28 Aralık 2021 23:34

Metal işçisi: Harekete geçmezsek kayıplarımız artacak

"İşçiler olarak fabrikalardan başlayarak nasıl mücadele etmemiz gerektiğini tartışmalı ve harekete geçmeliyiz."

Fotoğraf:DHA

Paylaş

Metal işçisi bir kadın
İstanbul

Merhaba Evrensel okurları, Esenyurt’tan bir kadın işçi olarak ülkenin son durumu nereye gidecek diye çok fazla kaygılanıyorum. İğneden ipliğe gelen zam yağmurlarına yetişmek mümkün değil. Yaklaşık iki aydır fabrikada konuştuğumuz asgari ücret açıklandı fakat zamlar, yüksek enflasyon derken alım gücümüz daha da düşmüş durumda.

Fabrikada AKP’li işçi arkadaşlarım asgari ücret zammına başta sevinse de şimdilerde yine geçinememekten şikayetçiler. Ekim ayında maaşımı aldığımda 5 kg Ayçiçeği yağını 72 liraya, tuvalet kağıdını 40 liraya almıştım. Aralık ayında bunların fiyatları neredeyse iki katına çıktı. Fabrikada da işçilerin en önemli gündemi bunlar. Cumhurbaşkanı her fırsatta “Ben milletimi ezdirmem” diyor ama biz işçiler daha nasıl ezileceğiz? Ağır sanayide, metal fabrikasında çalışıyorum, normalde 8 saat çalışmam lazım fakat geçinemediğimden, aldığım ücretin yetmemesinden dolayı fazla mesailere kalarak günde 12 saat çalışıyorum, yine de ay sonunu getiremiyorum. Ömrümüz işten eve, evden işe şeklinde geçiyor. Gidip bir kafede çay, kahve bile içemiyoruz. Daha nasıl ezileceğiz Cumhurbaşkanına sormak istiyorum. Bizlerin asgari ücretini belirleyenler, bizi sefalet koşullarına mahkum edenler, kendileri asgari ücretle geçinsinler de bir görelim! Onlar bir eli yağda, bir eli balda lüks içerisinde yaşıyorlar.

Bir hafta önce 30 liraya aldığım 5 kilo süt bugün 42 lira oldu. Her ürünün en ucuzunu market market arasam da hep zararlı çıkıyorum. Şimdi bir de biz işçilerin başında uçup giden kira belası var. Esenyurt’ta yaşadığım mahallede 2 bin liradan aşağı kiralık ev yok. Zamlanan asgari ücretin en az yarısı kiraya gidecek. Ev sahipleri “Oğlum evlenecek, kızım evlenecek” diyerek eski kiracıları evden çıkartıp çok daha yüksekten kiraya veriyorlar. Devlet ise bu duruma tamamen seyirci kalıyor. Kış aylarında gelen faturalar ise ayrı bir dert bizim için. Kabarık faturalar yüzünden petekleri aç kapa yapa yapa doğru düzgün ısınamıyoruz. Her şeyden tasarruf etmeye çalışıyoruz ama yine de gelen zamlara yetişemiyoruz, belimiz bir türlü doğrulmuyor. Başta da söylediğim gibi fabrikada işçi arkadaşlarım ile hep bunları konuşuyoruz. Fakat artık sorunlarımızla, dertlerimizle beraber yaşam ve çalışma koşullarımızı nasıl iyileştireceğimizi de konuşmalıyız. Bu böyle gitmemeli. İşçiler olarak fabrikalardan başlayarak nasıl mücadele etmemiz gerektiğini tartışmalı ve harekete geçmeliyiz. Yoksa emeğimiz, alın terimiz çalınmaya devam edecek.

ÖNCEKİ HABER

Urfa Birecik'te Saadet Partili Çellik'in meclis üyeliği "toplantılara katılmadığı" gerekçesiyle düşürüldü

SONRAKİ HABER

BMC işçileri: Herkesin beklentisi, zam oranlarının artırılması

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa