16 Aralık 2021 09:29

Ali El Hemdan cinayeti ile ilgili Vali hakkındaki şikayet işleme konulmadı

Adana'da polisin açtığı ateşle öldürülen Ali El Hemdan cinayetini kaza gibi göstermede sorumluluğu olan Vali hakkındaki şikayet işleme konulmadı.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Volkan PEKAL
Adana

Ali Hemdan cinayeti ile ilgili Adana Barosunun raporunu sunan Av. Tugay Bek, sahte rapor hazırlanması ve usulsüzlüklerde sorumlu olduğu gerekçesi ile dönemin Valisi Mahmut Demirtaş ile ilgili bulundukları şikayetin, somut delil olmadığı iddiası ile işleme konulmadığını paylaştı.

Ali El Hemdan’ın öldürülmesi ile ilgili davada sona yaklaşılırken Adana Barosu İnsan Hakları Merkezi, davanın yargı sürecine dair hazırladığı raporu paylaştı. Raporu paylaşan Bek, olayın kaza gibi gösterilmek istenmesi ile ilgili yaptıkları suç duyurusu ile ilgili somut delil olmadığı iddiası ile dilekçenin dönemin Adana Valisi Mahmut Demirtaş yönünden yürürlüğe konulmaması kararı verildiği bilgisini paylaştı. Bek, sahte rapor hazırlanması ve usulsüzlüklerde sorumluluğu olanların halen görevlerinin başında olmasının vahim bir durum olduğunu ifade etti.

“KASTEN ÖLDÜRMEDEN CEZA VERİLİRSE BİR İLK OLACAK”

Suriyeli mülteci Ali El Hemdan'ın polis kurşunu ile hayatını kaybetmesi ile ilgili polis memuru Fatih Karaca hakkındaki dava 2020 yılının haziran ayında “kasten öldürme” suçundan açıldı. Adana 9'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın ilk duruşması 9 Temmuz’da görüldü. Savcı da önceki duruşmadaki mütalaasında “kasten öldürme” suçundan ceza istendi. Cezanın istenmesi ile birlikte 21 Aralık’ta görülecek duruşmada mahkeme heyetinin karar vermesi bekleniyor. Adana Barosu İnsan Hakları Merkezi, 27 Nisan 2020 tarihinde gerçekleşen olaydan bugüne kadar yargı sürecinde yaşananlara dair bir rapor paylaştı. Rapor cinayetin işlendiği andan bugüne kadar cinayetin nasıl ört bas edilmeye çalışıldığını ve kamuoyu takibinin, takipsizlikle sonuçlanması muhtemel bir dosyada nasıl “kasten öldürme” suçunun ortaya çıkmasında önemli olduğunu ortaya koyuyor.

Her yıl çok sayıda yurttaşın “dur ihtarına uymadığı” gerekçesi ile güvenlik güçleri tarafından öldürüldüğüne dikkat çekilen raporda şu ifadeler yer aldı: “Kolluk güçlerinin birbirinin kopyası niteliğindeki savunmalarına mahkemeler itibar ederek sanıklar hakkında beraat kararı vermektedir. Nasıl olsa ceza alınmadığı düşüncesi kolluk tarafından işlenecek yeni cinayetlerin kapısını aralamaktadır. Şayet mütalaa doğrultusunda bir karar verilecek olursa, dur ihtarına uymadığı için işlenen cinayetlerde ilk defa bir polis memuru kasten insan öldürmek suçundan mahkum olacaktır.”

“BASINDA UYARI ATEŞİ DİYE GEÇMİŞTİ”

Rapor örtbas etme çabaları cinayetten bir gün sonra Adana Valiliği ve İl Emniyet Müdürlüğünün manipülasyonu ile başlıyor. Adana Valiliği İl Basın Halkla İlişkiler Müdürlüğünün cinayetten bir gün sonra basına göndermiş olduğu bültende dosyadaki somut delillere aykırı bir şekilde Ali El Hemdan uyarı ateşi açılması sonucu hayatını kaybettiği haberini servis ederek kastan öldürmeyi kaza gibi göstermeye çalışıyor.

Olay basında "Polisin kimlik sorarak uygulama yaptığını gören Ali El Hemdan, otomobiliyle kaçmaya başladı. Ardından da otomobilden inip ara sokaklarda izini kaybettirmeye çalıştı. Yaşanan kovalamacada polisin 'dur' ihtarına uymayan Ali Hemdan El Asani, polis memuru F.K.'nın açtığı ateş sonucu göğsünden vuruldu.” şeklinde yer alarak kamuoyu yanıltılıyor.

“KAMERA GÖRÜNTÜLERİ VE TANIKLAR HER ŞEYİ ORTAYA KOYMUŞTU”

Bir bölümü mülteci olan emekçi yurttaşların yaşadığı mahalle için “sokaklar sıkıntılı şahısların oturduğu yerler olduğu için ve biraz da kendimi güvende hissetmek için silahı elime almıştım” diye iddia eden polis memuru Fatih Karaca’nın “Koşarken de elimde eldiven bulunduğundan yoruldum ve sendeledim. O sırada yere düştüm. Düşerken de silah ateş aldı” savunması görgü tanıkları ve kamera görüntüleri ile yalanlandı. Görüntü ve tanıklar Polis memurunun 15 metre mesafeden elleri havada ve yüzü kendisine dönük halde bekleyen Ali El Hemdan’a hedef gözeterek ateş ettiğini ortaya koydu.

“YALNIZCA YAŞAM HAKKI DAVASI DEĞİL”

Sunumu yapan Bek, somut delillere aykırı bir şekilde Ali El Hemdan uyarı ateşi açılması sonucu hayatını kaybettiği haberini servis ederek, kasten öldürmenin kaza gibi gösterilmeye çalışıldığını anlattı. Bu konuda sorumluluğu mülkiye müfettişi raporu ile ortaya koyulan dönemin Adana Valisi ve İl Emniyet Müdürü’nün de içinde bulunduğu sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunduklarını hatırlatan Bek, dilekçenin dönemin valisi yönünden işleme konulmaması yönünde bir karar verildiği bilgisini paylaşarak “Mülkiye müfettişi raporu somut delil değil mi? Kriminal raporun usulsüz olarak verilmesi, görüntü kayıtları ile rapor arasındaki uyumsuzluk, kamuoyunun basın bültenleri ile yanıltılmaya çalışılması somur birer delil değil mi?​” diye sordu.

Bu olayda sorumluluğu olanların görevlerinin başında olmasının vahim bir durum olduğunu dile getiren Bek, “Mahkemeler vatandaşın adalet beklentisini karşılarken; örneğin bir parmak izi raporu, ya da balistik inceleme gerektiğinde kiriminal uzmanlara başvuracak. Bu kriminal uzmanların verdiği raporlara dayanarak kararlar verecek. Usulsüzlük yaptıkları belli olan görevliler hala görevde. Dönemin İl Emniyet Müdürü İstanbul Emniyet Müdürü olmuş durumda. Adana Valisi Mardin Valisi olarak atanmış, aynı zamanda kayyum vali konumunda. Bu olaya bakıldığında yalnızca yaşam hakkının ihlal edilmesi suçu işe karşı karşıya değiliz. Kamu görevlisinin nasıl korunup kollandığını bu dosyada görüyoruz” dedi.  

ÖNCEKİ HABER

Bartın Irmağı taşma noktasına geldi, köylere ulaşım sağlanan köprü kapatıldı

SONRAKİ HABER

BDDK bankaları "amacına aykırı" krediler konusunda uyardı | Kredi çekip döviz alanlar takip mi edilecek?

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa