Yargıtay, Dilek Güven’in katledilmesini mi bekliyor?
Dilek Güven ayrılmak istediği için eşi tarafından 7 kez bıçaklandı, mahkeme "öldürme kastı yok" dedi. Dilek hâlâ tehdit mektupları alıyor, fail ise iki yıl sonra çıkacak. Dilek Güven adalet istiyor.
Dilek Güven | Fotoğraf: Volkan Pekal/Evrensel
Volkan PEKAL
Adana
Kız çocuğuna bıçak çektiği için ayrılmak istediği eşi tarafından geçtiğimiz yıl bıçaklanan Dilek Güven yaralama suçundan verilen toplam 6 yıl 3 ay cezanın bozulmasını, öldürmeye teşebbüsten ceza verilmesini istedi. Yargıtay’da olan dosya için eşinin haksız tahrik indirimi istediğini dile getiren Güven, öldürülen kadınların kendilerini savunma şansları olmadığını belirterek “Tahrik indirimi vermediler çünkü ben toprağın altına girmedim ve ‘Ben tahrik etmedim’ diyebildim. Ölen kadınların bu şansı olmadı” dedi.
7 KEZ BIÇAKLANDI, MAHKEME "ÖLDÜRME KASTI" YOK DEDİ
Dilek Güven, boşanmak istediği için evli olduğu Hüseyin Güven tarafından 16 Mayıs 2020 tarihinde bıçaklı saldırıya uğradı. 7 yerinden ölümcül darbeler alan Güven, aylarca hastanede yattı, hayatta kalmayı başardı. 12’inci Ağır Ceza Mahkemesi, Şubat ayında görülen duruşmada sanık hakkında daha ağır bir ceza gerektiren öldürmeye teşebbüs yerine yere düştükten sonra bıçaklamayı kestiği ve 112’yi çağırıp hastaneye götürdüğü gerekçesi ile eşe karşı ağır yaralama suçundan iyi hal indirimi vererek 5 yıl ve 15 ay ceza verdi. Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1’inci Ceza Dairesi’nin de onadığı karar Yargıtay’da.
"SEN TOPRAĞA, BEN CEZAEVİNE GİRECEĞİM" DEDİ
Eski eşinin kendisini bıçaklarken “Sen toprağa, ben cezaevine gireceğim" dediğini ifade eden Dilek Güven, “Mahkemede de ‘Cinnet geçirdim’ dedi. Cinnet geçiren bir insan bunu söyleyemez. Birçok erkek bu cezasızlığı biliyor. ‘N’olacak ki, ne yatacağım ki? Seni öldürürüm, 3-5 yıl yatar çıkarım’ dediklerini duyduk” dedi. Haberlerde 2,5 aydır evi terk ettiğinin, boşanmanın eşiğinde olduğunun yazdığını dile getiren Güven, “Halbuki verilmiş bir dilekçemiz dahi yoktu. Ayrılmak istememin sebebi eski eşimden olan 13 yaşındaki kızıma bıçak çekmesiydi. Ben araya girdim, kızımı kurtardım. Kızımın can güvenliği için onu babama götürdüm. Bıçaklandığım gün ise ağzımdan ‘Ayrılacağım’ kelimesi çıktı. İlk darbeyi sırtımdan aldım. ‘Sen toprağa, ben cezaevine gireceğim” dedi. Dönüp kollarımı kaldırmasaydım göğsümü delik deşik edecekti” diye konuştu.
"TOPRAĞIN ALTINA GİRMEDİĞİM İÇİN KENDİMİ SAVUNABİLDİM"
Mahkemede eski eşini tahrik ettiğinin iddia edildiğini ifade eden Güven, “Tahrik indirimi vermediler çünkü ben toprağın altına girmedim ve ‘Ben tahrik etmedim’ diyebildim. Benim o şansım oldu. Diğer kadınların olmadı. O yüzden tahrik indirimleri verdiler” dedi. Mahkemede tahrik indirimi alabilmek için kendisinin eski eşi ile ilişkisinin olduğunun ileri sürüldüğünü ifade eden Güven, “Karşı tarafın avukatı tanık olarak dinlenen erkek kardeşime ‘Eski eşi ile görüşüyor muydu?’ diye sorulmasını istiyor. Kardeşim, ‘Hayır görüşmedi’ diyor. ‘Başka erkeklerle görüştü mü?’ diye soruyor. Eski eşim olmasaydı ‘başka erkekler’ denecekti.
"YAŞAYACAĞIZ, ELBET HAK ADALET GELECEK"
Verilen ceza neticesinde boşanma davası açtığı eşinin 2,5 yıl sonra cezaevinden çıkacağını ifade eden Güven, cezaevinde eşi ile arkadaşlık kuran birinin mektup göndererek eşinin içeriden çıktığı zaman kendisini, kızını ve iki erkek kardeşini öldürmeyi planladığını anlattığını ifade eden Güven, “Biz çok şaşırdık. Tanımadığımız kişiden gelen mektuptan sonra pişman olmadığını anladık. Mahkemede iyi halli oluşundan ona inanılıyor belki ama ben gelen mektuba inanıyorum. Yazan da onu tanımış belli ki. Ben arkamı kollayarak yaşayacağım” dedi. Evlatları ile beraber hayal kurmaya korktuğunu ifade eden Güven, “Kaygılarım var. Belki 2 yıl sonra cezaevinden çıktıktan sonra öleceğim. Ama nefes alıyoruz. Yaşayacağız. Bu korkuyu çocuklarıma yansıtmadan onların eğitimi için çalışacağım. Ellerime aldığım darbeden dolayı elimi kullanamıyorum. Hemşirelik mesleğini yapamıyorum. Şimdi masa başı bir işteyim. Ama yaşayacağız, hayat devam edecek. Diğer tüm kadınlar da bunu bilerek yaşamaya devam edecekler. Ümit etmeye devam etsinler. Elbet hak adalet gelecek” dedi.