27 Kasım 2021 11:03
Son Güncellenme Tarihi: 27 Kasım 2021 17:14

"Geçinemiyoruz" eylemleri sürüyor: "Zamlar geri alınsın, halktan yana bütçe istiyoruz"

Emek ve demokrasi güçleri "Geçinemiyoruz" eylemlerini Antep, Eskişehir, Manisa ve Elazığ gibi pek çok kentte sürdürdü: "Yoksulluğa, açlığa, işsizliğe ve borç yüküne hayır diyoruz"

Fotoğraf: Evrensel 

Paylaş

Antep'te "Geçinemiyoruz Platformu" son dönemde gelen zamlara karşı Balıklı Parkı’nda basın açıklaması düzenledi. Açlık ve sefaletin her geçen gün daha da arttığı ve sorunların seçimi bekleyemeyecek kadar acil olduğu belirtilen açıklamada, “Milyonları uçuruma sürükleyen hükümet derhal istifa etmelidir” denildi. Açıklamaya çeşitli fabrikalardan işçiler de kendi dövizleri ile katıldı.

"Geçinemiyoruz Platformu" Emek Partisi, HDP, TKP, SOL Parti, TKH, SYKP ve TİP’ten oluşuyor. 

"PATRONLARA SALTANAT EMEKÇİLERE YOKSULLUK DÜŞÜYOR"

Platform adına açıklamayı okuyan Mesut Baylav, açlık ve sefaletin her geçen gün arttığını, dolar, avro ve altının saat başı rekor kırdığını söyledi. İnsanların yaşamını sürdürmek ihtiyacı olan tüketim mallarının bile lükse dönüştüğünü vurgulayan Baylav, “Bir yanda milyonlar yoksulluğun pençesinde çırpınırken, diğer yanda patronların yüzlerce milyar liralık vergi borcu affediliyor. Bir yanda emekçilerin ücretleri küçüldükçe küçülüyor, diğer yanda hükümet büyüme rakamları açıklıyor. Ekonomik daralmadan da, döviz kurundaki artıştan da, yapılan zamlardan da bir avuç sermayedarın ve hükümetin payına yine saltanat düşerken bizim payımıza açlık, yoksulluk, sefalet düşüyor” dedi.

"HAREKETE GEÇMENİN ZAMANI GELDİ"

İnsanların kaderinin sermaye temsilcisi partilerin iki dudağı arasında olmadığını belirten Baylav, AKP-MHP hükümetinin emekçilere vereceği tek bir vaadinin bile kalmadığını dile getirdi. Yaşanan ekonomik krizin karşısında burjuva muhalefetin ise halka, sokağa çıkmama, seçimleri bekleme çağrısı yaptığını belirten Baylav, “Oysa sorunlarımız seçimler beklenemeyecek kadar acil. Harekete geçmenin zamanı geldi. Emekçilerden aldıklarını bir avuç patrona dağıtan; yandaşlarının saltanatı uğruna halkı açlığa sürükleyen; işçileri yerli, yabancı sermayenin kölesi haline getirmek için uğraşan; milyonları uçuruma sürükleyen hükümet derhal istifa etmelidir. Krizin faturasının emekçilere yıkılmaması için mücadeleyi büyütelim” diye konuştu. (Antep/EVRENSEL)


ESKİŞEHİR

Eskişehir’de Ulus Anıtı önünde DİSK, KESK, EBTO, TMMOB çağrısıyla ‘’Geçinemiyoruz!’’ basın açıklaması gerçekleştirildi. Eyleme EMEP, TKP, SOL Parti, Halkevleri ve SGDF’de de katıldı. Kitle adına basın açıklamasını Eskişehir SES Şube Eş başkanı Birtürk Özkavak okudu. Açıklamada sık sık ‘’Yoksulluğa teslim olmayacağız.’’, ‘’Sermayeye köle olmayacağız.’’, İşçilerin birliği, sermayeyi yenecek!’’ sloganları atıldı.

"ULUSLARARASI PAZARLARIN KELEPİR ÜLKESİ DEĞİLİZ"

Özkavak açıklamasında pandeminin yıkıcı etkisi ve ekonomik krizle birlikte halkın ekmeğinin küçüldüğünü, sağlık sisteminin çöktüğünü, alım gücünün azaldığını belirterek "Eylülden bu yana TL dolar karşısında yüzde 40’ tan fazla değer kaybetti. Enflasyon yüzde 50’ in üzerinde. Petrole ürünlerine her gün zam geliyor. Şeker başta olmak üzere ayçiçek yağını bile almak neredeyse lüks hale geldi. Ülkeyi yönetenler "dövizden size ne” diyorlar. Bizim aklımızla dalga geçmeyin! Biz Türk Lirası kazanıyoruz, döviz kuru arttıkça iğneden ipliğe her şeye zam geliyor. Türk Lirası değer kaybettikçe her gün daha da yoksullaşıyoruz. Biz ayrıcalıklı 3-5 müteahhit şirketi değiliz. Cumhuriyet’in yarattığı fabrikalar başta olmak üzere alt yapı tesisleri satıldı. Yabancı sermayenin ucuz ülkesi, sınır komşusu ülkelerin ucuz pazarı haline geldik. Yok öyle yağma! Bu ülke, bu halk, bu ülkenin yarattığı değerler satılık değildir. Uluslararası pazarların kelepir ülkesi değiliz" diye konuştu.

Özkavak, devamında "Birkaç ay önce toplu sözleşmelerde aldığı zam şimdiden yok olan kamu işçileri ve emekçileri, emekliler, açıklanan TİS taslağı ile istedikleri zammı alamadan eriyen metal işçileri; TİS görüşmelerine başlayan cam işçileri, tarım kredi ve bankaların olan borçları nedeniyle traktörüne, malına mülküne haciz gelen üretici köylüler, işçiler ve emekçiler bu gidişe dur demelidir" diye seslendi.

"YOKSULLUĞA, MİLYARLARCA BORÇ YÜKÜNE HAYIR DİYORUZ!

"Krizden çıkışın ağır faturasını ödemek istemiyoruz" diyen Özkavak "İş, ekmek, özgürlük taleplerimizi haykırmaya devam edeceğiz.  Bu krizi biz yaratmadık bedelini de ödemek istemiyoruz. TL'nin ve emeğin değersizleştirilmesi politikasından derhal vazgeçilmelidir.Krizden etkilenen tüm kesimler için acil sosyal devlet ilkesi gereğince destek fonları kurulmalıdır.TL'nin değersizleşmesi nedeniyle yaşanan tüm kayıplar 2022 Bütçesi tekrar ele alınarak  telafi edilmelidir. Vergide adalet sağlanmalıdır. Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınmalıdır. Emek ve meslek örgütlerinin önündeki anti demokratik yasalar kaldırılmalıdır. Kamu emekçilerine grevli, toplu iş sözleşmesi sendikal hakkı verilmelidir. İşçi sendikalarına uygulanan grev yasaklamaları kaldırılmalıdır’’ dedi. (Eskişehir/EVRENSEL)


MANİSA

Manisa Emek, Demokrasi ve Barış Platformu’nun çağrısıyla Eğitim Sen önünde toplanan Manisalılar, “Artık yeter, geçinemiyoruz. Zamlar geri alınsın. Halktan, emekçiden yana bütçe istiyoruz” yazılı pankartla Manolya Meydanı’na yürüdü. Polisin slogansız yürüyüş engellemesiyle karşılaşan Manisalılar, yürüyüş sırasında emniyetin tutumunu ıslıklarla protesto etti.

“OMUZLARIMIZA YIKILAN VERGİ YÜKÜ HAFİFLETİLMELİ"

Platform adına basın açıklamasını okuyan Eğitim Sen Manisa Şube Başkanı İsmail Şener, emekçilerin kayıplarının gerçek hayat pahalılığı ve yoksulluk sınırında yaşanan artış temel alınarak telafi edilmesi gerektiğini söyleyerek, “Omuzlarımıza yıkılan vergi yükünün hafifletilmesi, gelir vergisi adaletsizliğine son verilmesi, tüketimden alınan dolaylı vergilerin düşürülmesi gerek” dedi.

Şener, “Kâr, faiz ve servet gelirlerine tanınan ayrıcalıkların kaldırılmasını, asgari ücretin vergi dışı bırakılmasını, belli bir servet düzeyinin üzerindeki zenginlerden servet vergisi alınmasını istiyoruz” diyerek taleplerini sıraladı.

Açıklamada, “Vergide adalet, insanca yaşanacak asgari ücret, halk için bütçe” dövizleri taşındı. (Manisa/EVRENSEL)


KAYSERİ

Kayseri’de Emek ve Demokrasi Platformu, “geçinemiyoruz” diyerek Cumhuriyet Meydanı’nda bir araya geldi. “İnsanca yaşamak istiyoruz”, “Yapılan zamlar geri alınsın”, “sermayeye köle olmayacağız”, “hükümet istifa” sloganları atıldı. Asgari ücret görüşmeleri öncesinde “gelirde adalet, vergide adalet istiyoruz” çağrısı yapıldı.

Emek ve Demokrasi Platformu adına açıklamayı okuyan Eğitim Sen Kayseri Şube Başkanı Sedat Ünsal, “Ülkeyi yönetenler büyüme rekorlarından, şahlanan Türkiye’den bahsediyor. Bir avuç sermayedar için, yandaş şirketler için dedikleri doğru olabilir. Ama emekçiler için halk için işsizlik büyüyor, pahalılık artıyor, borçlar kabarıyor, faturalar şahlanıyor. Alım gücümüzün düştüğünü her gün çarşıda, pazarda, markette yaşadıklarımızla biliyoruz. Avrupa bizi kıskanıyor diyorlar ama Türkiye asgari ücretinin Avrupa’da en düşük ikinci asgari ücret olduğunu söylemiyorlar. Asgari ücretle çalışan oranının en yüksek olduğu ülke olduğumuzu gizliyorlar. İşçilerin yarısından fazlasını asgari ücrete mahkûm etmekten utanmıyorlar. İnsanca yaşamak istiyoruz” dedi.

GELİRDE VE VERGİDE ADALET İSTİYORUZ

Döviz kurundaki artış, gelen zamlar karşısında TL’nin eridiğini, ücretlerin yetmediğini dile getiren Ünsal, “İşçisi, memuru, emeklisi, genci; bu ülke bu halk artık nefes almak istiyor. Ekonomiyi biz büyütüyoruz. Peki, neden bizim ekmeğimiz büyümüyor? Eğer dediğiniz doğruysa, eğer ülke büyüyorsa, işçiler de büyümeden payını almalıdır. Gelirde adalet sağlanmalıdır. 2022 karakışına karşı halkın ekmeğini savunmak için bütçede ve asgari ücrette acil önlemler istiyoruz! Gelirde ve vergide adalet istiyoruz. Bu kış kara kış olacak. Ya işçilere emekçilere ya da sesimize kulak tıkayan iktidara” diye konuştu.

TALEPLER KARŞILANSIN

“Bizim cebimizden alınanlar, bir avuç yandaşın aldığı beş rakamlı üçer beşer maaşa, itibar adı altındaki şatafata, yandaş vakıflara-cemaatlere aktarılmaktadır” diyen Ünsal, “Oysa bütçe işçiler, emekçiler, işsizler, emekliler, küçük esnaf, çiftçiler, dar gelirliler, yani bu halkın ‘geçinemiyoruz’ diyen büyük çoğunluğunun nefes alması için kullanılmalıdır” diye konuştu (Kayseri/EVRENSEL)


ELAZIĞ

Elazığ Emek ve Demokrasi Güçleri Hozat Garajı’nda bir araya gelerek bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada, “Bizim cebimizden alınanlar, eğitime, sağlığa, sosyal güvenliğe değil silahlanmaya ve iktidarın destek beklediği silah tüccarı devletlere ve savaşa aktarılmaktadır” denildi.

KESK Dönem Sözcüsü ve Eğitim Sen Şube Başkanı Musa Doğan’ın yapmış olduğu açıklamada halkın cebinden alınanların işverenlere, patronlara, yandaş müteahhitlere, teşvik, prim desteği hazine garantisi ve faiz olarak aktarıldığına dikkat çekildi.

Toplumsal cinsiyete duyarsız, eşitsizlikleri artıran bir bütçenin hazırlandığına vurgu yapan Doğan, “Kadınların ekonomik kaynaklara, kamusal hizmetlere, eğitime, sağlığa, sosyal koruma haklarına eşitsiz erişimi, bakım ve ev içi emeği ile çifte mesaisi bir kez daha göz ardı edilmektedir” dedi.

Bütçenin ‘geçinemiyoruz’ diyen halkın bütçesi olması gerektiğini sözlerine ekleyen Doğan, “Ücretli kesimlerin omzuna yıkılan vergi yükü hafifletilsin. Bütçe gelirleri büyük oranda kar, faiz ve servetin vergilendirilmesine dayansın. Bu ülkenin işçileri emekçileri olarak yarattığımız değerlerin, oluşturduğumuz kaynakların insanca bir yaşam, insanca çalışma koşulları ve iş güvencesi, parasız kamusal hizmet olarak geri dönmesini istiyoruz. Gelirde adalet vergide adalet istiyoruz. 2022 bütçesi ve asgari ücret belirlenirken ‘geçinemiyoruz’ diye haykıran milyonların talepleriyle omuz omuza mücadeleye çağırıyoruz." diye konuştu. (Elazığ/EVRENSEL)


ERZİNCAN

Erzincan Demokrasi Birleşenleri tarafından Cumhuriyet Meydanında “Geçinemiyoruz, Zamlara, Enflasyona ve Yoksulluğa Artık Yeter” diyerek basın açıklaması yapıldı.

Bileşenler adına açıklamayı yapan Eğitim-Sen Erzincan Şube Başkanı Hüseyin Taner “İşsizlik büyüyor, pahalılık artıyor, borçlar çoğalıyor, faturalar her geçen gün katlanarak cep yakıyor. Tek seçeneğimiz var, birlikte sesimizi yükseltmek. Krizin ağır faturasını ödemeyi reddediyoruz.” dedi.

“KIŞ GELDİ, AMA VATANDAŞLAR ODUN KÖMÜR BİLE ALAMADI”

Açıklama şunlar kaydedildi: "Ülkeyi yönetenler ve AKP milletvekilleri yaptıkları her açıklamada büyüme rekorlarından, her şeyin güllük gülistanlık olduğu ve bolluk-bereket içinde görünen bir Türkiye’den bahsediyor. Bir avuç sermayedar için, yandaş şirketler için dedikleri doğru olabilir. Ama emekçiler için halk için işsizlik büyüyor, pahalılık artıyor, borçlar çoğalıyor, faturalar her geçen gün katlanarak cep yakıyor.Açlık ve sefalet her geçen gün artarak devam ediyor. Her sabah güne yeni zamlarla başlıyoruz. Dolar, euro, altın saat başı rekor kırıyor. Yaşamımızı sürdürmek için ihtiyacımız olan tüketim malları bile lükse dönüştü. Ekmeğe henüz yeni zam yapılmışken bir kez daha zam gelmesi gündemde. Eylülden bu yana elektrikten doğalgaza, akaryakıttan gıdaya, zamlar otomatiğe bağlanmış durumda. Her ay üç-beş kez kuruş kuruş zamlanan akaryakıta son bir aydamazota ve benzine yüzde 20’nin üzerinde zam geldi. Doğal olarak akaryakıt zamlanınca bütün tüketim ürünleri iğneden ipliğe zamlanıyor"

Üst üste gelen zamlardan vatandaşların temek ihtiyaçlarını bile alamadığını belirten Turan "Kış geldi ama pek çok yurttaş daha odun, kömür bile alamadı. Halk korkudan doğalgazı açamıyor. Çarşı-pazar yangın yeri, poşetlerin yarısı bile dolmuyor artık. Ülke ekonomisinin geldiği bu duruma karşın TÜİK halkla dalga geçer gibi yıllık enflasyonu yüzde 19,89 olarak açıklıyor. Halbuki sokakta, pazarda halka yansıyan enflasyon %50’lerde. Yoksulluk sınırının 10.000 TL’ye, açlık sınırının 4000TL’ye ulaştığı bu günlerde başta işsizler, yoksul halk kesimleri ve asgari ücretliler olmak üzere, emeğiyle geçinen bütün emekçiler ve aybaşını getiremeyen biz kamu emekçileri yaşam ihtiyaçlarımızı karşılayamaz durumdayız. Eylülden bu yana TL, dolar karşısında yüzde 40 değer kaybetti. Türk Lirası dolar karşısında eridikçe işçilerin, emekçilerin cebindeki parada eriyor. Alım gücü düşüyor, halkın ekmeği her geçen gün küçülüyor. Dolar arttıkça, her sabah biraz daha fakirleşmiş olarak uyanıyoruz. Borcu borçla kapatıyoruz. Dolar arttıkça borç da artıyor. Borç arttıkça işçi ve emekçi kitlelerin sırtındaki yük daha da ağırlaşıyor. Ekim ayı itibariyle icra dairelerinde bekleyen icra dosyası 23 milyona yaklaştı. Sadece işçiler, emekçiler değil ülke ekonomisi de borç batağında. Bununla birlikte dolar ve enflasyon karşısında emeklilere, kamu çalışanına, işçilere ve asgari ücrete verilecek zamlar daha verilmeden kar gibi erdi gitti. Küçük esnaf siftah yapamaz duruma geldi. Üretici köylü ürün ekemez ve ektiğini satamaz, sattığını ise tohum olarak iki katına almak durumunda. Banka ve Tarım Kredi Kooperatiflerinde aldıkları borçlara karşın toprakları ve traktörleri haciz altında. Ülkede emekçilerin, kadınların, gençlerin gelecek diye bir umutları kalmamıştır. Gençler o kadar umutsuz ki, gelecek hayallerini yurt dışına gitmekte buluyor. Birkaç hafta önce ataması yapılmayan öğretmen Fedai ALTUN işsizlikten dolayı taşeron bir firmada çalışırken elektriğe kapılarak hayatını kaybetmiştir. Bu sadece bir örnek. İşsizlik ve yoksulluk kaygısı ile hiçbir gencimizi kaybetmeye tahammülümüz yok, halkımıza bu kaygıları yaşatmaya hiç kimsenin hakkı yoktur.”

“KRİZİN AĞIR FATURASINI ÖDEMEYİ REDDEDİYORUZ”

Milyonlarca emekçi sefalete sürüklenirken, patronların vergi milyonluk vergi borçlarının silindiğini, tek seçeneğin birlikte mücadele etmek olduğuna vurgu yapan Turan "Emek ve Demokrasi güçleri olarak bu gidişe dur diyoruz.Krizden çıkışın ağır faturasını ödemeyi reddediyoruz.Bizleri yoksulluğa, açlığa ve sefalet ücretlerine mahkum eden saray rejimine karşı, tüm emekçileri ve halklarımızı iş, eşitlik, özgürlük, adalet, emek mücadelesine çağırıyoruz" diyerek açıklamayı bitirdi. (Erzincan/EVRENSEL)


Mersin'in Tarsus ilçesinde de 'geçinemiyoruz' eylemi gerçekleştirildi. Yarenlik Alanı Saat Kulesi önünde bir araya gelen Tarsus Emek ve Demokrasi Güçleri ortak basın açıklaması gerçekleştirdi. (Tarsus/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Kemalpaşa’da 25 Kasım dolayısıyla işçi kadın buluşması

SONRAKİ HABER

Bir film, birçok yaşam

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa