12 Kasım 2021 22:00

Meslek örgütleri: Karar gazetecilerin mücadelesinin bir sonucu

Basın meslek örgütleri, Danıştay'ın Emniyetin video çekilmesini engelleyen genelgesini yürütmesini durdurmasını olumlu karşılarken kararın mücadele sonucu verildiğini belirtti.

Fotoğraf: Eylem Nazlıer/Evrensel

Paylaş

Gözde TÜZER
İstanbul

Basın meslek örgütü temsilcileri; Danıştay’ın, kamusal alanda cep telefonuyla video çekilmesini engelleyen Emniyet genelgesinin yürütmesini oy birliği ile durdurmasını olumlu karşıladı. Meslek örgütleri genelgenin yayınlandığı ilk günden itibaren, genelgenin geri çekilmesi için mücadele ediyordu.

Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu karara dair “Hem olumlu bir karar hem de güvenlik politikalarıyla gazetecilik haklarını ezmek isteyenlere yönelik yüreklendirici bir mesajdır.” dedi. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Genel Sekreteri Sibel Güneş “Umarız iktidar sonraki uygulamalarında bu kararı dikkate alır, halkın haber alma hakkını engelleme girişimlerinden vazgeçer.” ifadelerini kullandı. Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başkanı Gökhan Durmuş kararın mücadele sonucu oybirliği ile alındığını vurgulayarak “Basının sansür edilmesi asla kabul edilemez” dedi.

DANIŞTAY OY BİRLİĞİ İLE ‘DUR’ DEDİ

Danıştay 10. Dairesi, Emniyet Genel Müdürlüğü'nün polislerin görüntülerinin alınmasını yasaklayan genelgesine “dur” dedi. Karar oybirliğiyle alındı. Söz konusu genelgenin haberleşme ve basın hürriyetini kısıtladığı vurgulanarak, temel hak ve hürriyetlerin sadece kanunla sınırlandırılabileceği belirtildi.

"ANAYASA’YA AYKIRI OLDUĞUNU EN BAŞINDA SÖYLEMİŞTİK"

Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başkanı Gökhan Durmuş, genelgenin halkın haber alma hakkını engellemeye yönelik özellikle basın mensupları ve yurttaşlar aleyhine kullanıldığı belirterek kararı olumlu karşıladıklarını söyledi. Danıştay’ın kararının gazetecilerin, halkın ve meslek örgütlerinin mücadelesi sonucu oybirliği ile aldığını vurgulayan Durmuş “Genelgenin Anayasa’ya aykırı olduğunu en başında söylemiştik.” dedi.

Genelgeden sonra polislerin gazetecilere daha fazla müdahale ettiğini belirten Durmuş “Bu kararın iktidar tarafından bir an önce uygulanmasını istiyoruz. İktidarın bundan sonraki düzenlemeleri basın kanunu, Anayasa ve uluslararası sözleşmelere uygun olmak zorundadır. Basının sansür edilmesi asla kabul edilemez. Bu konuda mücadele etmeye devam edeceğiz.” dedi.

"MAHKEME KARARI ARKANIZDAN GELSİN" ANLAYIŞI

RSF Türkiye temsilcisi ve Bianet medya özgürlüğü raportörü Erol Önderoğlu Danıştay'ın üstelik oybirliğiyle aldığı kararın halkı bilgilendirme sorumluluğu taşıyanlar açısından hem olumlu olduğunu hem de güvenlik politikalarıyla gazetecilik haklarını ezmek isteyenlere yönelik yüreklendirici bir mesaj olduğunu belirtti. Önderoğlu “Yine ‘Siz yıkın mahkeme kararı arkanızdan gelsin’ anlayışıyla daha pek çok toplumsal alanda özgürlüklere zarar veren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve yönetiminden artık bu Danıştay kararını uygulamasını bekliyoruz. Sokak eylemlerini kamuoyuna yansıtmak için görev yapan medya temsilcilerine bu kadar keyfi gaz, plastik mermi, kelepçe ve hakaret yeter, hukukun gereği yerine getirilmelidir.” dedi.

"İKTİDAR UYGULAMALARINDA KARARI DİKKATE ALSIN"

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri Sibel Güneş polisin sokakta gazetecilerin çalışmasına, fotoğraf çekmesine, görüntü almasına müdahale etmesi, sokak röportajı için basın kartı zorunluluğu olduğunu iddia etmesi, defalarca kimlik kontrolü yapıp, soruları not etmesi, gazetecilerin fotoğraflarını çekmesinin Anayasa’ya aykırı olduğunu belirterek kararın olumlu olduğuna dikkat çekti.

Kararın, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün genelgesinde Anayasa’ya uyarlılık olmadığını da tespit ettiğine dikkat çeken Güneş “Umarız iktidar sonraki uygulamalarında bu kararı dikkate alır, halkın haber alma hakkını engelleme girişimlerinden vazgeçer.” dedi.

Sibel Güneş şöyle devam etti: “Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesinde de yer aldığı gibi gazeteci, önce halka ve gerçeğe karşı sorumludur. Bu sorumluluk kamu otoritelerine olan sorumluluklarından önce gelir. Gazeteci; tüm bilgi kaynaklarına serbestçe ulaşma ve kamu yaşamını belirleyen, halkı ilgilendiren tüm olayları izleme, araştırma hakkına sahiptir ve kendi açısından sonuçları ne olursa olsun, gerçekleri çarpıtmadan aktarmak zorundadır. Gazeteci, mağdurun, güçsüzün, yoksulun, ötekileştirilenin ve sesini duyuramayanların sesi olmakla yükümlüdür.”

"ANAYASA’YA UYARLILIK BULUNMAMAKTADIR"

Danıştay 10. Dairesi, Emniyet Genel Müdürlüğü'nün polislerin görüntülerinin alınmasını yasaklayan genelgesinin yürütmesini oy birliği ile durdurdu. Söz konusu genelgenin haberleşme ve basın hürriyetini kısıtladığı vurgulanarak, temel hak ve hürriyetlerin sadece kanunla sınırlandırılabileceği belirtildi.

Kararda şu ifadelere yer verildi: “Söz konusu genelge ile getirilen düzenlemelerin temel hak ve hürriyetlerden olan haberleşme hürriyeti ile basın hürriyetine yönelik kural ve sınırlamalar getirildiği anlaşılmıştır. Bu haliyle yasa organının tasarrufu niteliğindeki kanun yerine yürütme organına dahil Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından genelge niteliğinde bir düzenleme ile temel hak ve hürriyetlere sınırlama getirilmesinde Anayasa’ya uyarlılık bulunmamaktadır.”

İPTAL İSTEMİ HENÜZ KARARA BAĞLANMADI

Yürütmenin durdurulması kararı sonrası, genelge uygulanamayacak. Danıştay 10. dairesi, genelgenin iptal istemini ise daha sonra karara bağlayacak. Öte yandan karar tutanağında, yürütmeyi durdurma kararının 15 Eylül 2021'de verildiği görüldü. 

NE OLMUŞTU?

Emniyet Genel Müdürlüğü, Nisan 2021’de yayımladığı genelgeyle kamusal alanda, "polislerin görevlerini yaparken" ses ve görüntü kaydının alınmasını engellemek istemişti. Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş'ın imzasıyla yayınlanan genelgede gerekçe olarak “özel hayatın gizliliğinin ihlali” gösterilmiş ve ses ve görüntü kaydı alınmasının, ‘kolluk personelinin görevini yapmasını engellediği’ iddia edilmişti.

Emniyetin genelgesine büyük tepki yağmış, basın ve meslek örgütlerinden, siyasi partilere kadar pek çok kurum kuruluş açıklama yaparak genelgenin basın ve ifade özgürlüğüne engel olacağını ifade etmişlerdi. Genelgenin sansür kılıfı kullanılarak, kolluk güçlerinin kötü muamelesini gizleme amacı taşıyan genelgenin Anayasa’ya aykırı olduğu vurgulanmıştı.

ÖNCEKİ HABER

Engelliler Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı önünde atama istedi

SONRAKİ HABER

Aliağa Emek ve Demokrasi Platformu: Halk için bütçe istiyoruz

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa