CHP'nin Mersin mitingi | Geliyor gelmekte olan ama...
"Normalde bütün mitinglerde kalabalığın sesinden pek bir şey duyulmazdı. Burada ise kürsüye dikkat kesilen bir kesim vardı. İktidara karşı bir tavır, muhalefete de bir dikkat vardı."
Fotoğraf: DHA
Merve KARATAŞ
Mersin’in, CHP’nin ve yılın en kalabalık mitingi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun katılımıyla Mersin’de yapıldı. Mitingin hazırlık sürecinden itibaren asılan tüm afişlerde tek ibare vardı, “Milletin Sesi Kılıçdaroğlu” ve yer, tarih, saat. Mitinge destek vermesi için ziyaret edilen sendika, oda ve partilere alanda hiçbir pankart, döviz, flamaya izin verilmeyeceği sadece Türk bayrağı ve altı ok olacağı belirtildi.
8 il ve pek çok ilçeden katılımın olduğu mitingde Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı adayı olarak hazırlandığı izlenimi öne çıktı.
PROVOKASYON PROPAGANDASI TUTMADI
"Mitingde suikast olabilir" haberleri çokça gündem olsa da, mitinge yüksek bir katılım olması dikkat çekti. Yerel bir gazetecinin “Ben bile korktum ve miting bitip gazeteye gelince derin bir nefes aldım” dediği "suikast olabilir, bomba patlayabilir" söylentilerine rağmen kitleler miting alanına aktı. AKP il başkanının “Bu miting kimin mitingi, İyi Partinin mi? HDP’nin mi?” sözleriyle kriminalize etme çabası da söz konusuydu. Tüm bunlara rağmen mitinge on binlerce kişinin katılması, kriminalize etme çabalarının etkisiz kaldığını gösterdi.
Bir yanı AKP’nin ülkeyi içine düşürdüğü işsizlik, yoksulluk, açlık, sefalet, temel gıda maddelerine gelen zamlar, artan enflasyon, TL’nin değer kaybı gibi konular. Diğer yanı “ey CHP’liler mitinge gelin”i aşan “toplanın ey millet” diyen çağrının sonucu olarak sadece CHP’lilerin değil farklı partilerden katılımın olduğu miting, katılım açısından Muharrem İnce’nin Cumhurbaşkanı adaylığı mitingini bile geride bıraktı.
Mezitli’den Hiltona kadar 7 km’lik sahil şeridi gün içinde hep dolu olurken yol boyunca yansıyan tenhalık ve sessizlik bir yanıyla bütün Mersin mitinge gitmiş diye düşündürse de ağırlıklı katılımın 40 yaş üstü olduğu mitingin bir göstergesi de gençlik katılımının azlığıdır.
MİTİNGİN KARAKTERİ, BEKLENTİ VE ÇIKIŞ ARAYIŞI
Mersin’in deneyimli gazetecilerinden biri olan Abidin Yağmur şu tespiti yaptı: “CHP’nin geriye düştüğü ama Kılıçdaroğlu’nun öne çıktığı miting oldu. İnce’nin mitingine motive olmuş CHP tabanı katılırken Kılıçdaroğlu’nun mitingine İyi parti, MHP ve hatta AKP tabanından katılım oldu. Merak eden gelmişti, yaşadıklarına itirazla iktidar blokundan kopan bir kitle de gelmişti.” Tabip odası eski başkanı bir doktor ise “Hayatımda ilk defa bir siyasi parti mitingine katılıyorum daha öce HDP, MHP, AKP, İYİ Parti ve ÖDP’ye oy verdiğini bildiğim birçok insan oradaydı” diyerek farklı kesimlerden katılıma dikkat çekiyor.
Esenli köyünden Mersin halinde çalışan bir işçinin gözlemi de bu durumu doğruluyor “milliyetçi kimliği ile bilinen Yanpar köyünden ve başka yerlerden MHP’li aileler geldi. Sadece eski CHP geleneğinden ziyade bir çıkış arayan ve beklenti içinde olan insanların katıldığını görüyorum. İnsanlar iktidar değişsin diyor. Herkesin bu kadar susturulduğu, korkutulduğu suikast, patlama olacak propagandasına rağmen ekonomik kriz, işsizlik, yoksulluk insanlar dolmuş gelmiş ama Kılıçdaroğlu işçi emekçileri etrafına toplayacak bir cümle kurmadı. Merak etmiş gelmiş insanlar, partiden ziyade bu ekonomik sıkıntılardan çıkış arıyorlar.”
DİNLEYİP GÖZLEYENLER ÇOĞUNLUKTAYDI
Aksaray’dan katılan bir çiftçinin “Mesele AKP, CHP, İyi Parti değil, bugünden sonra ekmek partisi var. Kim beni darboğazdan çekip alırsa ona oy veririm. Bunun için HDP’ye dahi oy veririm” sözleri çıkış arayan kitlelerin sanıyorum en rafine örneği olsa gerek. Benzer bir cümleyi oğlunun işsiz kaldığını ve torunlarının perişan olduğunu söyleyen 60’lı yaşlarda bir kadın kuruyor: “Okula gidemeyecekler diye kaygım var, hiçbir şey düşünemiyorum, tek isteğim AKP gitsin, onlar giderse memleket düzelir.”
“Memleketin düzeleceğine inancım yok” ifadelerini kullanan ve asgari ücretle çalıştığını söyleyen bir işçi ise “Kim gelirse gelsin değişmez, benim arzum yaşamak ve evime çorba parası götürmek, belki bunlar gelirse maaşıma zam gelir diye geldim” diyor. Bir başkası ise, “Belki bunlar giderse özgür düşünme durumumuz olur” diyor.
BÜTÜNÜ KESTİRMEYİM, YARIMI KÜSTÜRMEYİM
Normalde bütün mitinglerde kalabalığın sesinden, sloganından, ıslığından pek bir şey duyulmazdı. Burada ise sessiz, kürsüye dikkat kesilen, slogan atmak ve tezahürat yapmak yerine dinleyen ve kendine ilişkin bir şey bulmaya çalışan geniş bir kesim mitinge katılmıştı. İktidara karşı bir tavır, muhalefete de bir dikkat vardı.
Kılıçdaroğlu konuşmasında, “Sorun vatan, millet, bayrak sorunudur” diyerek Erdoğan’ın açtığı kartı görüyorum ve artırıyorum demiş oldu. Kürt sorunu demeden “Herkesin kimliğiyle övünmesi” ifadesini kullandı. Barışı, huzuru, demokrasi getirmeye ahdettiğini söyleyen Kılıçdaroğlu nasıl yapacağını ise söylemedi. Şehrin çoğunun karşı çıktığı Akkuyu Nükleer Santrali, Kılıçdaroğlu’nun konuşmasında yer bulmadı.