Asgari ücretlilerden ortak haykırış: Yetmiyor!
Adana'da görüştüğümüz işçiler asgari ücretin insanca yaşanabilecek bir düzeye çıkarılmasının yanı sıra vergi dışı bırakılmasını istiyor.
Volkan PEKAL
Seren ELATAŞ
Adana
Adana’da asgari ücreti konuştuğumuz işçiler bu ücretlerle geleceğe umutla bakamadıklarını anlatıyor. Söz konusu geçim derdi olunca her birinin hikayesi birbirine bağlanıyor. Evlilik hazırlığı yaparken “Bu ücretle nasıl olacak?” diye düşünen Uğur’un geleceği, emekli olmasına rağmen “Çocuk okuyor, emekli maaşım yetmiyor” diye çalışmaya devam etmek zorunda kalan Halil isimli işçi de. Çocukların geleceği, evin kirası, faturalar derken tek maaş yetmeyeceği için asgari ücretin altında sigortasız çalışmaya başlayan Emine Kara, “ev ekonomisine destek” adı altında ucuz ve güvencesiz kadın emeğini temsil ediyor. İşçilerden en çok duyduğumuz kelime “Yetmiyor” oluyor: “Ev kirasına, faturaya yetmiyor”, “Emekli maaşım yetmiyor”, “Tek maaş yetmiyor”, “Bekar olduğum halde yetmiyor”... İşçiler insanca yaşayacak bir ücretin yanında asgari ücretin vergi dışı bırakılmasını istiyor.
D-400 Karayolu üzerinde hava henüz aydınlanırken işçiler gelecek servisleri bekliyor. Daha önce durak çevresindeki unlu mamul satan dükkanlarda oluşan kalabalık bugünlerde azalmış, keza dışarıda çay içenlerin sayısı da. Kimisi, “Simit bile 2.5 lira olmuş. Ama hâlâ alıyorlar. Almasınlar fiyatlar nasıl düşer?” diye tepki gösteriyor.
‘BU ÜCRETLE GELECEĞE DAİR UMUDUM YOK’
Uğur genç bir işçi, bir ay sonra nişanlanacağını belirterek kara kara düşünüyor. “Bu ücretle geleceğe dair hiçbir umudum yok” diyor. Makine teknikeri olarak çalışıp 3 bin lira maaş alan Uğur, “Ev alacağım, nasıl alacağım? Para biriktirmem lazım, bu maaşla nasıl biriktireceğim? Bu konuda çok düşünceliyim” diyor. İşçilerin ellerinden geleni yaptıklarını ifade eden Uğur, “Sabah işe gidiyoruz, akşam 6’da eve gidiyoruz. Sağa sola çok para harcayan biri değilim. Bilinçli harcamaya çalışıyorum ama aldığım ücret temel harcamalarıma bile yetmiyor. Biz üzerimize düşeni yapıyoruz. Ama asgari ücreti belirleyen kişilerin gerekeni yapması lazım” diyor.
Aldığı ücretin yetmediğini ifade eden Uğur, “Spor yapıyorum. Tavuk alacağım 30 lira. Et alırsan 70-80 lira. Sadece pirinç, buğdayla da olmuyor. Asgari ücretten vergi alınmaması gerekir. Asgari ücretin 4 bin liraya yakın olması lazım” diyor.
‘OKUYAN ÇOCUK VAR, ÇALIŞMAK ZORUNDAYIM’
Uğur gelecek planları yaparken emekli maaşı için yıllarca çalışan Halil isimli işçi emeklisi, emekli maaşı asgari ücretin altında olduğu için çalışmak zorunda olduğunu anlatıyor: “Okuyan çocuğum, var. Çalışmak zorundayım. 2 bin 400 lira emekli maaşı ile geçinilir mi? Mümkün değil. Çocuğu dershaneye vereceğim. 10 bin lira bir dershane. Aylık bin lira. Ama yok, çalışmak zorundayız.”
‘ÇOCUĞUN HARÇLIĞINDAN KISIYORUZ’
Malulen emekli olduğu halde çalışan Yusuf isimli işçi de “Çalışmasam 1500-2 bin liraya ev geçindiremem. Her şeyden kısıyoruz, elbiseden, ayakkabıdan, çocuğun harçlığından kısıyoruz. Şurada kahvaltı yapacaksın, ondan kısıyoruz, her şeyden kısıyorsun. En az 1000 lira zam yapılmalı. Çünkü vatandaş artık bitti. 1000 liradan aşağı olursa yine vatandaşın cebinde para olmayacak. Ama onu da yapmazlar” diyor. Devletin vergi almadan ayakta duramayacağını ifade eden Yusuf, “Ama sadece asgari ücretten alacak diye bir kaide yok. Ben de asgari ücretle çalışan bir vatandaşım. Hayat şartları zorlaştı. Tüpe, şekere, ev kirasına zamlar geldi. Geçim zorlaştı. Bir aldığımızı eski fiyata alamıyoruz. Pandemiden dolayı millet işsiz kaldı. Psikolojisi bozuldu” diyor.
‘ASGARİ ÜCRETTEN VERGİ ALINMASIN’
Asgari ücretten vergi alınmaması gerektiğini ifade eden Rüştü isimli işçi şunları söylüyor: “Zaten şu an insanların alım gücü düşüyor. Vergi alınmazsa en azından insanlar ihtiyaçlarını biraz karşılamış olur. Üç çocuklu bir ailenin asgari ücretle geçinmeye çalıştığını düşünün. Ev de kiraysa yetmesi imkansız. Zaten pazara gidip üç beş şey aldığımız takdirde 100-150 lira para veriyoruz. Bunun kirası, elektriği var, suyu, doğal gazı var. TÜİK rakamları düşük gösteriyor. Yüzde 35-30 civarında bir zam yapılırsa belki biraz karşılar.”
‘İKİ KİŞİ ÇALIŞIYORUZ AMA YİNE DE HAYATIMIZDA TATİL YOK’
Asgari ücret yetersizken vergi ile daha da azaldığını ifade eden Yasemin Sözübir, “Alınmaması lazım. Adı asgari ücret zaten. İhtiyaçlarımıza yetmiyor. İki kişi çalışıyoruz. Eşim ya da ben çalışmasam geçim çok zor. Asgari ücret en azından 5 bin lira olmalı ki yetsin. Tatile zaten gitmiyoruz. Sinema desek ancak çocuklar isteyince gidebilir. Bizim öyle bir hakkımız yok. Evi zor döndürüyorsun. Hayatımızda hiçbir sosyal faaliyet yok” dedi.
‘TEK MAAŞ YETMİYOR’
Tek maaş yetmediği için çalışmaya başladığını ifade eden Emine Kara da “Bu arada benim sigortam da yok. Maaşım asgari ücret bile değil. Eşim asgari ücretle çalışıyor. Türkiye şartlarında asgari ücret yeterli değil. Çocukların masrafı, evin masrafı, kira varsa, faturaları düşününce 5 bin olursa çok iyi olur” diyor.
‘YERİ GELİYOR ÖĞLE YEMEĞİ YEMİYORUM’
Kebap ustası olarak çalışırken pandemide işsiz kalınca borçları da büyüten Ramazan’la tüp dağıtırken karşılaşıyoruz. Mesleği bırakınca tüpçüde çalışmaya başlamış. Tüpe gelen fahiş zamlardan bahseden Ramazan, tüp düşürdüğü çatlak ayağı ile düşük ücretler karşılığı çalışmak zorunda kalmasına “Tüpe zam var, ona zam var, buna zam var ama işçiye zam yok. İşçi ölsün zaten” sözleri ile isyan ediyor. “Diyeceğim tek kelime bu. Bu hükümet başta oldukça bu millet aç kalmaya mahkum” diyen Ramazan şunları söylüyor: “Geçinemiyorum. Yeri geliyor öğle yemeği yemiyorum. Elektrik, su geliyor. Kafadan ikisi 600 TL’yi buluyor. Çocuğun okul masrafı var. Çocuğumuzu bile zor okutuyoruz. Kendimizden, oradan buradan kısıyoruz, ama o para yine yetmiyor. Hükümet ona buna, tüpe zam yapmayı biliyorsa asgari ücrete de işçiyi düşünerek zam yapacak. Sen 20-25 bin maaşı almışsın bana 2 bin 800 veriyorsun. Ben onunla nasıl geçineceğim? Bakanlar, milletvekilleri, sizin altınız kuru. Sizin elinize mi bakacağım, çocuğum sizin elinize mi baksın? Ev kiram duruyor daha. Hayat şartları zor. Tüp 170 lira oldu. Ocakta 210 lira olacak. Her şeye zam var ama asgari ücret sabit.”