15 Aralık 2021 23:24

Ekonomide OHAL’e karşı tek çare birleşik mücadele

EMEP, HDP, Sol Parti, TİP ve TKP temsilcileri ekonomide OHAL tartışmalarını değerlendirdi. Partiler, tek çıkış yolunun emekçilerin örgütlü mücadelesinin güçlendirilmesi olduğunu vurguluyor.

Paylaş

Birkan BULUT
Ankara

İktidar OHAL gibi bir adım atılmayacağını söylese de ekonomide buhran ve OHAL tartışması sürüyor. Evrensel'e konuşan EMEP, HDP, Sol Parti, TİP ve TKP temsilcileri ekonomide OHAL konusunun ciddiye alınması gerektiğine dikkat çekerek, önümüzdeki dönem daha da artacak yoksulluk ve baskılara karşı tek çıkış yolunun emekçilerin örgütlü mücadelesinin güçlendirilmesi olduğunu vurguluyor.

Türkiye hızla yoksullaşmaya devam ederken, iktidar cephesinden ekonomik buhran gerekçesiyle OHAL’in ilan edilebileceği gündeme getirildi. AKP’nin reform yasalarının mimarı Prof. Dr. İzzet Özgenç OHAL’e ilişkin sözlerinin ardından özür diledi. AKP Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş da “Saçma sapan bir iddiadır” dedi. Ancak bu açıklamalar “ekonomik buhran” ve OHAL tartışmalarını durdurmadı. Türkiye’nin giderek yoksullaşmasına neden olan politikaları ve çıkış yolunu EMEP, HDP, Sol Parti, TİP ve TKP’ye sorduk.

HDP: ERDOĞAN’IN 2018’DE AĞZINDAN KAÇIRDIĞI PLAN

HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Garo Paylan, “2018 yılındaki buhran sırasında Erdoğan aslında bu planı ağzından kaçırmıştı. Döviz alanları tehdit ederek ‘bizim B ve C planımız var’ demişti. Biz o B ve C planının ekonomik OHAL olduğunu biliyoruz. Eğer bu uygulanan politikalar sonucunda dolar kontrolden çıkarsa, bankalardaki dolarlar çekilmeye çalışılırsa, ekonomik OHAL ilan edebileceklerini dile getirdiler. Ben bunun daha kontrollü bir ekonomiye doğru gitmek, Türkiye’yi dışa kapatmak, belki sermaye kontrolleri koymak gibi bir planın çekmecelerinde durduğunu düşünüyorum. Bunu ne kadar yalanlasalar da ekonomideki kan kaybı Merkez Bankası rezervlerinin her gün erimesi böyle bir OHAL’e kendilerini mecbur edebilir” diye konuştu.

EMEP: EMEKÇİLER BÜTÜN GÜCÜYLE ALANLARA İNMELİ

Emek Partisi Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, iktidarın OHAL sopasını göstererek gelişmekte olan işçi emekçi eylemlerini şimdiden baskılamak istediğini vurguladı. OHAL tartışmasının ülkenin ekonomik buhrana gittiğine yönelik bir itiraf olduğunu belirten Akdeniz, metal, cam, tekstil sektörlerinde toplu sözleşmeler ve asgari ücret pazarlığı döneminde ortaya çıkan OHAL tartışmasının ciddiye alınması gerektiğini söyledi. EMEP’in Gebze’de yapacağı mitinge de izin verilmediğini belirten Akdeniz “Bundan sonra OHAL açıklanmasa da fiilen miting yasakları, işçilerin taleplerini dile getirmelerine karşı daha çok baskıyla karşılaşacağız. Buradan çıkış yolu bu tip tehdit ve baskılara prim vermeden İstanbul Kartal’da olduğu gibi emekçilerin bütün güçleriyle alanlara inmesidir. Türkiye işçi sınıfı tarihi göstermiştir ki; patronlar ve iktidarların sokağı, grev hakkını baskılamasını püskürtecek olan emekçilerin birleşik mücadele hattıdır. Demokrasi güçlerine, sol-sosyalist örgütlenmelere düşen görev bu birleşik emek ve demokrasi cephesini örgütlemektir. Sokağı geriye çeken, her şeyi sandığa havale eden yaklaşımlar da son derece tehlikelidir, sermayenin elini kuvvetlendirir.”

SOL PARTİ: DİRENİŞ OLMAZSA, ÜLKE HER TÜR MELANETE AÇIK

Sol Parti Başkanlar Kurulu Üyesi Önder İşleyen, ağır yoksullaştırma ortaya çıkaran politikaların her zaman daha olağanüstü yönetim biçimlerini gündeme getirdiğini söyledi. AKP’nin iktidarda kalabilme olanakları azalırken OHAL ve yeni baskılar altındaki bir baskın seçim olasılığı hesaba katılması gerektiğini belirten İşleyen, şöyle konuştu: “Parlamento muhalefeti ise bu olup biten karşısında kurallı ve uyumlu bir piyasa ekonomisi işaret etmenin ötesine geçemiyor. Bir tür ikinci Kemal Derviş nostaljisi ile ülkenin bu krizden çıkabileceği varsayılıyor hatta OHAL tartışmalarına itiraz da piyasa serbestliği üzerinden yapılıyor. OHAL tartışmalarının işaret ettiği asıl nokta emekçi halk için çok daha zorlu bir dönem olacağıdır. Sosyalist sol ve emekçi halk güçleri bu krize karşı yoksul halkın ve emekçilerin haklarını korumak üzere örgütlü ve birleşik bir direniş hattını inşa edemezse OHAL’den IMF denetiminde fiili bir OHAL altında sürdürülecek yeni bir kemer sıkma dönemine kadar ülke her tür melanete açıktır.”

TKP: İKTİDARDAN ‘AYAĞINIZI DENK ALIN’ MESAJI

Kemal Okuyan Türkiye Komünist Partisi Genel Sekreteri Kemal Okuyan, iktidarın yoksulluk ve giderek açlıkla yüz yüze kalan emekçi halkın hoşnutsuzluğunu OHAL ya da benzeri uygulamalarla bastırmayı bir seçenek olarak görmesinin şaşırtıcı olmadığını vurguladı. Zaten valiliklerin her tür anayasal hakkı askıya alabildiğini belirten Okuyan, şöyle devam etti: “Ancak bu türden kısıtlama ve yasaklar yalnızca karar konusu değildir. Burada iktidar açısından bir maliyet de ortaya çıkar. Tarihte halkı zorbalıkla yola getirmeye kalkıp duvara toslayan sayısız hükümet var. Ayrıca hiçbir zaman tek başına sopa ile bir toplumu yönetmek mümkün değildir. OHAL’in gündeme getirilmesi ya da gündemde tutulması kuşkusuz bir ‘Ayağınızı denk alın’ mesajıdır. Düzen muhalefeti de bu mesaja ortaktır ve ‘seçimleri bekleyin, evinizde oturun, en fazla düzenleyeceğimiz seçim mitinglerine katılın’ diyerek halkı örgütlü mücadeleden uzak tutmaya çalışmaktadırlar. Son tahlilde bütün bunlar ayrıntıdır, Türkiye’nin geleceği, emekçi halkın kendi bağımsız örgütlü gücünü sergileyip sergilemeyeceğine bağlıdır.”

TİP: SARAY MAL VATANDAŞ CAN DERDİNDE

Türkiye İşçi Partisi Genel Başkanı Erkan Baş, emekçilerin ağır bir ekonomik yıkımla karşı karşıya olduğunu belirterek, “Bu saldırı bizzat Saray tarafından yönetiliyor. İktidar sahipleri, yandaşları, yerli yabancı büyük sermaye sahipleri memleketi yağma Hasan’ın böreği gibi görüyor. Döviz rezervleri var, servetlerine servet katıyorlar. İşçi maliyetlerini düşürüp kârlarına kâr katıyorlar. Doğal zenginliklerimizi, varlıklarımızı aralarında pay edip günlerini gün ediyorlar. Yeni Maliye Bakanının söylediği gibi babalarından kalan mallarını mülklerini katlamanın derdindeler. Yurttaşlar ise yaşamlarını kaybediyor, geleceklerini kaybediyor” dedi.Erdoğan’a yakın bir profesörün OHAL sözünü ettikten birkaç saat sonra gelen yoğun tepkiler üzerine çark ettiğini dile getiren Baş “Saray, her yönden saldırı girişiminde bulunacak ama artık hayatlarımız söz konusudur. OHAL veya başka bir şey ilan edemeyecekler. Bugün sağlıkçılar grevde, geçen hafta DİSK meydandaydı. Bu hafta KESK sokağa çıkacak. Tıpış tıpış seçime gidecekler. Gitmezlerse bu halk onları götürmesini bilir.”

ÖNCEKİ HABER

Trakya'nın yüksek kesimlerinde ve Silivri’de kar yağışı başladı

SONRAKİ HABER

TBMM Genel Kurulunda, 2022 Yılı Bütçe Kanunu Teklifi'nin maddeleri görüşülüyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa