Talebimiz nitelikli ve bilimsel bir eğitim

Eylül YANTEMUR

Munzur Üniversitesi

Merhabalar, benim de içlerinde bulunduğum üniversiteli öğrencilerin üniversiteye başladıkları günden bu yana yurt eksikliği, şehirde var olan ev yetersizliği ve kiraların aşırı yüksek olması bizleri çok zor durumda bıraktı. Öğrenci evinde geçici süreliğine barınmak zorunda kalıp, 1+1 evde üçüncü kişi olarak bulunma durumunda kaldım. Bu kadar zorluk yetmezmiş gibi üniversitedeki sorunlarımız da cabası. Derslerimiz başlamış olmasına rağmen inşaat hala devam ediyor. İş makinalarının sesleri, fakültelerde tabelaların bulunmamasından dolayı yaşanan karışıklıklar, ulaşım problemleri bu gibi sorunlardan birkaçı.

NİTELİKSİZ AKADEMİ VE YETERSİZ FİZİKİ KOŞULLAR

Bildiğimiz üzere Türkiye’de akademinin içinin boşaltılmasıyla ve eğitimci kadroların yetersizliğiyle ortaya niteliksiz bir eğitim çıkmakta. Kendi bölümüm olan psikoloji üzerinden değerlendirmem gerekirse hocalarımız derse geldiklerinde açık bir şekilde bölüm hocası olmadıklarını ve derslerin kendi alanları olmadığını belirtiyorlar. Hocalar alanları olmamasından kaynaklı yetersizliklerinden dolayı öğrenciler olarak derslerde bizden sunum yapmamızı istiyorlar. Bu da ortaya sadece kendi araştırmalarımızla bir şeyler öğrenmemiz gerektiği sonucunu doğuruyor. Alanımızda iş alanımıza dair pratik bilgiler alamıyoruz. Ayrıca derslerimizin kısmi olarak online eğitime dönmesi derslerin verimsiz geçmesine sebep oluyor. Hafta içerisinde bazı günler okula gidip bazı günler gitmememiz veya sabah online öğleden sonra yüz yüze eğitime devam etmemiz alınan kararın mantıksızlığını net bir şekilde ortaya koyuyor. Bu sorunlar için bir çözüm noktası ararsak başta üniversite idari yönetimini eleştirmemiz gerekir. İki yıldan fazla süredir devam eden okul inşaatı eğitim hayatı başlamadan bitirilmeli, açılan bölümlere torpil ve kayırma vasıtasıyla değil bulunduğu bölümün alanında uzman öğretim görevlileri getirilmelidir. Pandemi şartlarından dolayı sınıfların kapısında da yazdığı üzere en fazla 22 kişinin bulunması gereken sınıflarda 60 kişi ders görüyoruz.

TACİZ NORMALLEŞTİRİLİYOR

Ayrıca bir kadın olarak değinmek istediğim ve üzerinde durulması gereken bir taciz sorunu var. Etrafımızda sürekli olarak görüp şahit olduğumuz birçok taciz olayı oluyor. Sadece cinsel olmamakla beraber sözlü tacizlere de maruz kalıyoruz. Yetkililerin bu sorunlar karşısında bizlere o saatte dışarıda olursanız başınıza bunların gelmesinden kaçamazsınız gibi söylemleri bu durumu olabildiğince normalleştirmeye çalıştıklarının bir kanıtıdır. Öğrenciler olarak istek ve taleplerimiz özgür bir düşünce ortamında sorgulayıp tartışabileceğimiz, bilimsel ve nitelikli bir eğitim alabilmektir.