Çin, ABD, Hindistan, Rusya, Endonezya, Japonya, Brezilya, Almanya, İran ve Kanada geçen yıl küresel emisyonların yaklaşık yüzde 65’ine yol açan ülkeler. 

ORMAN KAYBINI DURDURMA TAAHHÜDÜ

BM iklim zirvesinde 100’den fazla lider bildirge kapsamında 2030’a kadar orman kaybını ve arazi bozulmasını durdurmayı ve bu durumu tersine çevirmeyi taahhüt etti. Liderler ayrıca bu hedefe yönelik 12 milyar dolar kamu ve 7,2 milyar dolar özel sektör finansmanı aktarmayı vaat etti. Bildirgede, ormanları ve diğer karasal ekosistemleri korumak ve restorasyonlarını hızlandırma, sürdürülebilir kalkınmayı teşvik eden ve ulusal ticaret politikalarını hayata geçirme, kırsal geçim kaynaklarının geliştirilerek dayanıklılığın artırılması, sürdürülebilir tarım ve gıda güvenliğini teşvik edecek politikaların tasarlanması, yerel topluluklar için destek sağlanması ve finansmanın uluslararası hedeflerle uyumlu hale getirilmesinin kolaylaştırılması için taahhütte bulunuldu. 

120’den fazla dünya lideri görüşmeler yaptıktan sonra yerlerini müzakereleri yapacak başta çevre bakanları olmak üzere üst düzey yetkililere bırakacak. (DIŞ HABERLER)

 

ÖNCEKİ HABER

Emek Partisi Genel Başkanı Ercüment Akdeniz: İşçilerin siyaset sahnesine çıkması gerekiyor

SONRAKİ HABER

Bakan Koca, illere göre her 100 bin kişide görülen Kovid-19 vaka sayılarını açıkladı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa