EMEP Genel Başkanı Akdeniz: Birleşik bir halk hareketi yaratmalıyız
EMEP İskenderun'da, “Türkiye nereye gidiyor, işçi ve emekçiler ne yapmalı” paneli gerçekleştirdi.
Fotoğraf: Evrensel
Seren ELATAŞ
İskenderun
Emek Partisi (EMEP) İskenderun İlçe Örgütü’nün düzenlediği, “Türkiye nereye gidiyor, işçi ve emekçiler ne yapmalı” paneli İskenderun HATSU toplantı salonunda gerçekleşti. DİSK/Genel İş Hatay Şube Başkanı, CHP PM Üyesi ve Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır ve Emek Partisi Genel Başkanı Ercüment Akdeniz’in katıldığı panele işçi, esnaf, emekli, kadın, genç, işsiz çok sayıda kişi katıldı.
"KENDİ ADIMIZA SİYASET YAPMALIYIZ"
DİSK/Genel İş Hatay Şube başkanı Yusuf Berkyürek DİSK olarak “Vergide Adalet, Gelirde Adalet” dediklerini ve 2022 Bütçesinin halktan ve emekten yana bütçe olması için mücadele çağrısı yaptıklarını belirterek, “İşçisi, köylüsü, memuru ile bütün emek örgütlerinin, siyasi partilerin bu gidişe dur demesi lazım, topyekûn bir mücadele vermesi lazım. El ele vereceğiz. İşçi ve emekçiler siyasetin aktif sürdürücüleri olmazsa kendi siyasetini yapmazsa birileri onları yönetmeye devam eder. Siyaset yapmak belli bir zümrenin hakkıymış gibi bir algı yaratılıyor. Bunu kırmamız lazım, siyaset yapmak öncelikle emekçilerin hakkıdır. Çünkü bizim geçimimiz belirleyenler bizim seçtiklerimiz. Yani güya bizim adımıza siyaset yapanlar. Onun için bizim kendi adımıza siyaseti yapmamız lazım. Çünkü emekçiler bu ülkeyi var ediyor. Bize bu cehennemi yaşatanlara karşı en geniş birlikteliği doğru zemin üzerinde kurmalıyız” dedi.
"İNSANLAR AÇLIK SINIRININ ALTINDA, KARNINI DOYURAMIYOR"
CHP Milletvekili Ali Mahir Başarır, “Çiftçi üretiyor şikâyetçi, pazarcı alıyor şikâyetçi, ürünü alan işçi, memur, emekli şikâyetçi. Beyefendi herkesin şikâyetçi olduğu bir sistem kurmuş. Bakkala markete girdiğimizde, bakkal iki güne bir ürünlerin etiketlerini değiştirmekten şikâyetçi. Ekmeğe zam geliyor, yağa zam geliyor. Salçaya zam geliyor. Geliyor da geliyor. Zamlar durmuyor” dedi.
Başarır, “Neden ülke bu durumda? Yargı eğer bir kişiye teslim edilirse, yasama bir kişiye teslim edilirse, yürütmeyi bir kişiye teslim edersen, o da gelir bu ülkenin denizi, de toprağı da benim der. Bağımsız, tarafsız yargıyı kurmak zorundayız. Meclisi güçlendirmek zorundayız. Güçlendirilmiş parlamenter bir sistemi kurmak zorundayız” dedi.
"AMASIZ FAKATSIZ YAN YANA GELMELİYİZ"
Emek Partisi Genel Başkanı Ercüment Akdeniz de, “Tek adam, tek parti rejimi üzerinden faşist bir sistemi tahkim etmek istiyor. Bu karanlık gidişata dur demek için birleşik bir halk hareketi yaratmak, üçüncü bir seçenek oluşturmak için toplantılar, paneller, gösteriler yapıyoruz. Bu ortak fotoğrafları daha çok vereceğiz, yan yana daha çok geleceğiz, daha güçlü görüneceğiz. Bir kere siyasi bagajları, rezervleri bir tarafa bırakacağız. Amasız, fakatsız yan yana geleceğiz. Türkiye’nin geleceği için halkçı bir seçenekten söz ediyoruz. Bunun için en geniş birlikteliği sağlamaya çalışıyoruz” dedi.
Meselenin sadece bir seçim meselesi olmadığının altını çizen Akdeniz, “Tek adam yönetiminin son bulması önemli ve bizler bunun için elimizden geleni yapacağız. Bunu yaparken eski yönetim biçimlerine mecbur değiliz. Çete mafya düzenin, derin devlet yapılanmalarının bütünü ile kazındığı, halkın doğrudan temsiliyetinin olduğu demokratik bir ülke, bağımsız bir Türkiye’yi yaratmak için, mevcut sömürü düzenine dur demek için mücadele vereceğiz” dedi.
MESLEK HASTALIKLARI HASTANESİNİ DAHİ ÇOK GÖRÜYORLAR
İskenderun bölgesinin metal iş kolu ağırlıklı bir bölge olduğuna dikkat çeken Akdeniz, demir çelik patronlarının kar üstüne kar açıkladığını söyledi. İskenderun demir çelik fabrikasının 2020 yılının ilk dokuz ayında 1 milyar kar elde ettiğine dikkat çeken Akdeniz, “Bu büyümeyi yaratan işçi ne pay alıyor? Açlık sınırının altında en yüksek ücret alan yoksulluk sınırının yarısı kadar ücret alıyor. Kömürden, enerjiden, ham maddeden kısamıyorlar tek kıstıkları işçinin ücreti. İskenderun'u patronlar kulübü yönetiyor. Belediye başkanı dahi Tosyalı Çelik patronu. İskenderun'da on binlerce işçinin çalıştığı sanayi havzasında her gün neredeyse bir iş kazası oluyor. İşçi meslek hastalıkları yüzünden sağlığını kaybediyor, hayatını kaybediyor. Meslek hastalıkları konusunda hizmet verecek bir Meslek Hastalıkları Hastanesini bile işçiye çok görüyorlar” dedi.
Panelin soru-cevap bölümü de canlı geçti.
- Erzin Gönüllüleri Derneği başkanı Hüseyin Ertaç, Hatay'ın Erzin ilçesinde deniz kenarına yapılmak istenen Polipropilen tesisinin ÇED toplantısını yaptırmadıklarını söyledi. Yaşadıkları yerlerin suyunu ve toprağını korumak istediklerini belirten Ertaç, CHP milletvekilinden konuyu mecliste gündem yapmalarını ve takipçisi olmalarını istedi.
- Demokrat İskenderun Gazetesi Yayın Yönetmeni Ersen Korkmaz, CHP Milletvekili Başarır’a Tosyalı Holding'in İskenderun'da denizin doldurarak yapmayı planladığı 2 buçuk milyar dolarlık iskele inşaatına dair iddiaları sordu. Başarır, CHP Hatay milletvekilleri ile konuşacaklarını, konuyu araştıracağını söyledi.
- Kapatılan Emekliler Sendikası İskenderun Başkanı Mustafa Çankaya ise EMEP’in çağrısını yaptığı üçüncü seçeneği sordu. Akdeniz de Emek Partisi’nin Sol Parti, Türkiye Komünist Partisi ile uzun süredir toplantılar ve görüşmeler yaptıklarını, Halkevleri, Türkiye Komünist Hareketi gibi yapılarla görüşmeler yaptıklarını, TİP ve HDP ile görüştüklerin söyledi. Üçüncü bir seçenek oluşturma yönünde önemli mesafeler kaydettiklerini belirten Akdeniz en geniş birlikteliği oluşturmak, seçimin de sandığının da sonrasının da güvencesi olacak bir cephe oluşturmaya çalıştıklarını vurguladı.
- Bakkallar ve Bayiler Odası Başkanı, esnafın durumunun çok kötü olduğunu bu konuda CHP’nin mecliste gerekli girişimleri yapmasını istedi. Başarır, konuyu daha fazla gündemde tutacaklarını ve çalışma yapacaklarını söyledi.
- İHD yöneticisi Adil Bahtiyar, savunmaya ayrılan fahiş bütçeyi ve Kürt sorunu sordu. Akdeniz, bir güvenlik sorunu olmadığını böyle bir sorun varsa bu AKP hükümetinin ve onunla el ele tutuşmuş sermaye güçlerinin Türkiye'yi savaş maceralarına sürmesinden kaynaklandığını ifade etti. Bütçenin en önemli kaleminin savunmaya ayrıldığını aktaran Akdeniz, “Güvenliğin en ucuz maliyeti barıştır. Yurtta barış, dünyada barış, komşu ülkede barış, içeride barış. Kürt sorunun demokratik barışçıl çözümünü savunuyoruz” dedi.