Arkas Trio konserleri İstanbul ve İzmir’de başlıyor
Klasik batı müziğine uzun vadeli ve evrensel bir proje ile katkıda bulunmak amacıyla 2011’de kurulan Arkas Trio, yeni yılın ilk haftasında İstanbul ve İzmir’de sahne alacak.
Fotoğraf: Arkas Trio
Pandemi nedeniyle konserlerine bir süre ara veren Arkas Trio, 2 yıl aradan sonra seyircisinin karşısına tekrar çıkıyor. Uluslararası başarılara sahip solist sanatçılardan oluşan Türkiye’nin ilk kurumsal üçlüsü Arkas Trio, İstanbul ve İzmir’de vereceği konserlerde Hummel, Piazolla ve Beethoven’ın eserlerini yorumlayacak.
Klasik batı müziğine uzun vadeli ve evrensel bir proje ile katkıda bulunmak amacıyla 2011’de kurulan Arkas Trio, yeni yılın ilk haftasında İstanbul ve İzmir’de sahne alacak. Pandemi sebebiyle uzun süre sahnelerden uzak kalan üçlü, İstanbul’da 2022’nin ilk “Oda Müziği Konseri”ni Kadıköy Belediyesi Süreyya Operasında verecek. Sayısız ödüle sahip Keman Sanatçısı Tuncay Yılmaz, Piyanist Emre Elivar ve Uluslararası Çaykovski Yarışması’nda birincilikle onurlandırılan Alman Çellist Gustav Rivinius’tan oluşan topluluk, yarın (3 Ocak) gerçekleşecek konserde J.N.Hummel, A.Piazzola ve L.v.Beethoven’ın eserlerini yorumlayacak.
Topluluk, Hummel’den Mi bemol Majör Trio, op.12, Piazzola’dan Chiquilin de Bachin ve Beethoven’dan Do minör Trio, op. 1 No. 3 ile müzikseverlerin karşısında olacak. Konser saat 20.00’de başlayacak. Biletler, bilet.kadikoy.bel.tr adresinden ve Süreyya Operası gişesinden temin edilebilir.
4 OCAK’TA ADNAN SAYGUN’DA
Arkas Trio’nun İzmir’deki konseri ise 4 Ocak’ta İzmir Ahmet Adnan Saygun Gösteri Merkezi'nde gerçekleşecek. İstanbul konserinde olduğu gibi J.N.Hummel, A.Piazzola ve L.v.Beethoven’ın eserlerini yorumlayacak topluluk, İzmirli seyircilerine de müzik şöleni yaşatacak. Keman Sanatçısı Tuncay Yılmaz konserlerle ilgili yaptığı değerlendirmede, “Bilindiği gibi 2020 yılının dünyada Beethoven yılı olarak kutlanması ön görülmüştü. Ancak pandemi sebebiyle iptal edildi. Bizim konser faaliyetlerimiz de pandemi sebebiyle ertelenmişti. Uzun bir aradan sonra vereceğimiz konserlerimiz için Büyük Besteci Beethoven’in en fazla çalınan ve tipik Beethoven müziği olarak bilinen do minör tonundaki triosunu hazırladık. Bestecinin do minör tonundaki eserleri dramatik bir karaktere sahiptir. 5 numaralı ‘Kader Senfonisi’ gibi. Bizim yorumladığımız 4 bölümlü eser, romantik dönemin en somut anlatımıdır adeta. Programdaki 2. eser ise, yine Beethoven’in çağdaşı olan romantik dönem Alman Besteci Hummel’in Mi bemol Majör Triosu. Bu yapıt, duygusu ve coşkusuyla, dramatizmden uzak, yaşama sevinci dolu klasik bir yapıttır. Her iki bestecinin bu eserlerdeki zıt karakterleri programımıza çeşitlilik katıyor diye düşünüyoruz. Arjantinli Ünlü Besteci Piazzola ise bizim konser programlarımızın vazgeçilmez renklerinden oldu. La Muerto del Angel (Meleğin Ölümü) ve Chiquilin de Bachin ( Bachin’li Çocuklar) adlı Tangolar, romantizmin doruk noktası sayılıyor” dedi. (İzmir/EVRENSEL)