‘Cumhurbaşkanı bizi 4-5 maaş alan torpilliler ile karıştırmasın!’
"Hakkımızı ve insanlık koşullarında bir iş istiyoruz, sizin bize dayattığınız kölelik koşullarını kabul etmiyoruz diye "nankör" diyorsunuz asıl nankör sizlersiniz!"
Fotoğraf: Erçin Ertürk/AA
Antep'ten genç bir işçi
Bu mektubu yazdığımda Cumhurbaşkanı Erdoğan memleketimiz Antep'te toplu açılış töreninde emeğimizin ürünü olan ihracat rekorlarına methiyeler düzerek rakiplerine hava atarken kendi alınteriymiş gibi sahiplendi. Bir yandan, insanlık dışı koşullarda çalışmayı kabul etmeyen emekçilere eski dönemin beylerinin, şimdinin patronlarının klişe siteminde bulundu; işsizliğin olduğunu söyleyenlerin nankör olduğunu iddia etti. Erdoğan şöyle dedi: "Ne diyor bunlar 'İş yok', nankör bunlar! İş arayana ekmek var. Ama yan gelip yatarak parayı istersen, kusura bakma yok!"
Biz emekçiler olarak "yan gelip yatmayı" bilmediğimizi şunu hatırlatarak bildirmek isteriz: Pandemiden dolayı sokağa çıkma yasaklarında bile harıl harıl çalışan, ihracat rekorları kıran Antep organize sanayinde ki işçileriz, bu organize sanayide "Sanat Ambalaj" fabrikasında iş yoğunluğundan dolayı, kovid testleri pozitif çıkmasına rağmen işçileri hiçbir önlem almaksızın çalıştırmaya zorlayan fabrika yönetimi, İbrahim Karaoğlan'in annesi, babası ve ağabeyini kaybetmesine neden olmuştu. Aynı dönemde işten atma yasaklarına rağmen kodlarla işten atılan işçileriz. Bu kodlara karşı eylem yapmak istediğimizde ise valiliklerinizden toplanma ve yürüyüş yasakları gelmeye başlamıştı.
Söylemleriniz nasıl ki patronların söylemleri ise çıkardığınız her yasa da emeği değil, emek sömürenin yanında! Çalışmadan kursağımızdan tek lokma girmemiştir. Sayın cumhurbaşkanı biz işçileri kulağına fısıldayan patronlarla, çevresindeki 4-5 maaş alan torpilliler ile karıştırmaktadır.
Hiçbirimiz hakkımız olanından fazlasını istemiyoruz, hakkımızı ve insanlık koşullarında bir iş istiyoruz, sizin bize dayattığınız kölelik koşullarını kabul etmiyoruz diye "nankör" diyorsunuz asıl nankör sizlersiniz!
Erol kardeşe
‘Yeni Nesil’ esneklik, eski usul sömürü
Ateş düştüğü yeri mi yakar gerçekten?
Talep siyaseti çıkmazında barınma sorunu: Antakya
Faciayı salt sorumsuzluk olarak görmek yetersizdir
Yangının içindeki yangın, yargı paketi, felaket perdesi
Yaşamak arzusu
Tek gerçek
Stargate, OpenAI’ı kurtarabilir mi?
