Asgari ücret ve zamlar | Smyrna'dan İzmir'e Kentin Gündemi

Smyrna'dan İzmir'e Kentin Gündemi programında bu hafta asgari ücreti ve gelen zamları sokak röportajlarında ve DERİTEKS Örgütlenme Uzmanı Cihan İşçi ile konuştuk.

Asgari ücrete göreceli iyi zam yapıldığını dile getiren vatandaşlar, yapılan zamlar geri alınmadıkça ve zamlar devam ettikçe asgari ücrete yapılan zammın bir faydasının olmayacağını söyledi.

Sokakta denk geldiğimiz Rabia Sarı, “Asgari ücret atsa da dolar yüksel olduğu için hiçbir şey fark etmiyor. O yüzden yükseltmelerinde bir fayda olduğunu düşünmüyorum” dedi.

Emekli hemşire Aydan Çiçek, “Ben dahil konuştuğum hiçbir insanın bir umudu yok. Bir kaşık bal çalma olayı var. Yüzde 50 bir artış oldu ama bu yetmeyecek, fiyatlar sabit fiyatlar kalmıyor. İnsanları kandırıyorlar. 30 yıllık hemşirelik yaptım, iki üniversite mezunuyum şu an aldığım emekli maaşım 4 bin. Daha fazla bir şey demeye gerek yok” diyerek yapılan zamlara dikkat çekti.

“BİR TÜP İÇİN BİR GÜN ÇALIŞIYORUM"

Asgari ücretin kimseye yetmediğini dile getiren Erkan Bulut, “Verdiğini tekrar geri alıyor. 4 bin 250 kimseyi kurtarabilecek zam değil. Doları düşürdüler güzel ama diğer zamları da düşürsünler. İki litrelik yağ 50 lira, tüp 250 lira benim günlük yevmiyem 200 lira. Bir tüp için bir çalışıyorum gün” diye konuştu.

Üç çocuğu olduğunu söyleyen Bulut, “4 bin 250 vermişler ama ben neyle geçineceğim. Bir simit 3 lira, emek 2,5 lira. Verdiğini tekrar geri alacak. Zam üstüne zam” diyerek yapılan zamlara tepki gösterdi. “Seçimle geldiysen seçimle gideceksin” diyen Bulut “Millet perişan buna bir çözüm gerek. Oyumuzla getirdiğimiz gibi oylarımızla göndereceğiz” diye ekledi.

Emekli olduğunu belirten bir kişi ise, “25 yıl inşaatlarda çalıştım 1500 emekli maaşı alıyorum, yetmiyor” dedi.

“ZENGİN OLAN OLDU SONRA DOLARI DÜŞÜRDÜLER”

İşsiz Sinan Berş de doların yükselmesiyle yandaşların zengin olduğunu söyledi. Evli ve bir çocuğu olduğunu dile getiren Berş, “Evim kira, 1750 kira ödüyorum. Elektrik, su, gıda derken 5 bini buluyor. Asgari ücret anlamsız oldu, her şeye zam geldiği gibi duruyor. Zengin olan oldu sonra doları düşürdüler. Bu iktidarın gitmesini istiyoruz” diye konuştu.

“EVDE 5 KİŞİYİZ, 1000 LİRA İKİ GÜNDE BİTTİ”

Lise öğrencisi Aleyna ise, asgari ücretin yetersiz olduğunu söyleyerek, “Kur bazında düşürdüler ama bunun TL’ye yansıması yok. Kur düşütü ama bunun bize hiç yararı yok. Yağ yine yükselişte. Bir kira 2 bin lira. Kimin parası yeter buna? 4 kişilik bir ailenin ev masrafına yeteli olduğunu düşünmüyorum” dedi. Lise öğrencisi Baran da “Dolar düştü diyorlar ama iki günde yağa yüzde 100 zam geldi. Yağ 59 liradan 138 lira oldu. Biz evde 5 kişi yaşıyoruz. 1000 iki günde bitti. Yağına mı verelim, şekerine mi, kiraya mı?​” diyerek asgari ücrete yapılan zammın yetersiz olduğunu ifade etti.

“ZAMLAR ENGELLENMEDİĞİ ÖLÇÜDE ASGARİ ÜCRETİN YARARI OLMAYACAK”

DERİTEKS Örgütlenme Uzmanı Cihan İşçi, “Asgari ücret görece artmış olmasına rağmen bunun halka ve işçilere yansıması olmayacaktır. Çünkü alım gücünün sürekli düşmesi, enflasyonun sürekli artması, işçinin aldığı ürünün diğer gün bir daha alamamasından kaynaklı asgari ücret ne kadar artarsa artsın, enflasyon ve zamlar engellenmediği ölçüde çok bir yararı olmayacak” dedi.

Hükümetin düşük faiz ekonomi politikasını değerlendiren İşçi, “Özellikle sanayi ve tekstil işçileri için çok daha fazla çalışmayı getiriyor. Çünkü uluslararası sermaye faizlerin düşük olması ve doların yüksek olmasından kaynaklı üretimi buraya kaydıracak. İşçi için düne göre daha fazla çalışma ama o çalışmanın getirisinde daha iyi bir yaşam standardı olmayacak. Örneğin üç emek için dün 6 saat çalışıyorsa şimdi 3 ekmek için 9 saat çalışmak zorunda kalacak” diye konuştu.

“DOLAR YÜZÜNDEN YAPILAN ZAMLAR GERİ ÇEKİLMEDİ”

“Bir gecede doları düşürdüler ama aynı kudreti hükümet şöyle sergileyemedi, ‘Evet ben doları düşürürüm, bu dolar yüzünden yapılan zamları da geri çekerim.’ Şimdi bu olmadı. Dün dolar yükseldiği için 3,5 lira olan ekmek dolar düşmesine rağmen halen 3,5 lira” diyen İşçi, zamların işçileri zora soktuğunu söyledi.

“KONFEDERASYON VE İŞ KOLU AYRIMI YAPILMADAN MÜCADELE EDİLMELİ”

Asgari ücretin oran olarak büyümesinin toplu sözleşmelerin çoğunu kağıt üzerinde bıraktığını ifade eden İşçi, “Türkiye’de asgari ücret dışında çalışan bütün işletmeler sadece asgari ücretle aradaki farkı yan ücretleri. Çıplak ücretleri aynı. Asgari ücretten önce kamu toplu sözleşmesi yapıldı en düşük ücret 4 bin 100 lira olmuştu. MESS toplu sözleşme süreci devam ediyor. Şu an bir hesapla yaptığımız zaman yan ücretlerin dışında kalan çıplak ücretlerin hepsi asgari ücret kadar. Asgari ücret dediğimiz düzen sendikaların yeniden çeki düzen vermesi gereken bir noktaya getiriyor. Toplu sözleşmelerin bir anlamı kalmıyor bunun için yeniden mücadele vermek, ek zamlar talep etmek, toplu sözleşmelere yeni öneriler getirmek lazım” diyerek konfederasyon ve iş kolu ayrımı yapılmadan mücadele edilmesi gerektiğini söyledi.

Smyrna'dan İzmir'e Kentin Gündemi her cuma Ramis Sağlam’ın sunumuyla Evrensel’de. (İzmir/EVRENSEL)