26 Kasım 2021 19:59
Son Güncellenme Tarihi: 27 Kasım 2021 01:20

Emek ve demokrasi güçleri "Geçinemiyoruz" diyerek sokağa çıktı

İstanbul, İzmir, Adana, Samsun, Trabzon, Malatya ve Elazığ'da emek ve demokrasi güçleri, "Geçinemiyoruz" diyerek düzenledikleri eylemlerle hükümeti istifaya çağırdı.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

İstanbul Küçükçekmece'de, İzmir Bornova'da, Adana, Malatya, Trabzon, Samsun ve Elazığ'da emek ve demokrasi güçleri "Geçinemiyoruz" diyerek düzenledikleri eylemlerle hükümeti istifaya çağırdı.

BORNOVA EMEK VE DEMOKRASİ GÜÇLERİ: GEÇİNEMİYORUZ, HÜKÜMET İSTİFA!

Bornova Emek ve Demokrasi Güçleri ile KESK İzmir Şubeler Platformu, “Geçinemiyoruz, hükümet istifa” diyerek Cumhuriyet Meydanı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi.

“Sermayeye değil emekçiye bütçe”, “Krizin faturası patronlara”, “Hükümet istifa”, “Vergide adalet istiyoruz” sloganları atılırken platform adına açıklamayı Eğitim Sen İzmir 4 No’lu Şube Başkanı Şuğayip Vayiç okudu.

Her gün yapılan zamlardan dolayı işçi ve emekçilerin geçinemediğini söyleyen Vayiç, “İktidar ve çevresi bir avuç vurguncu, fırsatçı, rantçı kapitalist dışında hepimiz kaybediyoruz. Biz fakirleşirken onlar zenginliklerine zenginlik katıyor” dedi.

Ücretlerinin enflasyon altında ezildiğini söyleyen Vayiç,” Bizim cebimizden alınanlar, eğitime, sağlığa, sosyal güvenliğe değil, silahlanmaya ve iktidarın destek beklediği silah tüccarı devletlere aktarılmaktadır. Bizim cebimizden alınanlar, bir avuç yandaşın aldığı beş rakamlı üçer beşer maaşa, itibar adı altındaki şatafata, yandaş vakıflara-cemaatlere aktarılmaktadır. Oysa bütçe işçiler, emekçiler, işsizler, emekliler, küçük esnaf, çiftçiler, dar gelirliler, yani bu halkın ‘geçinemiyoruz’ diyen büyük çoğunluğunun nefes alması için kullanılmalıdır” diye konuştu.

“BU SESSİZLİĞE ARTIK YETER DEMELİYİZ”

“Bu ülkenin işçileri, emekçileri olarak yarattığımız değerlerin, oluşturduğumuz kaynakların insanca bir yaşam, insanca çalışma koşulları ve iş güvencesi, parasız kamusal hizmet olarak geri dönmesini istiyoruz. Bu sessizliğe artık yeter demeliyiz” diyen Vayiç taleplerini şöyle sıraladı:

  • İktidar derhal istifa etmeli, erken seçim kararı almalıdır.
  • Çok acil ve asgari olarak çalışanların ücretlerine, son beş yılda yaşanan kayıpları telafi edecek zam yapılmalıdır.
  • İstihdamı artıracak acil önlemler alınmalıdır.
  • Asgari ücret ocak ayı beklenmeden, insanca yaşayacak bir tutara çıkarılmalı, vergiden muaf tutulmalıdır.
  • İşçi ve memurların vergi dilimi %10’da sabitlenmelidir.
  • Temel tüketim ürünlerinden vergi alınmamalıdır.
  • Mal ve hizmetlere son iki yılda yapılan zamlar geri çekilmeli, denetim sağlanmalıdır.
  • Elektrik, doğal gaz ve suyun bir kısmı devlet ve belediyeler tarafından karşılanmalıdır.
  • Herkese yaşanabilir bir ücret düzeyinin altında olmamak kaydıyla “temel gelir güvencesi” verilmesi için bütçeden kaynak ayrılmadır.
  • Kamu hizmetlerinin piyasalaştırılmasına, tasfiyesine ve özelleştirme soygununa son verilmelidir.
  • Kamu hizmetlerine ve yatırımlarına bütçeden ayrılan pay acilen artırılmalıdır.
  • Toplumsal cinsiyete duyarlı bir bütçe hayata geçirilmelidir.
  • Toplumsal barışı sağlayacak acil demokratik adımlar hayata geçirilmelidir. Evrensel sendikal hak ve özgürlüklerle uyumlu, grev hakkı ile tamamlanmış gerçek bir toplu pazarlık sistemine geçilmelidir.

(İzmir/EVRENSEL)


ADANA DEMOKRASİ GÜÇLERİ: TÜM EMEKÇİLERE YOKSULLUK SINIRI ÜSTÜNDE ÜCRET

Adana Demokrasi Güçleri zamların geri alınması talebiyle basın açıklaması gerçekleştirdi.

İnönü Parkı’nda gerçekleşen açıklamaya HDP Adana Milletvekili Kemal Peköz, CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut ve CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal da katıldı.

Yurttaşlar, Atatürk Parkı’na yürümek üzere İnönü Parkı’nda toplandı. Ancak parka çevik kuvvet polislerini yığan Adana Emniyetinin izin vermemesi üzerine açıklama parkta yapıldı. Yurttaşlar polise tepki gösterdi.

Basın açıklamasını okuyan KESK Adana Dönem Sözcüsü Ahmet Aydoğan, zamlar karşısında vatandaşın geçinemez hale geldiğini belirterek toplu sözleşmelerin yenilenmesini, tüm emekçiler için yoksulluk sınırının üzerinde ücretler belirlenmesini istedi.

Aydoğan, tek adam rejiminin sermayenin çıkarları doğrultusunda oluşturduğu politikaların, emeğiyle geçinenleri açlığa ve yoksulluğa mahkûm ederken, sermayedarları, milyon dolarları olanları onlarca kat zenginleştirdiğini ifade etti.

Aydoğan, “Yoksulluk sınırının 10 bin TL’ ye, açlık sınırının 4 bin TL’ ye ulaştığı bu günlerde başta işsizler, yoksul halk kesimleri ve asgari ücretli işçiler olmak üzere, emeğiyle geçinen bütün emekçiler ve aybaşını getiremeyen biz kamu emekçilerinin yaşam ihtiyaçları karşılanamaz duruma gelmiştir” diye konuştu.

23 Ağustos 2021 tarihinde imzalanan "satış sözleşmesinden" tam üç ay sonra kamu emekçilerinin ücretlerinin dolar karşısında yüzde 60 civarında değer kaybettiğini dile getiren Aydoğan, şunları söyledi:

“Memur Sen ile yapılan ağustos ayı satış sözleşmesi iptal edilmeli, yeni ekonomik duruma göre kamu emekçileri ile kamu işçilerinin iki yıllık ekonomik ve sosyal hakları, tüm kamu emekçileri sendikalarıyla birlikte, yeniden belirlenmelidir. Emeği ile geçinen tüm halk kesimlerini açlığa ve yoksulluğa mahkûm eden tüm zamlar geri alınmalıdır. Tüm emekçilere yoksulluk sınırının üstünde zam yapılmalıdır. Yaşanan bu ekonomik iflas dikkate alınarak 2022 bütçesi halktan ve emekçilerden yana bir bütçe olarak hazırlanmadır.”

SARIBAL: TOPLUMUN DİRENME GÜCÜNÜ BASKI İLE ENGELLEYEMEZSİNİZ

CHP Milletvekili Orhan Sarıbal, polisin yürüyüşe izin vermemesine tepki göstererek “Bir ülkede gıda fiyatları artıyorsa, bir ülkeni kadını, emekçisi fiyat düşsün diye ancak akşam saatlerinde pazara gidiyorsa, hatta pazar artıklarından evine ekmek, meyve ve sebze götürmeye razıysa ve açlık sınırının altında 20 milyon çalışıyorsa siz polisle, baskıyla, zorbalıkla gerçekleri gizleyemezseniz. KHK’lerle, EYT’lerle ve diğer zorbalık araçlarını kullanarak topluma yaşamı dar etseniz de bu toplumun direnme gücünü engelleyemeyecektir” dedi.

PEKÖZ: HALK SOKAĞA ÇIKTIĞINDA İKTİDARDA DURAMAYACAKLARINI BİLİYORLAR

HDP Adana Milletvekili Kemal Peköz de halkın büyük kesiminin sefalet içerisinde olduğunu belirterek “İşçiler, kamu emekçileri, tarımda, hayvancılıkta çalışanlar emeğinin karşılığını alamazken, geçilmeyen köprülerden bir avuç yandaşa kaynaklar aktaranlar halka yoksulluğu dayatmaktadırlar” dedi.

İktidarın baskı ve şiddetle seslerini duyurmalarını engellemeye çalıştığını dile getiren Peköz, “Halk memnun diyorlar çünkü halkın sokağa çıkıp memnuniyetsizliklerini ifade etmelerine fırsat vermiyorlar. Bu olduğunda bir gün bile iktidarda duramayacaklarını biliyorlar. Onun için baskı ve şiddetle demokratik hakların önüne set çekiyorlar” dedi. (Adana/EVRENSEL)


SAMSUN EMEK VE DEMOKRASİ GÜÇLERİ: MÜCADELEMİZİ ENGELLEYEYEMEZSİNİZ

Samsun Emek ve Demokrasi Güçlerinin halkın yoksullaşmasına karşı saat 17.30'da Şehir Kulübü önünde yapmak istediği yürüyüş Valilik kararıyla engellenmek istendi.

Polis ablukasına alınan ve yürümelerine izin verilmeyen yurttaşlar, beşer onar kişilik gruplara ayrıldı. Polis ablukası altında Akbank önüne gelen yurttaşlar, burada yaptıkları açıklamayla yaşananlara tepki gösterdi.

Sloganların ardından ortak basın metnini Coşkun Kanca okudu.

"Her şeye tek kişinin karar verdiği bu ucube sistem, ülkeyi büyük bir çöküşe sürüklüyor. Bu düzen bir avuç mutlu azınlığın her koşulda kazandığı; işçilerin, köylülerin tüm emekçilerin ise her koşulda kaybettiği bir harami düzenidir" diyen Kanca, "Bu aymazlığa yeter artık diyoruz. Zamlara, hayat pahalılığına yeter!" diye konuştu.

Açıklamasının devamında iktidara istifa çağrısı yapan Kanca, "AKP iktidarı bu ülkenin başında bir saniye bile kalmamalıdır. 20 yıldır bu ülkenin üzerine zebani gibi çöktünüz. Elinizi yoksulların, emekçilerin, kadınların, ezilenlerin, gençlerin üzerinden çekin ve derhal istifa edin! Kimlerle neyin karşılığında anlaşma yapmaya çalışırsanız çalışın artık bu halk size izin vermeyecek" dedi.

Yasaklamalar karşısında geri adım atmayacaklarını vurgulayan Kanca, "Bu bozuk düzen değişinceye kadar mücadelemiz devam edecektir. Ülkemizi bu kötülükten kurtarmak zorundayız. Tüm halkımızı bu mücadeleye omuz vererek birlikte yürümeye, örgütlenerek mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz. Biliyoruz ki sonunda onlar kaybedecek biz kazanacağız" diye konuştu.

KESK, DİSK, TMMOB VE TTB'DEN ORTAK AÇIKLMA: GEÇİNEMİYORUZ

Öte yandan Süleymaniye geçidinde saat 12.15'te KESK, DİSK, TMMOB ve TTB de ortak bir açıklama düzenleyerek zamlara ve yoksullaşmaya  tepki gösterdi.

Açıklamada konuşan Yapı Yol Sen Yönetim Kurulu üyesi Uğurcan Albak "Son dönemde üstüste yapılan tüm zamlar geri alınmalıdır. Tüm emekçilere yoksulluk sınırının üstünde zam yapılmalıdır. Halktan yana bir bütçe hazırlanmalıdır. Ülkeyi bu hale getirenler istifa etmeli, hesap vermelidir" taleplerini dile getirdi. (Samsun/EVRENSEL)


MALATYA EMEK VE DEMOKRASİ GÜÇLERİ: YOKSULLUK KADERİMİZ DEĞİL

Malatya Emek ve Demokrasi Platformu, zamlara, enflasyona ve hayat pahalılığına tepki göstermek amacıyla PTT Meydanı'nda basın açıklamadı düzenledi.

Açıklamayı Platform adına EMEP İl Başkanı Şerif Demirel okudu. Açlık ve sefaletin her geçen gün arttığını vurgulayan Demirel, "Eylülden bu yana elektrikten doğal gaza, akaryakıttan gıdaya, zamlar otomatiğe bağlanmış durumda. Kış geldi ama pek çok yurttaş daha odun, kömür bile alamadı. Halk korkudan doğal gazı açamıyor. Çarşı pazar yangın yeri, poşetlerin yarısı bile dolmuyor artık" dedi.

Birkaç hafta önce ataması yapılmayan öğretmen Fedai Altun'un taşeron bir firmada çalışırken elektriğe kapılarak hayatını kaybettiğini hatırlatan Demirel, "İşsizlik ve yoksulluk kaygısıyla hiçbir gencimizi kaybetmeye, halkımıza bu kaygıları yaşatmaya hiç kimsenin hakkı yoktur” diye konuştu.

Birlikte mücadele çağrısı yapan Demirel, "Kaderimiz sermaye temsilcisi AKP iktidarının iki dudağı arasında değil, bizim ellerimizde. Tek seçeneğimiz var. O da artan enflasyon, eriyen ücretler, tüketim mallarına gelen zamlar karşısında sesimizi yükseltmektir. Halkın sırtına yüklenen milyarlarca borç yüküne, zamlara ve katlanan faturalara karşı halk kitleleri, emek ve demokrasi güçleri olarak bu gidişe dur diyoruz. Krizden çıkışın ağır faturasını ödemeyi reddediyoruz” dedi. (Malatya/EVRENSEL)


ELAZIĞ'DA EMEP'TEN EYLEM: SEÇENEK İŞÇİ, EMEKÇİ, ÜRETİCİ HALKIN BİRLEŞİK MÜCADELESİ

Elazığ’da Emek Partisinin (EMEP) çağrısıyla zamlara, hayat pahalılığına ve yoksulluğa karşı düzenlenen eylemde AKP Elazığ Milletvekili Zülfü Demirbağ’ın açıklamalarına “Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan AKP’li tüm milletvekillerine kadar ülkeyi yönetenlerin, emekçi halkın yaşadıklarından, yoksulluğundan, açlığından ne kadar da bihaber olduğunu bir kez daha gösteriyor” yanıtı verildi.

Hozat Garajı’nda yapılan açıklamaya HDP, Sol Parti ve Partizan da destek verdi.

Eylemde konuşan EMEP İl Başkanı Murat Zülfikar, “AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın 'Biz yolumuza devam edeceğiz' sözleri, 'Bu yolsuzluk, bu yoksulluk düzeni, bu zengini daha zengin, fakiri daha fakir eden politikalar devam edecek' demektedir. Erdoğan 'Ekonomide kurtuluş savaşı veriyoruz' dese de onun verdiği savaş, kurduğu tek adam düzeni için çalışan ve üçer beşer maaş alan bürokratların cebi, bu iktidardan nemalanan havuz medyası, ihaleler yoluyla servetine servet katan inşaat şirketleri ve tekelci sermaye güçlerinin çıkarlarını koruma savaşıdır” diye konuştu.

AKP Elazığ Milletvekili Zülfü Demirbağ’ın "Ayda iki kilo et yiyorsak yarım kilo yeriz. Domatesi iki kilo yerine iki tane alırız. Kış günü turfanda sebzeleri kullanmak zaten sağlığa da çok faydalı değil. Biber alırız, 3 tane alırız bir kilo alacağımıza..."  sözlerini hatırlatan Zülfikar, “Bu sözler Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan AKP’li tüm milletvekillerine kadar ülkeyi yönetenlerin, emekçi halkın yaşadıklarından, yoksulluğundan, açlığından ne kadar da bihaber olduğunu bir kez daha gösteriyor” dedi.

Elazığ’da işçilerin geçinemez halde olduğunu söyleyen Zülfikar, "Ağır çalışma koşulları her geçen gün etkisini arttırıyor. İşçiler, makine gibi çalıştırılarak daha yüksek performans isteniyor. Tuvalete gitmek dahi izne tabi tutuluyor. Yemek ve mola saatleri kısıtlanıyor. Çalışma saatleri uzadıkça uzuyor. Ek mesaiye kalmayınca maaş yetmiyor” diye konuştu.

Çözüm yolunun birleşik mücadele olduğnu vurgulayan Zülfikar "Seçenek işçi emekçi, üretici halkın birleşik mücadelesidir. Halkın sırtına yüklenen milyarlarca borç yüküne karşı emek meslek örgütleri, halk kitleleri bu gidişe dur demeli, hayır demelidir. Krizden çıkışın ağır faturasını ödemeyi reddedip iş, ekmek, özgürlük talepleri için hep birlikte mücadele etmeliyiz" çağrısında bulundu. (Elazığ/EVRENSEL)


KÜÇÜKÇEKMECE EMEK VE DEMOKRASİ GÜÇLERİ: GENEL GREV, GENEL DİRENİŞİ ÖRGÜTLEMEYE ÇAĞIRIYORUZ

İstanbul İkitelli'de de Küçükçekmece Emek ve Demokrasi Güçleri art arda gelen zamlara, yoksulluğa ve artan hayat pahalılığına karşı basın açıklaması düzenledi.

Yapılan açıklamada  "Enflasyonu, zam yağmurunu, derinleşen yoksullaşmayı izlemeden işçi ve emekçiler olarak bir an önce harekete geçmeliyiz. İşçiler emekciler; ekmek, özgürlük ve insanca yaşam talepleriyle birlikte sermaye iktidarına, tek adam yönetimine karşı işyerlerinde, fabrikalarda, mahallelerde ve her yerde ses çıkarmaya genel grev genel direnişi örgütlemeye ve mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz" çağrısında bulunuldu. (İstanbul/EVRENSEL)


TRABZON'DA HÜKÜMET İSTİFA SLOGANLARI

Trabzon Emek ve Demokrasi Platformu'nun çağrısıyla Uzun Sokak'ta buluşan yurttaşkar “Hükümet istifa” sloganlarıyla yürüyüş düzenledi.

"Geçinemiyoruz" diyerek Meydan Park'a yürüyen yurttaşlar, tencere tava eşliğinde “Hükümet istifa” sloganlarını attı. Polisin, yürüyüş yapılmasına ve tencere tava çalınmasına engel olmaya çalışması yurttaşların tepkisine neden oldu.

Eylemde yoksullaşmaya dikkat çekilerek “Bu ses yoksulların sesi. Bu ses tenceresi tavası boş olanların sesi, yani hepimizin sesi. Esnafın pandemide borçları birikti. Bu esnaf bu kirayı nasıl ödeyecek, soran yok. Bu öğrenci bu burslarla bu kredilerle nasıl geçinecek, soran yok. Bu işçiler asgari ücretle ay sonunu nasıl getirecek, soran yok. Bu memurlar ay sonunu nasıl getirecek, soran yok. Bizi ölüme mahkum ettiler. Yaşamaya yaşamıyoruz, ölmeye ölmüyoruz. Böyle düzen, böyle sistem olmaz. Bizim ekmek arası soğan yiyip susmaya niyetimiz yok. Bu düzen böyle gitmez” denildi. (Trabzon/MA)

ÖNCEKİ HABER

Mahkeme, Sungurlu Barajı'nın ÇED raporunu iptal etti

SONRAKİ HABER

Ankara'da ekmeğe 50 kuruş zam: 200 gram ekmek 2 lira 25 kuruş oldu

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa