Cebimiz elverdiğince yaşıyoruz

Ankara Ayhan Sümer Anadolu Lisesi 9. sınıf öğrencileri

Bizler de sizin gibi hem sınav kaygısı hem de ekonomik kaygı yaşayan onlarca öğrenciden sadece ikisiyiz. Pandemi sürecinde okullarının açılıp kapatılması ve bu yüzden temelimizin de sağlam olmaması bize sonuçlarını bu günlerde gösteriyor. Enflasyon ve döviz kurlarının bir anda aşırı artışı sebebiyle ister istemez oluşan kaygının bizler de mahkûmuyuz. Ekonomik kaygıyla birlikte gelen sınav kaygısı ülkede herkes gibi bizi de vurdu. Önceden maksimum 50 TL’ye aldığımız soru bankaları şimdi en az 100 TL olmuş durumda.

GRAMAJLAR DÜŞERKEN FİYATLAR ARTIYOR

Artık okumak bile lüks haline geldi. Akaryakıtlara gelen zamlarla birlikte hayatımızın içindeki her şeye zam geldi. Bu da yetmezmiş gibi süt ürünlerine gelen %40 zamlarla tosta bile yaklaşamaz olduk.  Dolar ve altının inanılmaz derecede arttığı bu günlerde okul kantinlerinde yemeklerin hem gramajı düşürülüyor hem de fiyatı artıyor. Örneğin bir ay önce 6 TL’ye aldığımız çiğköfte -bizi doyurmaya yeterliydi- şu anda 8 TL ve bizi hiçbir şekilde doyurmuyor. Alt tarafı salça ile bulgur yemek istiyoruz onu bile yiyemiyoruz. Zaten kumru gibi yiyeceklerin yanına bile yaklaşılmıyor. Hayat ateş pahası haline geldi ve bu durum bizim gibi öğrencileri oldukça etkiliyor.

ÜÇ BUÇUK YIL SONRASINI DÜŞÜNMEK İSTEMİYORUZ

Doların artmasıyla birlikte TL değer kaybediyor. Bu da ülkenin durumunu içler acısı hale getiriyor. 5 yaşındaki çocuklar bile artık her şeyin farkında. Ne zaman bir hobi edinmek istesek maddi durumlar bu hobileri içimize atmamıza sebep oluyor. Artık kendi zevklerimize göre değil cebimizin elverdiğine göre giyiniyoruz. Hayat gerçekten ateş pahası haline geldi. Umarım bizim sonumuz da Venezuela gibi olmaz. Garip duygular yaşadığımız bu günlerde sınav kaygısını en çok çekenlerin 12. sınıflar olduğunu biliyor ve en çok da onlara başarılar diliyoruz. Ve umut ediyoruz ki 3,5 yıl daha, sınav sırası bize gelinceye kadar işler kötüye gitmeye devam etmesin.