05 Kasım 2021 11:50

Almanya'daki gri pasaport davası 900 avro para cezasıyla kapandı

Almanya'da gri pasaportla insan kaçakçılığı yaptığı iddia edilen Ersin Kilit'e para cezası verildi. Kilit, gri pasaport olayıyla ilgili asıl suçluların Türkiye'de yargılanması gerektiğini söyledi.

Fotoğraf: Pixabay

Paylaş

Süheyla KAPLAN
Hannover

Türkiye'de Malatya Yeşilyurt ile Ordu Korgan belediyeleri başta olmak üzere pek çok kentten hizmet pasaportlarıyla Almanya'ya insan kaçakçılığı yapmakla suçlanan Ersin Kilit hakkında Almanya'nın Hannover kentinde açılan dava, ilk duruşmada para cezasıyla sonuçlandı.

Hannover Sulh Mahkemesinde görülen davada Türkiye'deki birçok belediyeye, iş adamı sıfatıyla çevre projesi adı altında 'sahte davetiyeler' göndermekle suçlanan 1982 Bingöl doğumlu ve beş çocuk babası sanık Ersin Kilit'in savunması, aralarında tanınmış avukat Mahmut Erdem'in de bulunduğu üç avukat aracılığıyla gerçekleştirildi.

Sanık Ersin Kilit, mahkeme tarafından içinde bulunduğu belirtilen ekonomik sıkıntı ve sanığın işsizlik parası almasından dolayı 900 avro adli para cezasına çarptırıldı. Alman hakim ayrıca sanık Ersin Kilit'in 'insan kaçakçılığı' olayında önemli bir etkisinin olmadığını ve sadece Ordu Kongar Belediye Başkan yardımcısının talebi üzerine kendisinin 46 kişinin Almanya'ya getirilmesi yönünde davetiye gönderdiğine ve bunun dışında Türkiye'de hizmet pasaportunun çıkarılması vb. gibi işlerde herhangi nüfuzunun olmadığına hüküm verdi.

İddianameye göre sanık Ersin Kilit Alman İkamet Yasası'nın 96'ncı maddesi uyarınca 'insan kaçakçılığı' ile suçlanmaktaydı. İddianamede de savcılık Ersin K.'yı 'Almanya'ya 53 kişiyi Türkiye'den davet etmek, bunlardan da 46'sının hizmet pasaport işe gelmesini sağlamakla' suçluyordu. İddianamede ayrıca sanık Ersin Kilit'in davet ettiği kişilerle ilgilenmediği, onlara kalacak yer ayarlamadığı gibi Almanya'da bir gezi programı da sunmadığı ifade edilerek, sanık 'ülkeye yasa dışı yollardan sehayeti mümkün kılan sahte bir davetçi olarak' nitelendirilmekteydi.

Ancak bugün görülen davada sanık avukatların dinlenmesinin ardından 'yeteri kadar delil' olmadığını gerekçe gösteren hakim, sanık Ersin Kilit'in sadece Ordu Korgan Belediye Başkan yardımcısının talebi üzerine 46 kişinin Almanya'ya getirilmesi için davetiye gönderdiğine ve bunun dışında sanığın diğer organize insan kaçakçılığı olaylarında herhangi bir etkisinin olmadığı yönünde hüküm verdi.

Öte yandan sanık Ersin Kilit'in Hannover'de görev yapan Alman avukatı duruşma esnasında yaptığı savunmasındada şunları söyledi. "Sanık Ersin Kilit herhangi bir mesleği olmayan, genç, saf, temiz kalpli biri olup bu olayda başkaları tarafından kullanılmıştır. Bu olaylarda kesinlikle herhangi maddi bir kazanç elde etmemiştir."

ERSİN KİLİT: ASIL SUÇLULAR TÜRKİYE'DE YARGILANMALI

Kamuoyunda 'gri pasaport ile Almanya'ya insan kaçakçılığı' olayı olarak nitelendirilen davanın Hannover'de görülen ilk duruşmanın para cezasıyla sonuçlanmasının ardından sanık Ersin Kilit gazetecilere yaptığı açıklamada 'Suçsuz olduğuma her zaman inandım. Suçsuz olduğum Alman yargısı ve adaleti önünde ıspatlanmış oldu. Adaletin olduğu ülkede ancak gerçek adalet yerini bulur.Asıl suçlular Türkiye'de Türk mahmekelerinde yargılanmalılar' dedi.

ASIL İNSAN KAÇAKÇILIĞI ŞEBEKESİ TÜRKİYE'DE 

Sanık Ersin Kilit'in avukatlarından Mahmut Erdem gazetecilere yaptığı açıklamada 'Müvekkilimize esasen suçun sabit görülmesi halinde üç ay ile beş yıl arasında hapis cezasının verilmesi öngörülüyordu. Ancak bu denli organize insan kaçakçılığı olayında mahkeme avukatların savunması sonucunda Ersin Kilit'in bir etkisinin olmadığına hüküm verdi. Çünkü binlerce insanın hizmet pasaportuyla Almanya'ya getirilmesi tek kişinin yapabileceği bir şey değil. Valiler, belediye başkanları, belediye yetkililerinin de içinde olduğuna inanıyorum. Ersin Kilit'in hizmet pasaportu ile yurtdışına getierilmesinde onun iyi niyetinin suistimal edildiğine inanıyorum. Yurtdışına gelmek için yüzlerce insandan eğer para toplandıysa bu paralar kimlerin elinde ve nasıl paylaşıldı? Asıl bunların Türkiye'de sorgulanması gerekiyor. Bunu da Türk adaleti sorgulamalı' şeklinde konuştu. '

Erdem ayrıca başta İçişleri Bakanı Süleyman Soylu olmak üzere, belgelerde adı geçen valiler ve belediye başkanları, belediye çalışanlarının 'sanık' olarak dinlenmeleri gerektiğini ve ancak bu şekilde adaletin yerini bulacağına inandığını sözlerine ekledi. 
Erdem 'Asıl şebeke Almanya'da değil, Türkiye'de. Bu nedenle asıl suçlular hakşm karşısına çıkmalı' dedi. 

Öte yandan Türkiye'de belediyelerin hizmet pasaportlarıyla insan kaçakçılığı yaptığı iddialarıyla bağlantılı Almanya'nın Bavyera eyaletinde de üç soruşturma devam ediyor.

ÖNCEKİ HABER

Aliağa Çevre Platformu, cüruf depolama alanına karşı 1537 itiraz dilekçesi topladı

SONRAKİ HABER

İstanbul'a bu akşam saatlerinden yarın öğle saatlere kadar sürecek sarı kodlu sis uyarısı yapıldı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa