Bütçe Komisyonunda gerginlik: İçişleri Bakanı Süleyman Soylu toplantıyı terk etti
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İçişleri Bakanlığı’nın bütçesiyle ilgili yapılan görüşmelerde muhalefet vekilleriyle tartıştı, ardından komisyonu terk etti.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, İçişleri Bakanlığının 2022 yılı bütçesinin görüşmeleri sırasında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile muhalefet milletvekilleri arasında tartışma yaşandı. Tartışmanın ardından Bakan Soylu komisyon topkantısını terk etti.
2022 yılı bütçesine ilişkin bilgilerin paylaşıldığı komisyonda, CHP’li milletvekilleri Süleyman Soylu'yu “10 bin dolar alan siyasetçi kim” dövizleriyle karşıladı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, sunumunda “terörle mücadele” başlığı altında konuşurken CHP’li Engin Özkoç’a sözlü saldırıda bulundu. Soylu, sunumu sırasında Özkoç'a dönerek "Sürekli oradan gülmeyin. Orada evlatlarımız şehit oluyor, sen gevrek gevrek gülüyorsun" dedi. Soylu'nun bu sözlerinin ardından toplantıda tansiyon yükseldi.
TBMM Bütçe Komisyonu | Fotoğraf: Ali Balıkçı / AA
CHP sıralarından gelen “Sen anlatımına bak” sözlerine Soylu, “El sallama, parmak sallama bana” ifadeleriyle karşılık verdi. Soylu, “PKK’ye her evden bir oy istediniz, HDP’ye her evden bir oy istediniz, unuttuğumuzu mu zannediyorsunuz” ifadelerini kullandı.
Soylu'nun sözlerine tepki gösteren HDP Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları, “Sedat Peker'in bahsettiği suçlarını örtmek için yapıyorsun. Amacı provokasyon çıkarmak, sunum yapmamak” dedi. HDP Milletvekili Hasan Özgüneş ise Peker’in açıklamalarını hatırlatarak “Sizin için kan döküyordu kan” dedi. AKP Milletvekili Salih Cora da Hatimoğulları’nın önüne kadar gelerek müdahale etmeye çalıştı.
Bakan Soylu tartışmalar sırasında komisyonu terk etti.
November 22, 2021
Tartışma nedeniyle Komisyon Başkanı Cevdet Yılmaz toplantıya ara verdi. Toplantı 10 dakikalık aranın ardından devam etti.
SOYLU: BEN 10 BİN DOLAR ALAN SİYASETÇİYİ SÖYLERİM DE SİZ DE BAŞKA ŞEYLER SÖYLEMEK ZORUNDA KALIRSINIZ
İkinci tartışmada muhalefet “Sen önce Sedat Peker’in iddialarına yanıt ver” deyince Soylu, “Ben 10 bin doları alan siyasetçiyi söylerim siz de başka şeyler söylemek zorunda kalırsınız” yanıtını verdi.
Uyuşturucu operasyonlardan bahsedilirken muhalefet sıralarından yine itirazlar yükseldi. Bunun üzerine Soylu, “Şimdi size kimin uyuşturucu kullandığını söylerim” dedi. Muhalefet, Komisyon Başkanı Yılmaz’a taraf tuttuğunu söyledi.
Daha sonra Soylu, HDP önünde nöbet tutan 33 kişinin "çocuklarına kavuştuğunu" söyleyince HDP milletvekilleri “Yalan söylüyorsunuz. Cumartesi Anneleri için ne yaptınız” diye sordu.
ENGİN ÖZKOÇ: RÜŞVET ALANLARIN KORUYUCUSU OLAMAZSINIZ
CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç söz aldı. Özkoç, İçişleri Bakanı Soylu’yu dikkatle dinlediğini ancak elinden olmadan gerçek dışı olmayan beyanlara da tebessüm ettiğini söyledi.
Engin Özkoç, Soylu'ya "10 bin dolar alan siyasetçiyi açıklayacak mısınız" diye sordu. “İçişleri Bakanısınız, suçluyu neden koruyorsunuz? Neden savcılara şikayet etmedeniz? 10 bin dolar alan siyasetçiyi Meclis Başkanına açıkladınız. Siz rüşvet alanların koruyucusu olamazsınız Sayın Bakan. Milletin gözünün içine baka baka 'Ben İçişleri Bakanıyım, açıklarım' deyin” dedi.
Soylu’nun uyuşturucu ile ilgili açıklamalarını samimi bulmadıklarını ifade eden Özkoç, “Gerçek dışı beyanlarda bulunduğunuza inanıyorum. Bunu da kanıtlayacağız. Avrupa raporunda, ‘Türkiye aşırı doz uyuşturucu nedeniyle 30 yaş altı ölümün en yüksek olduğu ülke’ diyor. Bu bölümü neden söylemediniz? Neden samimi davranmadınız" diye sordu.
Bakan Soylu’nun laf atmalarına karşı Özkoç, “Adım adım geliyorum sayın Bakan. Hepsini açıklayacağım” diye yanıt verdi. Bu sırada milletvekillerinin tepkilerine karşı Özkoç, “Sayın Bakan o kadar sıkışık durumda ki, onun provoke edeceği ortam yaratmayın” dedi.
“NEDEN YURT DIŞINA ÇIKMASINA İZİN VERDİNİZ?”
Özkoç, Sezgin Baran Korkmaz’ın ABD'de kara para akladıkları için tutuklandığı, 30 Eylül’de 10’uncu Sulh Ceza’nın malvarlığına el koyduğunu ve yurt dışına çıkışının yasaklandığını belirterek, şunları söyledi:
“Şimdi soruyorum Sayın Bakan, eğer emniyet teşkilatı bu konuyla ilgili yeterli bilgiyi vermediyse bunlar bu mal varlıklarına neden el koydular? MASAK diyor ki biz bunlardan önce onlara bir ara rapor göndermedik. Malvarlığına el konulan Sezgin Baran Korkmaz ve dönemin Başsavcısı İrfan Fidan ve onun adına vekaleten Hasan Yılmaz mahkemeye başvurarak malvarlığına el konulmasını istiyorlar. İrfan Fidan, sadece günler geçtik sonra önce Yargıtay üyeliğine, sonra da AYM üyeliğine getiriliyor. Hasan Yılmaz da derhal Bakan Yardımcılığı görevine getiriliyor. O süre içerisinde yaptıkları tek şey Sezgin Baran Korkmaz’ın malvarlığına olan yaptırımları ortadan kaldırmak. Siz gerçekten Sezgin Baran Korkmaz'ı 4 Aralık'ta makamınıza çağırdınız mı? Eğer çağırmadıysanız ‘Çağırmadım’ deyin. Çağırdıysanız ne konuştunuz, ne uyarıda bulundunuz, kamuoyu merak ediyor. Sizinle görüştüğü günün ertesi günü Sezgin Baran Korkmaz elini kolunu sallayarak yurt dışına çıkıyor. Sezgin Baran Korkmaz, 10 gün sonra MASAK kararını neden beklemedi? 28 Aralık’ta MASAK kara para akladığını tespit etti. Siz masum insanların mahkemelerini aylarca ötelere atıyorsunuz. Sezgin Baran Korkmaz’ın ne özelliği vardı” diye sordu.
“KORKMAZ’IN UÇAĞINA NEDEN BİNDİNİZ?”
Sezgin Baran Korkmaz’ın uçağı kullandığı iddialarını da soran Özkoç, “Nedense bu kara para aklayanların uçağını kullanıyorsunuz ve sonra parasını ödedim diyorsunuz. Egemen Bağış gibi insanların da kullandığını biliyoruz. Bu uçağın Mehmet Ağar’ın kullanmasının da tesadüf olmadığını biliyoruz. Siz eğer parlamenter sistemin bakanı olsaydınız hakkınızda gensoru verirdik. Siz ucube bir Cumhurbaşkanlığı’nın bakanısınız. Siz Meclisi temsil etmediğiniz için size gensoru vermiyoruz. Sarayı temsil ettiğiniz için bunları savunmak zorundasınız” dedi.
UYUŞTURUCU TRAFİĞİ SORULARI
“Bir ülkede uyuşturucu yüksek miktarlarda ele geçiriliyorsa o ülkede uyuşturucu trafiği en üst seviyede olduğu için değil midir” diye soran Özkoç, şöyle devam etti:
“Dünya uyuşturucu baronları neden Türkiye'yi yeni uyuşturucu rotası olarak belirlemişlerdir? Bunlar için güvenli alan Türkiye midir? Yakalattıkları kokain ve eroini Avrupa’ya kaçırdıkları için mi güvenli? Tek tek açıklayın.”
İdlib’de 33 askerin öldürülmesi sürecinde AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın kongre gerçekleştirdiğini hatırlatan Özkoç, “Orada şehit annesini kongreye bağlayarak gülen AKP Genel Başkanı’na ‘Sen şehit cenazeleri oradayken kongreyi iptal etmedin, şehit annesinin haberi olmadan yayına bağladın’ diye tepki gösterebilir misin? Gösteremedin” dedi.
“ÇOCUKLARIMIZ ÖLÜYOR”
Özkoç, “4,9 ton kokain ile ilgili senin yapmadığını bir muhabir yapmış. Aradan bir buçuk yıl geçiyor. Bir buçuk yıl içerisinde adli yardım talebinde bulunmadınız. Neden Kolombiya ile iletişime geçmediniz. Diyorsunuz ki pandemi vardı. Sen kokain yüzünden ölen evlatlarımızı engellemede görevlisin. Sana pandemi bulaşıp ölmezsin, çocuklarımız uyuşturucudan ölüyor. Bir yıl içerisinde 50 kez gidebilirdin. Kolombiya adli makamlarından bu rapor gelmiş mi gelmemiş mi? Gelen cevap sizin elinizde var” ifadelerini kullandı.
Kolombiya’dan gelen cevabı okuyan Özkoç, “Sizin bundan haberiniz yok mu? Sizin tespit edemediğiniz konteyner rakamları var ya, onları açıklayacağım. Konteynerlerin Mersin’deki alıcısına ulaşabildiniz mi? Neden açıklamadınız? 3 Haziran 2020 tarihinde el konulan iki konteyner numarası vermiş. Gerçekleri pandemi nedeniyle gizliyorum, dediniz. Burada numaralar doğruysa, tespit edilen kişiyle ilgili araştırma yaptınız mı” diye sordu.
“GERÇEK ZAVALLI KENDİSİDİR”
Bakan Soylu’nun “Zavallısınız”, “Gerçek değil” diye sataşmada bulunduğunu dile getiren Özkoç, “Gerçek zavallı kendisidir. Bu kokainin alıcı Tomi Gıda firması mıdır? 600 bin TL sermaye ile 2018’de kurulan bir firma mıdır? Bunların bilgisinin verilmesini istiyorum. Haşem Katdur'a vatandaşlık verdiniz mi vermediniz mi? Suriye’de terör eylemleri yapan Ebu Hamza Manal TC vatandaşlığına geçmiştir. Bakın saç ektirmiş. Siz terör örgütlerinin, mafyaların bir ülkede günü birlik vatandaşlığa geçtiğini gördünüz mü? Bu sizin bakanlığınız da yapılmıştır” diye ekledi.
“İSTİFA ETMEYİ DÜŞÜNÜYOR MUSUNUZ?”
Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş ile ilgili de konuşan Özkoç, “Bu emri kimden aldığınızı çok merak ediyorum Sayın Aktaş. Sizin birinci göreviniz Türkiye Cumhuriyeti'nde emniyet teşkilatında suç işleyen kurumları soruşturmak ve araştırmaktı. Siz böyle ulvi bir görevde maaşınızı alıyor ve gurur duyacağınız bir görevi yapıyorken neden PTT'nin yönetim kuruluna gidip de 5 bin liraya tenezzül edip de oradan yönetim kurulu maaşı almayı içine sindirebildiniz. Bu PTT ile ilgili açılmış davalar var mıdır, vardır. Benim milletvekilim açmış, ihaleye fesat karıştırmayla, nitelikli dolandırıcılıkla ilgili Deniz Yavuz Yılmaz 2 tane daha dava açmış. Hiç vicdanın acımıyor mu, moralin bozulmuyor mu emniyet teşkilatını bu duruma düşürmekten. İstifa etmeyi düşünüyor musunuz Sayın Emniyet Genel Müdürü” diye sordu.
Özkoç'un sözlerine müdahale eden Komisyon Başkanı Cevdet Yılmaz, “Bürokratların cevap hakkı yok” dedi.
Özkoç da “Onun yoksa Sayın Bakan'ın var. Beni yönlendirmeyin. Ben neyin ne olduğunu biliyorum. Kayıtlara geçsin istiyorum. Benim İçişleri Bakanı'na soru sormam engelleniyor” diye yanıt verdi.
SOYLU’YU CANLI YAYINA ÇAĞIRDI
Soylu’nun konuşmasına müdahale etmesi üzerine Özkoç, “Cesaretin varsa senle beraber senin istediğin televizyon programında yan yana senle hesaplaşalım” dedi.
CHP’li Engin Özkoç’un konuşması sonrasında AKP’lilerin itirazı üzerine usul tartışması yaptı. Özkoç, “Muhalefeti engellemeyin” diyerek tepki gösterdi. AKP’liler de “Sadece sen yoksun, biz de varız burada” dedi.
Özkoç, “Sonuna kadar mücadele edeceğiz. Tehdit etme, konuşma sürelerini biraz sonra yasaklayacaksınız. İçişleri Bakanı'na verdiğim cevaplar engelleniyor” diye konuştu.
HATİMOĞULLARI: SOYLU, SAVUNMA PSİKOLOJİSYLE SUNUM YAPTI
HDP grubundan söz alan Tülay Hatimoğulları da İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya istifa edip etmeyeceğini sordu.
Suriye politikasına değinen Hatimoğulları, neoosmanlıcı bir yayılmacı politika izlendiğini belirtip İçişleri Bakanlığı eliyle Kürt düşmanlığı yapıldığını ifade etti.
Bakan Soylu’nun isminin de yer aldığı belge ve iddiaları hatırlatan Hatimoğulları, “Bir bakanın adı bu kadar uyuşturucu işlerinde geçiyorsa derhal istifa etmesi ve yargılanması gerekir. Ama bugün bakıyoruz, bakanın sunumunda her zamankinden daha fazla uyuşturucuyla mücadeleye yer verdiğinizi görüyoruz. Bunu anlamı savunma psikolojisiyle yapılmış olması. Kolombiya’dan Türkiye’ye sevk edilmiş 4 ton 928 kilo kokainin yola çıkmadan ele geçirilmiş olması. Bakanlığınızın Kolombiya’nın adli desteğe yanaşmadığına dair açıklamaları oldu. Ama Kolombiya’dan doğru 22 Eylül’de adli yardımlaşmadan yana olduğu yansıdı. Burada Türkiye kamuoyunu yanıltmak gibi ek suçların da beraberinde geldiğini görüyoruz” diye konuştu.
"SUÇ BATAĞINA BULAŞILMIŞ, DEVLETİN İMKANLARI MAFYAYA PEŞKEŞ ÇEKİLMİŞ…"
“Suç batağına bulaşılmış, devletin imkanları mafyaya peşkeş çekilmiş ama ‘Biz vatanı savunuyoruz’ söylemini bunlarla yan yana nasıl getiriyorsunuz hayretler içinde kalıyorum” diyen Hatimoğulları, şöyle devam etti:
“Bu iki şeyi yan yana getirenler, bu ülkeyi mafya çukuruna batırmış, bu ülkenin uyuşturucunun transit geçiş bölgesi olmasına katkı sağlamışlar. Vatan savunması yaparak kendinizi aklamaya çalışmayın. Artık yeter, Türkiye kamuoyu size inanmıyor. Siz kendinize inanıyor musunuz bilmiyorum ama Türkiye size inanmıyor. 'Bakanı, savcıları nasıl bilirdiniz' diye bir soru gelirse ‘Bakan'ın bu iddialarda ismi geçiyor, açıklanmıyor, yargı ise bunlara seyirci kalıyor’ diye ifade edilir. Siyaset etiği gereği bakan istifa etmeli, yargılanmayı kabul etmelidir. Yargı devreye girmelidir. Sormak istiyorum Sayın Bakan, istifa edecek misiniz?”
AHMET ŞIK, PEKER'İN İDDİALARINI SOYLU'YA SORDU
Daha sonra söz alan Türkiye İşçi Partisi (TİP) Milletvekili Ahmet Şık da, 16 aydır devlet bağlantılı çete yöneticisi Sedat Peker’in iddia ve ifşaatta bulunduğunu hatırlattı.
Şık, Sedat Peker’in iddialarını sorular olarak Soylu’ya yöneltti. Sorular şöyle:
“2015 ayında koruma kararı reddedildikten sonra neden ve kimlerin kararıyla değiştirildi? Resmi koruma, bakanlığınızdan önceydi; bakanlığınız döneminde süre uzatımı talep edildi. Bir mafya liderinin koruma talebine neden onay verdiniz? Peker hakkında soruşturma var mıydı? Bugün ‘Mafya pisliği’ dediğiniz Peker, ‘Oluk oluk kanlarınızı akıtacağız’ derken ve AKP’ye oy toplamak için mitingler yapıp tehditler savuştururken hakkında herhangi bir soruşturma başlatıldı mı? 9 Haziran 2020’de Kolombiya’dan Türkiye’ye gönderilen ve yakalanan 5 ton kokain ile ilgili açılan bir soruşturma, alıcılar hakkında bir işlem başlatıldı mı? 15 Temmuz’da yanınızda bulunan Sadık Soylu ile haklarında uyuşturucudan soruşturma bulunan Ayhan Bora Kaplan, İsmail Altınok ve Levent Çiçek ile görüştünüz mü? Adamları ve silahlarıyla birlikte TRT önüne çağırdınız mı? Teknik takipte çıkan bu kişilerle yaptığınız görüşmeler Ankara Adliyesi Adli Emanet bölümünde dururken neden soruşturma açılmamaktadır? Siz bunlarla nereden tanışıyorsunuz? Sezgin Baran Korkmaz’a hakkında soruşturma açılacağını söylediğiniz ve kaçmasını istediğiniz doğru mu? Veyis Ateş’in, Sezgin Baran Korkmaz’dan 10 bin dolar rüşvet istediği bir klik hakkında bilginiz ve dahiliniz var mı?”
BÜTÇE GÖRÜŞÜLÜYOR
Komisyonda İçişleri Bakanlığı ve bağlı kuruluşlar Jandarma Genel Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Sahil Güvenlik Komutanlığı, Göç İdaresi Genel Müdürlüğü ile Afet ve Acil Durum Müdürlüğü 2020 kesin hesaplarıyla 2022 yılı bütçeleri görüşülüyor.
İçişleri Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarına 2022’de 117 milyar 457 milyon 299 bin TL bütçe ayrıldı. 2021 yılında 89 milyar 424 milyon bütçe ayrılan bakanlık ve bağlı kuruluşların toplam bütçesinde yüzde 30 artış yapıldı. İçişleri Bakanlığı Merkezi’ne 2021’de ayrılan 10 milyar 665 milyon TL bütçe 2022 yılı için 14 milyar 734 milyon 260 bin TL öngörüldü. Bakanlığı bütçesi 4 milyar 69 milyon 200 bin TL arttırıldı. 2015 yılında bakanlık ve bağlı 5 kuruluşa 29 milyar 291 milyon 246 bin TL ayrılan bütçede 2022 yılında yüzde 300 artış yaşandı. (HABER MERKEZİ)
