Diyarbakır'da binlerce emekçi "Geçinemiyoruz" diye haykırdı
Diyarbakır İstasyon Meydanı'nda binlerce emekçinin katıldığı "geçinemiyoruz" mitingi yapıldı: Ne yaparsa yapsınlar bıçak kemikte, emekçiye düşman bu düzen böyle gitmez.
Fotoğraf: İnanç Yıldız/ Evrensel
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Diyarbakır İstasyon Meydanı’nda “Geçinemiyoruz! İnsanca Yaşam, Emekten ve Halktan Yana Bütçe İçin Omuz Omuza” şiarıyla miting düzenledi.
Alanda " Bu iktidarla geçinemiyoruz", "Duble yollar katın doyurmuyor", "Barış, iş, emek için alanlardayız", "Ülke zengin, halk fakir, yandaş mutlu", "Krizin bedelini halk değil krizi yaratanlar ödesin", "İş, aş, özgürlük", "Eşit işe, eşit ücret" pankartları dikkat çekti.
Miting öncesi yoğun güvenlik önlemi alınırken alana girişlerde alana girmek isteyen vatandaşlara HES Kodu sorgusu yapıldı.
Alkışlar, zılgıtlar ve sloganlarla başlayan miting halaylarla devam etti.
"EMEKÇİYE DÜŞMAN BU DÜZEN BÖYLE GİTMEZ"
KESK Eş Genel Başkanı Şükran Kablan Yeşil, "Bizler her gün biraz daha yoksullaşırken, borçlarımızı kapatmak için biraz daha borçlanırken bu ülkenin bir kesimi servetlerine servet katıyor. Biz buraya yılmadan korkmadan 'hükümet istifa' demeye geldik. Biz buraya 'bütçedeki payımızı istiyoruz' demeye geldik. Geçmiş yıllardan bu güne kadınlara ayrılmayan payı istemeye geldik" dedi.
Ekonomik OHAL gündemine dair de konuşan Yeşil, "Biz bu ülkede barış dediği için içeri attığınız arkadaşlarımızla zaten OHAL’i yaşıyoruz. Korkuyorlar, telaşlılar, tehditleri bundandır. Ne yaparsa yapsınlar bıçak kemikte, emekçiye düşman bu düzen böyle gitmez" ifadelerini kullandı.
“TÜRKİYE’DE EKONOMİ DE SAĞLIK SİSTEMİ DE ÇÖKTÜ”
TTB Merkez Konsey üyesi Halis Yerlikaya, sağlık sisteminin çöktüğünü söyleyerek “Ekonomik krizin derinleştiği, yoksullaşmanın arttığı, geniş halk kesimlerin, emekçilerin ‘Geçinemiyoruz, barınamıyoruz’ diye alanlara çıktığı, dünden bugüne savaşın tırmandırıldığı, demokrasinin, hukukun, temel insan hakları ve özgürlüklerin rafa kaldırıldığı bir dönemi hep beraber yaşıyoruz. Her geçen gün alım gücümüz azalıyor, daha fazla yoksullaşıyoruz. ‘Sağlıkta dönüşüm programı ile sağlık reformu yaptık, kuyrukları kaldırdık, herkes çok iyi hizmet alıyor’ dediler, hastalar günlerce, haftalarca telefonla randevu alamıyor. Hekimler 5 dakikada bir hasta görmeye zorlandıkları için hastanın yüzüne bile bakamıyor. Sağlığa erişim zorlaştığı için insanlarımız özel hastanelere mahkum edilmiş durumda. Ülkenin bütün kaynaklarını yandaş holdinglere peşkeş çeken ekonomi politikalarının bedelini her gün daha da yoksullaşan hayatlarımızla; başarısız, tutarsız, bilim dışı, akıldışı sağlık politikalarının bedelini canlarımızla ödüyoruz. Türkiye’de ekonomi de sağlık sistemi de çöktü. Halk olarak, hastalar, hekimler, sağlıkçılar olarak hep beraber çöken bu sitemin altında eziliyoruz. Demokrasi ve barış ortamının olmadığı otoriter bir yönetim anlayışı sağlık için en önemli tehdittir” dedi.
Tertip komitesi adına konuşan Nasır Demirkıran, olağanüstü günlerden geçildiğini, emekçi, çiftçi kadınlara, gençlere, esnafa karşı sosyal ve siyasal darbe yapıldığını kaydetti. Nasır, iktidarın sonucu bildikleri ekonomik politikalarla yaşam koşullarının dayanılmaz haline getirdiğine dikkat çekti. Nasır ayrıca iktidarın kadınların kimlik ve kazanımlarını hedef aldığını, evde, işte, hayatın diğer bütün alanlarında şiddete uğrayan ve katledilen kadınların olduğunu ifade etti.
“SARAYLILARIN İHTİŞAMLI YAŞAMLAR SÜRMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ”
TMMOB Genel Sekreteri Dersim Gül, “Bizler bu ülkenin geleceğini aklın ve bilimin gösterdiği yolda kuran teknik elemanlarız. Bugün Türkiye’nin dört bir yanında emeğimize, mesleğimize ve haklarımıza sahip çıkmak için, sorunlarımıza çözüm aramak için sokaklardayız. Ne dayanacak gücümüz, ne de katlanacak tahammülümüz kaldı. Öfkemiz burnumuzda, öfkemiz sokaklara taştı. Sokaklara taşan sadece bizim öfkemiz değil, ‘geçinemiyoruz’ diyen milyonların öfkesi. Değeri düşen sadece paramız değil, emeğimizdir, alın terimizdir. Değeri düşen hayatlarımızdır. Yıllardır uyguladıkları yanlış ekonomi politikalarıyla ülkeyi uçurumun kenarına kadar sürükleyenler, şimdi de kendi yarattıkları bu krizin faturasını halka ödetmek istiyorlar. Bizler hayat pahalılığı, vergi yükü, bitmeyen zamlar altında perişan olurken, saraylıların ihtişamlı yaşamlar sürmesine izin vermeyeceğiz” dedi.
“BU KARA KIŞI İŞÇİ BAYRAMINA ÇEVİRMEK İSTİYORUZ”
DİSK Bölge Temsilcisi Hayri Eroğlu, " Önümüzde kara kış var. Bu kara kışı işçi bayramına çevirmek istiyoruz. Bunu başaracağız. Öğrenciler barınamıyor, işçi, esnaf geçinemiyor. Bu kara kışı işçi bayramına çevirmek için alanlarda olacağız. Asgari ücret açıklaması yapıldı. Son 50 yılın en büyük artışı söylendi. Ama gerçek böyle değil. TÜİK verileri gerçek değildir. Biz gerçek enflasyonu çarşı da pazarda yaşıyoruz” dedi.
“SİZ ÇÜRÜYENSİNİZ, BİZ YEŞERENİZ”
HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Şaziye Köse de, “Doğayı katlettiler, köylüleri geçim kaynağından ettiler. Bir gecede insanları işten ettiler, neden mi kendi bekaları için. Kumpas Kobanê davalarıyla içeride zorla tuttukları Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ, Sebahat Tuncel, Gültan Kışanak ve isimlerini sayamadığım onlarca mahpus, kabusları olmaya devam ediyor. Asgari ücrette neyin iyileştirilmesi yapıldı, neye yüksek zam yapıldı? Birleşik bir mücadele yaratmadığımız sürece bu düzeni değiştiremeyiz. Sağlık emekçilerini bir daha selamlıyor ve kutluyorum. Sektörel ayrım ve statüyü ortadan kaldırdılar ve bir iş gerçekleştirdiler. Bu projeksiyonu bütün emek alanına yayalım. Ekonomi Bakanı Nebati ‘aynı gemideyiz’ diyor hayır hiç de aynı gemide değiliz, siz çürüyensiniz, biz yeşereniz. İstifa edin demiyorum çünkü istifa etmeye mecalleri bile kalmadı” dedi.
Miting, Metin Kahraman konseriyle son buldu. (Diyarbakır/EVRENSEL)