TTB ve İTO'dan ortak açıklama: Dr. Şeyhmus Gökalp için adalet istiyoruz
Türk Tabipleri Birliği ve İstanbul Tabip Odası, TTB Yüksek Onur Kurulu Üyesi Dr. Şeyhmus Gökalp’in yargılandığı davanın karar duruşması öncesi adalet talebinde bulundu.
Özlem Songül ABAYOĞLU
İstanbul
Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve İstanbul Tabip Odası (İTO), TTB Yüksek Onur Kurulu Üyesi Dr. Şeyhmus Gökalp’in bir itirafçının ifadesi gerekçe gösterilerek yargılandığı davanın karar duruşması öncesi basın toplantısı düzenledi. Açıklamaya, İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Prof. Dr. Osman Küçükosmanoğlu, İstanbul Tabip Odası Genel Başkanı Prof. Dr. Pınar Saip, İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Osman Öztürk katıldı.
Açıklamayı okuyan İTO Başkanı Prof. Dr. Pınar Saip, Şeyhmus Gökalp’in hayatlarında hiç tanışmadıkları, hiç karşılaşmadıkları bir itirafçının ifadeleri doğrultusunda önce gözaltına alındığını ardından tutuklandığını söyledi. Saip, “İtirafçı tanık ile Dr. Şeyhmus Gökalp'in hiçbir zaman aynı hastanede çalışmadığına dair resmi belgeler de mahkemeye geldi. Buna rağmen Savcı, itirafçı tanık ifadesini geri almamış gibi davranarak Gökalp'in cezalandırılmasını talep etti” dedi.
Saip, 19 Kasım Cuma günü Şeyhmus Gökalp hakkında verilecek karar için Diyarbakır 10. Ağır Ceza Mahkemesinde görülecek duruşmaya çağrı yaptı.
ULUSLARARASI ÇAĞRI
İnsan Hakları Savunucularının Korunması için Gözlemevi, TTB Yüksek Onur Kurulu üyesi ve TİHV gönüllüsü, Dr. Şeyhmus Gökalp’e ilişkin acil çağrı yayınladı. Çağrıda, Gökalp’e ve tüm insan hakları savunucularına yönelik yargısal tacizin son bulması gerektiği belirtildi.
Dünya İşkenceyle Mücadele Örgütü (OMCT) ve Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu (FIDH) ortaklığıyla oluşturulan İnsan Hakları Savunucularının Korunması için Gözlemevi, konuyla ilgili bir acil çağrı yayınlayarak, ilgili uluslararası kurumları Gökalp’in durumuyla ilgili harekete geçmeye davet etti.
Gözlemevi, Gökalp’in barışçıl ve meşru insan hakları faaliyetleri nedeniyle yargı taciziyle karşı karşıya kaldığını ve bunun ilk olmadığını belirtilerek, “Bu uygulamalar, hukukun üstünlüğünün ortadan kalktığı ve yargının bağımsız olmadığı koşullar altında sivil topluma tehdit olarak kullanılmaktadır. Gözlemevi, Dr. Şeyhmus Gökalp’e ve Türkiye’deki tüm insan hakları savunucularına karşı yargı düzeyi de dahil olmak üzere her türlü tacize derhal ve koşulsuz olarak son verilmesi yönünde Türkiye yetkililerine çağrıda bulunmaktadır” dedi.
Gözlemevi, ilgili uluslararası kuruluşları şu başlıklarda Türkiye yetkilerine çağrı yapmaya davet etti:
- Ülkedeki insan hakları savunucularının korunmasının teminat altına alınması,
- Hak savunucularına yönelik her türlü tacize son verilmesi,
- Terörle mücadele mevzuatının muhalefeti susturmak ve insan hakları faaliyetleri üzerindeki baskıyı arttırmak için kötüye kullanılmasından kaçınılması.
(Ankara/EVRENSEL)