2021'de dünyada ve Türkiye'de neler oldu? Önemli olaylar, analizler
Dünyada ve Türkiye'de 2021'de neler oldu? Spordan sinemaya, halk hareketlerinden edebiyata 2021 yılında dünyada yaşanan önemli gelişmeleri ve analizleri bu sayfada bulabilirsiniz.
Beyaza keser gibisine…
Geçen yıl almanak kapağına 2015’te vedalaştığımız Sennur Sezer’in “Hayır... Hayır... Hayır... / İnsan insanca yaşamalıdır!” dizelerini taşımıştık.
Ardımızda bıraktığımız bir yılda tüm dünyada pandemi ve ekonomiye bağlı sorunlar derinleşirken buna bağlı halkların çıkış arayışlarına şahit olduk. Bu arayışlar kimi yerlerde sağ popülist politikalara karşı halk isyanı şeklinde vücut bulurken kimi yerlerde ise sağ hareketlerin güçlenmesine neden oldu. Bununla birlikte aşı ile önlenebilecek hale gelen kovid ölümleri devam etti, aşının dağıtımındaki adaletsizliğin derinleşmesi pandeminin etkilerini yoksul ülkelerde katladı.
Kapitalizmin kâr odaklı çevre politikasının neden olduğu küresel ısınma ve buna bağlı aşırı iklim olayları nedeniyle tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de ardı ardına felaketler yaşandı. Orman yangınları, sel felaketleri, kuraklık, müsilaj… Orman yangınlarında yaklaşık 204 bin hektar orman arazisi kül oldu. Ki bu Türkiye tarihinde bir ilk!
2021, yüksek enflasyon, yüksek işsizlik ve yüksek kurla gelen zam yağmuru nedeniyle işçi ve emekçilerin “Geçinemiyoruz”, yetersiz KYK yurtları, yüksek kiralar nedeniyle cemaat ve vakıf yurtlarına mahkum edilen gençlerin “Barınamıyoruz”, iki yılı aşkın süredir tüm dünyanın mücadele verdiği ancak en çok işçi ve emekçilerin yüz yüze kaldığı pandemi nedeniyle iş yükü altında ezilen sağlıkçıların “Nefes alamıyoruz”, derinleşen yoksulluk ve beraberinde vahşileşen şiddetin hedefi konumundaki kadınların “Yaşamak istiyoruz” çığlıklarına sahne oldu.
Toplumun farklı kesimlerinden yükselen ve birbirinden bağımsız görünen -ki bu yalnızca bir görüngü- bu çığlıkların bir yanı; bu ‘farklı’ kesimlerin varlık-yokluk kavgasında kesiştiğini; diğer yanı ise hegemonyasını ‘eşitlik’, ‘özgürlük’, ‘adalet’ vaatleriyle meşrulaştıran mevcut sistemin işleyemez, işletemez; vaatleri bir yana insanın biyolojik ve fizyolojik ihtiyaçlarını dahi karşılamakta zorlandığı bir noktaya geldiğini faş etti.
Devreden ve her devirde derinleşen krizlerle kapitalizmin yaşadığı sıkışmışlık hali ve patinaj; bu duruma karşı kitlelerin yıla yayılan, parçalı şekilde yankılanan çığlığı Sezer’in de dizelerine yansıyan karşı koyuşta; ‘insanca yaşama’ talebinde ortaklaşıyor.
Evet, ‘İnsan insanca yaşamalıdır!’ Ama nasıl? Almanakta yer alan yazılarımızın odak noktasında bu soru yer alıyor. Her bir yazı krizin yaşamın genelinde ve farklı alanlarında yarattığı tahribatlara karşı çözümü tartışıyor, öneriler getiriyor.
Bugün varlık koşulları için karşı koyan, farklı ve kesişen mücadeleleri içindeki ‘çıkış arayışları’ yeni yılın da yanıt bekleyen sorusu olacak. Belki burada Edip Cansever’in ‘Yerçekimli Karanfil’ini hatırlayabiliriz:
“Bak nasıl, beyaza keser gibisine yedi renkBirleşiyoruz sessizce.”
Beyaza kesen bir yıl dileğiyle…
Evrensel'i Takip Et