İzmir’de gençlerle buluşan EMEP Genel Başkanı Akdeniz: Gençlerin ve dünyanın sosyalizme ihtiyacı var
EMEP Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, İzmir’de Emek Gençliği’nin düzenlediği söyleşide gençlerle buluştu. Akdeniz, "Dünyanın sosyalizme ihtiyacı var. Bunun mücadelesini veriyoruz" dedi.
Fotoğraf: Evrensel
Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, İzmir’de Emek Gençliği’nin düzenlediği “Türkiye nereye gidiyor, gençler ne yapmalı?” konulu söyleşiyle gençlerle buluştu.
Alsancak’ta bulunan Yakın Kitapevi’nde yapılan söyleşide, EMEP Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, ülkenin dünü ve bugünü ile karşılaştırmalar yaptı. Gençliğin sorunlarını dinleyen Akdeniz, ne yapmalı konusunda da fikir alışverişinde bulunarak örgütlenmenin önemine vurgu yaptı.
“ESKİLER YENİLERİ ANLAYACAKSA BU DÖNEMİN AĞIR TABLOSUNU ANLAMALI”
Erdoğan’ın ve AKP sözcülerinin “eskileri unutmayın”, “Eskiden tüp kuyrukları vardı”, “Karneyle ekmek alınırdı” gibi söylemlerini hatırlatarak bugüne değinen Akdeniz, “Şimdi iki kutu şekerden fazla alamıyorsun, bebek bezine alarm koyuyorlar. Bu tablo içerisinde şunu görüyoruz, eskiden yokluk vardı, şimdi ise varlık var ama varlık içinde yokluk yaşanıyor. Öyle bir fark var. Bu ‘eski’ye göre daha acı bir tablo. Yeninin gençleri için; her şey elinizin altında ama özlem duyduğunuz şeyleri alamıyorsunuz. Eğer “eskiler” yenileri anlayacaksa bu ağır tabloyu anlamalı” dedi.
“Gençler yaşamak istiyor, çok bir şey istemiyor” diyerek sözlerini sürdüren Akdeniz, gençliğin gençlik kaygısı duymadan bir yaşam hayalinin olduğunu kaydetti.
“GEÇMİŞTEN KALAN SANDIĞI GENÇLER AÇMALI”
Ülkede herkesin doları konuştuğunu, ekonomiyi tartıştığını dile getiren Akdeniz, gençliğin de bu tartışmalardan bağımsız olmadığını söyleyerek, geçmiş ile bugün arasında ilişki kurdu. “Eski kuşaklardan bize kapalı sandık kaldı. Ama o sandık bir türlü bize açılmadı. Eskiden tekel fabrikaları, Sümerbank, Seka fabrikaları vardı. Cumhuriyet döneminde kurulmuş fabrikalar vardı. Bu fabrikalarda işçiler sendikalıydı. Onlar grev yaparak ücretlerini yükseltmeyi becerebiliyordu. Şimdi bunu dümdüz ettiler. Grevler olduğunda işçiler belki biz emekli oluruz bugün ama bizden sonra çocuklarımız bu fabrikalardaki kazanımlara sahip olamayacaklar en büyük sorunumuz bu diyorlardı. Şimdi sizin kuşakta bu yok. Bu sandığın içinde bu var. Bir zamanların Türkiye’sinde işçilerin emekçilerin kazanımları neydi, bugün neden yok, neleri talep etmeliyiz. O sandığı sizin açmanız lazım” diye konuştu.
“Geçmişten gelen birikimin kazananı işçiler emekçiler sendika kurup hak aramaya başladıklarında kazanımı elde ettiler, ama ne zamanki mücadele ettiler bedel de ödediler. Ama işçi sınıfı kazandı. Dolayısıyla sendikalaşma her yerde. Şimdiden bunu düşünmelisiniz, mezun olduğunuzda ne yapacaksınız? Sendikalar, meslek odaları gençlik çalışmaları konusunda zayıf. O zaman oraları zorlamak gerekiyor” diyerek sözlerini sürdüren Akdeniz, örgütlü toplumu yaratmanın önemine değindi.
“DÜNYANIN SOSYALİZME İHTİYACI VAR”
Akdeniz, “eskilerin” bahsettiği kazanımların bir kaynağının da Ekim Devrimi olduğunu söyleyerek, “Orası çökünce, sus payına gerek yok, biz geri alalım dediler. Sendikaları da un ufak ettiler ve örgütsüz kesimleri birbirlerini yaratılmaya çalıştılar. Kapalı kalan sandığın kapağını açmamız lazım. Orada sosyalizm var. O sandıkta devrim fikri vardır, yeniden bir sosyalist yaşam vardı. Bütün ülke ve dünya zenginlikleri bir avuç zenginin elinde olmasın” ifadelerini kullandı.
Ekonomik kriz, küresel iklim değişikliği, kuraklık, gıda kıtlığı tartışmalarına kadar böylesi bir dünyada bugünün gençliğinin tarihin en ağır tablosuyla karşı karşıya olduğunu söyleyen Akdeniz, “Sadece yurtsever, vatansever sadece kendi geleceği için mücadele eden değil, bütün dünya için kafa yoran bir mücadele anlayışına ihtiyaç var. Bunun için dünyanın sosyalizme ihtiyacı var. İnsanlık için, tüm canlılar için bir avuç sermayenin aç gözlülüğünü durduracak sisteme ihtiyacımız var. Bunun mücadelesini veriyoruz” dedi.
“BU GİDİŞİ DURDURMAK İÇİN YENİ BİR STRATEJİ…”
Yeni göç ve ekonomi rejimine değinen Akdeniz, özellikle gençlerin Avrupa’ya gitme isteğinin nedenlerini tartıştı. Akdeniz, Çin modelinin çokça konuşulduğunu hatırlatarak, “Türkiye çalışma koşulları açısından beyaz yakalılar için de öyle, bugün kötü durumdayız diyorsunuz da ama bir de Bangladeş var… AKP iktidarı ucuz işçi mi istiyorsunuz, öyle uzağa gitmeyin diyor, Türkiye Bangladeş olacak. Bu Çin modeli değil, çalışma koşulları açısından Bangladeş modeli geliyor. Sadece ekonomi kötüye gidiyor, bu işi beceremiyorlar değil. Bir strateji var. Bunu durdurmak zorundayız. Avrupa’ya gitme hayalleriyle tartışmak yerine gidebilen gitsin ama bizim ülke Bangladeş’e doğru gidiyor, onu nasıl engelleyeceğiz? Bunu durdurmak üzere bir strateji olmalı” cümlelerini kullandı
“MERKEZİNDE İŞÇİ SINIFI VE GENÇLİĞİN OLDUĞU BİR ODAK…”
“Seçimde buna karar vereceğiz” diyerek devam eden Akdeniz, tek adamı durduralım ama ne gelecek? Gençlik için güvenli gelecek için ne olacak? Cumhur ittifakı millet ittifakı iki kutuplu şeye sıkıştırdılar. Kötüden kurtulmak adına kötünün iyisini seçmek zorunda değiliz. Parlemento seçiminde ve alternatif oluşturmak açısından millet ittifakına kredi verilemez. Dolayısıyla gençlerin öznesi olduğu bir halk ittifakı kurmak için çabalıyoruz. Merkezine işçi sınıfı ve gençler oturduğu zaman bu ülkeyi yönetebilecek üçüncü bir odağı biz inşa etmiş oluruz” diye konuştu.
Ardından soru cevap bölümüne geçildi. Özellikle üzerlerindeki baskıyı, seslerini kısmaya çalışan iktidar politikalarına değinen gençler, ayrıca üçüncü bir yolun nasıl olması gerektiğini tartıştı.