Mavinin ve kırmızının tonlarında kadını resmetmek
Mimar-Ressam Nuran Tanrıverdi’nin, eserlerinden oluşan “Yaşamdaki Kadın” resim sergisi, 13 Kasım’a kadar İzmir Karaca Kültür Merkezinde sanatseverlerle buluşacak.

Fotoğraf:Ramis Sağlam/Evrensel
İLGİLİ HABERLER

Müjdat Gezen belgeselinin galası İzmir’de yapıldı

‘Akordeon bir gün gerçek değerini bulacak’

Gölgesi karların üzerine uzayanlar
Ramis SAĞLAM
İzmir
Beyinle ellerin ahengi ile resmin oluştuğunu söyleyen Nuran Tanrıverdi, 42. Kişisel “Yaşamdaki Kadın” resim sergisi İzmir Karaca Kültür Merkezi’nde açıldı. Sergi salonunda ressamın sergide yer alan resimleri üzerine konuştuk.
Ulusal ve uluslararası birçok sergi açan Tanrıverdi, mimarlıkla birlikte, resim çalışmalarını uzun yıllar bir arada sürdürdü. Mimarlık ve resim çalışmalarını üç yıl Stuttgart’ta sürdüren, İzmirli sanatçının şimdiki durağı, resime başladığı İzmir oldu.
1978 yılında Ege Üniversitesi Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi'nden mezun olan sanatçı Tanrıverdi, farklı konum ve kültürlerde de bizler gibi duyan, düşünen, yaşadığı ülkenin sorunlarına yabancı kalmayan, savaş veren insanların, sanatçıların olduğunu söyleyerek, “Bu yolda kesinlikle yalnız değilim” dedi.
MİMAR RESSAM NAFİ ÇİL ÖRNEK OLMUŞ
Almanya’da iki ayrı mimarlık bürosunda çalıştıktan sonra resime yönelen Tanrıverdi, ünlü Ressam-Mimar Nafi Çil ile çalışma fırsatını yakalamış. Onun çalışmalarından çok etkilendiğini belirten Tanrıverdi, “Ben de sizin gibi mimar ressam olmak istiyorum” dediğinde, Çil’de Tanrıverdi’ye, bu mayanın hazır olduğunu belirtmesiyle sanattaki yolunu çizmiş.
Sanatçı, 1974 yılında İzmir Resim Heykel Müzesi’nde açtığı ilk sergisinden sonra Ankara, İstanbul başata olmak üzere sergiler açmaya devam etmiş. Yurtdışı ilk sergisini Stockholm’de 1999 yılında Uluslararası Sanat Fuarı’nda açan Tanrıverdi, yurtdışı resim sergilerini 2005 yılında Moldova’da, 2011 yılında Nahcivan’da, 2012 Bregenz ve 2013 yılında Zurich’de devam ettirmiş.
Fotoğraf:Ramis Sağlam/Evrensel
“SANAT BİR KURTARICI VE YOL GÖSTERİCİDİR”
42. resim sergisindeki tablolarında kadın temasını ön plana çıkaran Tanrıverdi, tablolarında mavinin tonlarıyla kadını buluştururken, kırmızı tonla yaptığı kadın tablosunda ise “Kadına şiddeti” resmetmiş.
Tanrıverdi, yaşadığımız süre içinde hayata ve geleceğe umutla bakabilmek için harika nedenlerden birinin de bu yolda yalnız olmadığımızın farkına varmamız olduğunu vurguluyor. Hızla dönen tüketim çarklarına değinen Tanrıverdi, “Çağdaş, modern yaşamın insanları getirdiği nokta da sanat bir kurtarıcı ve yol gösterici gibidir” dedi.
SANATIN YAŞAMI DÖNÜŞTÜRMESİ
Çalışmalarını bir varlığın izlediği doğayı, insanı, objeyi belli bir duyarlılık içinde değişime uğratıp yeni forma dönüştürme yolculuğunun olmazsa olmazı olarak görüyor Tanrıverdi. Bu yolculuğu gökyüzünden düşen bir yağmur damlasının istiridyeyi “inci” tanesine dönüştürmesine benzetiyor.
Bu yolculuk tablolalarına düşsel bir dünyanın içinde renk, leke, dokuyu ön plana çıkaran plastik endişelerin yanı sıra insanla iletişim kuran anlatıma dönüşmüş. Sanatçı, kısa yaşam öykülerinde, “sanatın” seçilecek en anlamlı yol ve var olma nedeni olduğunu söylüyor.
Sanatçının sergisi 13 Kasım tarihine kadar Karaca Kültür Merkezi’nde sanat severlerle buluşmaya devam edecek.
Evrensel'i Takip Et