Polonya - Belarus sınırında haber yapılamıyor
Polonya’nın, Belarus sınırında OHAL ilan etmesi sonrası, sınırdaki gazeteciler gözaltına alınmaya başlandı. Uluslararası basın örgütleri "Gazetecileri gözaltına almaktan vazgeçin" dedi.
Fotoğraf: Sefa Karacan/AA
Polonya Belarus sınırı gazetecilerin girişine engellendi. Uluslararası basın meslek örgütleri Polonya’yı gazetecilerin Belarus sınırına girmesine izin vermesi gerektiğini belirten bir açıklama yayımladı.
Medya Özgürlüğü Hızlı Müdahalesi’nde (MFRR) imzası bulunan Article 19, Avrupa Basın ve Medya Özgürlüğü Merkezi (ECPMF), Avrupa Gazeteciler Federasyonu (EFJ), Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) ve OBC Transeuropa (OBCT) Polonya hükümetini, gazetecilerin insani durum hakkında rapor vermek için Belarus sınırına erişmesine izin vererek serbest bilgi akışına saygı duymaya ve kolaylaştırmaya çağırdı. Ayrıca Polonya polisini ve askeri personelini, yasak bölge çevresindeki alanda çalışan medya çalışanlarını keyfi gözaltılardan ve gözdağı vermekten kaçınmaya davet etti.
Polonya’nın, Belarus sınırında OHAL ilan etmesi sonrası, gazeteciler sınırdaki üç kilometre genişliğindeki alanda haber yapamıyor. Gazeteciler OHAL ihlali nedeniyle gözaltına alınıyor. Geçen hafta başlarında, RT France’dan iki gazeteci, OHAL’i ihlal ettikleri iddiasıyla Usnarz Gorny kenti yakınlarında polis tarafından gözaltına alındı. Bir polis sözcüsü, iki Fransız uyruklu Muhabir David Khalifa ve Kameraman Jordi Demory’nin yasak bölgede izinsiz çalışmaktan gözaltına alındığını söyledi. Gazeteciler para cezasına çarptırıldı.
GAZETECİLER ÇEKİM YAPARKEN GÖZALTINA ALINDI
Eylül ayı sonlarında Fransız-Alman yayıncı ARTE TV’den üç gazeteci de sınırda tutuklanmış, gece boyunca bir hücrede tutulmuş ve ertesi gün kelepçeli olarak mahkemeye çıkarılmıştı. Yine aynı zamanlarda Gazeteci Bartłomiej Bublewicz ve kameramanı, yaptıkları haber nedeniyle aynı kuralları ihlal ettikleri için polis tarafından cezai suçlamalarla karşı karşıya kaldı.
Bu ay ise, üç Foto Muhabiri, Maciek Nabrdalik, Maciej Moskwa ve Martin Divisekwere, Polonya ordusu askerleri tarafından gözaltına alındıklarında bölgenin dışındaki geçici bir ordu üssünde fotoğraf çekiyorlardı. Gazeteciler bir saatten fazla kelepçelendi ve arabaları, hafıza kartları, kameraları arandı.
Yakın bir zamanda ise Balkan Araştırmacı Raporlama Ağından (BIRN) bir ekip, bölgenin dışında Czeremcha’daki bir kontrol noktasının yakınında cep telefonuyla çekim yaparken polis tarafından kısa süreliğine gözaltına alındı.
YILDIRMA VE KISITLAMA EYLEMLERİ
Basın meslek örgütleri bu uygulamaları "yıldırma ve kısıtlama eylemleri" olarak tanımlarken, gazetecilerin sınırdan gelen bilgileri doğrulamada büyük engellerle karşı karşıya olduklarını aktardı. Örgütler "Medya yasaklıyken, dikenli tel sınırından haber ve görüntülerin tek kesiti Belarus ve Polonyalı yetkililerin sosyal medya paylaşımlarından geliyor. Bu bilgi kesintisinin sonucu, dezenformasyonun artması ve gerçeklerin ortaya çıkmasının zor olması, yani muhtemelen ciddi insan hakları ihlallerini içeren ciddi bir insani krizin bildirilmemesidir." dedi. Açıklamada şöyle denildi:
"Sınırda serbest ve kesintisiz bilgi akışı hayati önem taşımaktadır. Bu nedenle Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Dunja Mijatović’e, Polonyalı yetkilileri gazetecilerin sınır bölgesine bir an önce yeniden girmelerine izin vermeye çağırırken katılıyoruz."
OHAL NEDENİYLE GAZETECİLER GÖZALTINA ALINIYOR
Polonya, Belarus sınırında olağanüstü hal ilan etti ve eylül ayından bu yana, gazeteciler sınır boyunca üç kilometre genişliğindeki bir alanın içinden haber yapamıyor. OHAL, gazetecilerin ve yardım görevlilerinin kısıtlı bölgeye girmelerini sınırlandırıyor ve sınırı gösteren fotoğraf veya video çekimlerini yasaklıyor. Bu durumu ihlal edenler 30 güne kadar hapis veya 5 bin Polonya zlotisi para cezasına çarptırılabiliyor. Orantısız kısıtlamalar, Polonya’dan ve dünyanın dört bir yanından gazetecilerin sınırda yaşanan insan hakları ihlallerini haber yapmalarını ciddi şekilde sınırladı. OHAL, aynı zamanda önemli bir kamu yararına olan bir konuda haber yapmaya çalışan gazetecilerin suçlu sayılmasıyla da sonuçlanıyor. Uluslararası meslek örgütleri, bir Avrupa Birliği üyesi ülkede medya özgürlüğüne yönelik bu tür kısıtlamaları "Eşi benzeri görülmemiş" olarak tanımlıyor. (MEDYA SERVİSİ)