İşçiler sendikaları tartışıyor: İhtiyacımız işçinin yanında olan sendika
Antep’te DİSK Tekstil Bölge Temsilcisi Mehmet Türkmen’in görevden alınmasından sonra işçiler sendikaları tartışıyor.
Yasin Kaplan Halı işçileri | Fotoğraf: Evrensel
Deniz KAR
Antep
Gaziantep Başpınar Organize Sanayi Bölgesi (OSB), 2020 başında iki önemli direnişe sahne oldu. İşyerinde sendikal faaliyet yürüttükleri için Kod 29 ile işten atılan Güven Boya ve Yasin Kaplan işçileri, iki buçuk ay işe geri dönmek talebiyle fabrikalarının önünde direniş yaptılar. İşçilerin yaptığı bu direnişler, Antep işçisi için oldukça öğretici olmuştu. Bu direnişlere DİSK Tekstil Sendikası öncülük etmişti. Yasin Kaplan direnişçisi işçiler ile direnişte öğrendiklerini, direnişin kazanımlarını, sendikanın direnişteki rolünü ve işçilerin bugün nasıl bir örgütlülüğe ihtiyacı olduğunu konuştuk. Yaşam şartlarının gittikçe kötüleştiğine vurgu yapan işçiler, bugün örgütlenmenin öneminin düne göre daha da arttığını aktarıyorlar. İşçiler bu örgütlenme için şu an uygun bir çatı olmadığını söylüyor. Sebebini ise Mehmet Türkmen’in görevden alınması olarak göstererek, “İhtiyacımız olan her haliyle işçilerin yanında olan bir sendika. Ama DİSK Tekstil şu an güvenilirliğini kaybetmiş durumda” diyorlar.
BİRLEŞİP AYAKLANMAZSAK İSTEDİĞİMİZİ ALAMAYIZ DİYORDUK
Ünaldı direnişinden günümüze kadar işçilerin ücretinin eridiğini söyleyen işçiler, bu yüzden arayış içine girdiklerini ve bir sendika çatısı altında örgütlenme kararı aldıklarını aktarıyorlar. Zam döneminde işyerinin işçilere düşük zam vermesinden dolayı sendikaları araştırmaya giriştiklerini söyleyen bir işçi, “Ailemizin az da olsa rahat etmesi için birleşelim, iyi bir zam alalım dedik. Zaten sürekli konuşuyorduk, birleşip ayaklanmazsak istediğimiz ücreti alamayız diye. Hangi sendikada örgütleneceğimizi tartışırken, ‘Diğer sendikalar patron yandaşı ama işçinin yanında duran sendika DİSK’ dedik. Bu yüzden DİSK Tekstil’de örgütlenmeye başladık” diyor.
DİRENİŞ KARARI SENDİKA İLE BİRLİKTE ALINDI
İşçiler, kısa bir zaman içinde fabrikada epey üye yaptıklarını belirtirken, işyeri yönetiminin buna engel olmak için işten atmalara başvurduğunu söylüyor. İşe öncülük eden işçilerin işten atıldığını belirten bir işçi, toplam 16 kişinin Kod 29 ile tazminatsız şekilde çıkarıldığını bunların içinde 15 yıllık işçilerin de olduğunu hatırlatıyor. İşçi, işe geri dönmek için direniş başlattıklarını ve bu kararı sendika ile birlikte aldıklarını ifade ediyor. Benzer bir olayın daha önce de başına geldiğini söyleyen bir başka işçi, “Daha önce farklı bir fabrikada yine sendikalı olma yoluna gitmiştik. Aynı sendikaydı, DİSK Tekstil. Yine işten çıkarılmıştım ama direniş falan yapmamıştık. Antepli işçiler içinde işe geri dönmek için direniş yapma kültürü zaten yoktur. Ama daha önceki sendika yönetimi de böyle bir adım atmadı. Direk gidip mahkemeye vermiştik. O zamanki sendika yönetimi bize ‘Direniş yapalım, basın açıklaması yapalım’ gibi şeyler söylemedi” ifadelerini kullanıyor.
SENDİKALARA GÜVENMEYE BAŞLADIK
İşçiler, daha önce sendikalara güvenmediklerini, DİSK Tekstil’in son yıllarda verdiği mücadele ile işçiler arasında güven kazandığını vurguluyorlar. DİSK Tekstil Bölge Temsilcisi Mehmet Türkmen’in işçilerle yan yana mücadele ettiğini dile getiren bir işçi, “Daha önce sarı sendikalardan ağzımız yandığı için sendikalara güvenmiyorduk. Sendikalar içeri girdiği zaman patron sendikacıya para teklif ederek sendikacıyı caydırıyordu, sendika başkanlarını satın alıyorlardı yani. Ama Mehmet Türkmen gerçekten işçiler için savaşan birisi. Genel merkez bizim direnişimizde yanımızda pek durmadı ama Mehmet Türkmen bize güven veriyordu. Sendikalara güvenmeye başladık” ifadelerini kullanıyor.
BİRLEŞTİĞİMİZDE KAZANDIĞIMIZI GÖRDÜK
Direniş sürecini anlatan bir işçi, birlik olup mücadele ettiklerinde kazanabildiklerini gördüklerini söylüyor. Başta patronun kendilerine tazminat vermediğini ifade eden işçi, patronun direniş sonucunda ‘Burada beklemeyin, direniş yapmayın, tazminatınızı verelim’ deme noktasına geldiğini aktarıyor. İşçi, on altı işçiden altısının kıdem ve ihbar tazminatını almayı kabul ettiğini söyleyerek, bunun önemli bir kazanım olduğuna dikkat çekiyor. Direnişin yalnız kendileri için değil, Antep işçisi için de kazanımlarla sonuçlandığını aktaran bir işçi, “Direnişin sonucunda Kod 29’u ülkenin gündemine soktuk ve yasada değişiklik oldu. Ayrıca Antep’te Kod 29 ile işten atmaların önüne geçildi. Kod 29 ile işten atılan işçiler neler yapması gerektiğini bizden öğrendi. Ayrıca bizi hiç tanımayan insanların desteklerini gördük” diyor.
MÜCADELE EDEN ADAMI GÖREVDEN ALMAK PATRONLARA ÇALIŞMAKTIR
Sendikanın Bölge Temsilcisi Mehmet Türkmen’in görevden alınmasının işçiler arasında nasıl tartışıldığını konuşuyoruz. Türkmen’in görevden alınmasıyla işçilerde sendikanın patronlarla anlaştığı fikrinin oluştuğunu öğreniyoruz. Bir işçi bu fikrin oluşmasındaki nedeni şöyle açıklıyor: “Biz Mehmet Türkmen’i de biliyoruz, diğer sendikacıları da biliyoruz. Birebir yaşadık, yaptığımız direnişte Mehmet Türkmen ile yan yanaydık. Genel merkez de Mehmet Türkmen’in dik duruşunu görüyordu. Sen işçiyle mücadele eden adamı görevden alıyorsan demek ki patronlara çalışıyorsun.”
BİRLİK OLMANIN TAM ZAMANI
İşçilerin şu an nasıl bir birliğe ihtiyacını olduğunu konuşuyoruz. İşçiler, koşulların geçtiğimiz dönemlere göre daha da kötü olduğunu söylüyorlar. Hayat pahalılığından ve zamlardan dert yanan bir işçi,“Asgari ücret 2 bin 800 lira, bir ev kirası olmuş 1500 lira. Mutfağımıza meyve, sebze alamıyoruz. Üç çocuğum var ayda bir ya da iki kere anca meyve alıyorum. İki poşet bir şey alıyorsun, 200 lira tutuyor. Zaten kira, elektrik su, derken boğazına harcayacak paran bile kalmıyor” ifadelerini kullanıyor.İşçilerin, geçen sene verilenden çok daha yüksek zamma ihtiyacı olduğunu vurgulayan bir işçi, “Geçen seneden bu yana her şeyin fiyatının 2 kat, 3 kat arttığını görüyoruz. Şu an birlik olmanın tam zamanı” diyor.
İHTİYAÇ: İŞÇİLERİN YÖNETTİĞİ BİR SENDİKA
Şu an bu birliğe önderlik edecek bir sendikanın olmadığını belirten bir işçi, düşüncesini şöyle açıklıyor: “Biz sendikamızın yanımızda olduğunu gördüğümüz için direniş kararı aldık. Ama şu an sendika merkezinin, işçilerin yanında olmadığını görüyoruz. Sendika şu an güvenilirliğini kaybetmiş durumda.” Bir başka işçi ise bu durum karşısında çaresiz olmadıklarını, başka bir örgütlülük yaratabileceklerini söyleyerek, “Bizim ihtiyacımız olan örgütlenirken, direniş yaparken, toplu sözleşme imzalarken, yani her haliyle işçinin yanında olan bir sendika. İşçilerin yönettiği bir sendika” diye konuşuyor.