Prof. Dr. Somer: Barlas’ın söylediği ciddiye alınmalı, ortak tepki oluşmalı
Mehmet Barlas'ın CHP'nin kapatılması ve milletvekillerinin sınır dışı edilmesi ifadelerini değerlendiren Siyaset Bilimci Murat Somer, ortak tepkinin oluşturulması gerektiğini söyledi.
Ekran görüntüsü, 'Mehmet Barlas ile 45 Dakika' programından alınmıştır
İktidara yakın Sabah gazetesi yazarı Mehmet Barlas, bir önceki yazısında CHP’nin kapatılmasını ima ederken yeni yazısında bu kez de bazı milletvekillerinin sınır dışı edilmesi gerektiğini savundu. Barlas’ın yazısını değerlendiren Siyaset Bilimci Prof. Dr. Murat Somer, Barlas’ın yazdıklarının ciddiye alınması gerektiğini belirterek, ortak tepkinin oluşturulması gerektiğini söyledi.
Koç Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Somer, Barlas’ın iki yazısını Evrensel’e değerlendirdi. Mehmet Barlas ile iktidar ilişkisi hakkında bir bilgisi olmadığını ifade eden Somer, “Ancak söylediği elbette ciddiye alınmak zorunda” dedi. İki nedenle ciddiye alınması gerektiğini belirten Somer şu değerlendirmede bulundu: “Bir, iktidar medyasının önemli bir ismi, iki, CHP’nin kapatılması ilk defa gündeme gelmiyor. Zaten dünyadaki örneklerden de yola çıkarak, iktidarın seçmen desteğini yitirdikçe otoriterlik dozajını artırma olasılığını uzun zamandır söylüyorum. Zayıflayan otoriter iktidarlar sertleşirler. Bunun olmaması için de tüm muhalefet ve kamuoyunun, Cumhur İttifakı kanadında kalmış sessiz asgari aklı selim sahibi kesimler dahil olmak üzere, ortak ses vermesi gerektiğini de uzun zamandır söylüyorum. Bunu engellemenin tek yolu bu, çünkü en otoriter iktidar bile kamuoyunun ortak iradesine aykırı şeyler yapamaz, maliyeti ağır olur. Tüm bunları iktidar içi bir kırılma olarak da görmek gerekir. Mehmet Barlas’ın önerdiği, ne pahasına olursa olsun iktidarda kalmalıyız diyenlerle, bu kadar da olmaz, biz bu değiliz bu kadar da olmaz diyenler arasındaki ayrım. Bu açıdan muhalefetin de devri sabık yapmayacağını söylemesi bu ikinci grubu güçlendirmek için çok önemli. Son olarak, CHP herhangi bir parti değil, bir lidere veya tabelaya bağlı bir parti de değil, daha önce de kapatılmış ama yeniden kurulmuş bir parti, çünkü çok köklü ve bir ideolojisi ve kimliği olan bir parti. Yani bu tür otoriter uygulamalar CHP’yi ortadan kaldırmaz, iktidarı da kurtarmaz ama ülkeyi daha da aşağı çeker.” (İstanbulEVRENSEL)