Gülistan Doku iki yıldır kayıp | "Kabullenin diyorlar, kabullenmeyeceğiz"
Kendisinden haber alınamayan Munzur Üniversitesi Öğrencisi Gülistan Doku 2 yıldır kayıp geçen iki yılda akıbetine dair yürütülen soruşturmada da bir arpa boyu yol alınmış değil.
Fotoğraf: MA
Serpil BERK
Nazlıcan İLARSLAN
Dersim
Dersim’de 5 Ocak 2020 tarihinden itibaren kendisinden haber alınamayan Munzur Üniversitesi Öğrencisi Gülistan Doku 2 yıldır kayıp. Geçen 2 yılda “Gülistan Doku nerede?” sorusu cevapsız kalırken akıbetine dair yürütülen soruşturmada da bir arpa boyu yol alınmış değil. 2 yıldır Gülistan’a ne olduğunu soran kurum temsilcileri ile geçen bu süreci konuştuk.
BAŞINDAN BERİ İNTİHAR ALGISI OLUŞTURULDU
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Dersim İl Eş Başkanı Nurşat Yeşil, 2 yıldır gerek aile gerekse kadın örgütleri olarak her alanda seslerini yükselttiklerini kaydetti. Adil bir soruşturma yürütülmediğini anlatan Yeşil, “Dersim gibi şehrin girişinden itibaren her tarafı MOBESE’lerle izlenen, dört bir yanı kulelerle çevrili, nüfusu kadar kolluk gücü olan bir şehirde insanların kaybolması ve bugüne kadar soruşturmada herhangi bir ilerlemenin olmaması bizlere adil bir soruşturma yapılmadığını düşündürüyor. Normal şartlarda bu tür vakalarda çok yönlü araştırma yapılır. Ama Gülistan Doku olayında olayın başından itibaren intihar algısı oluşturuldu ve sadece bu yönde soruşturma yürütüldü” dedi.
ETKİLİ SORUŞTURMA YÜRÜTÜLMEDİ
Tanıkların beyanlarının dikkate alınmadığını belirten Yeşil, “Bir gün önce tartıştığı ve bu olayda baş şüpheli konumunda olan Zainal Abarakov hakkında herhangi bir işlem yapılmadı. Tüm bu nedenler bize birilerinin korunduğunu gösteriyor. Bölgede yaşanan kadına yönelik suçlarda taraf kolluk ise maalesef yargı da bu konuda taraf oluyor. Zainal Abarakov’un üvey babasının polis olmasından kaynaklı olarak etkili bir soruştura yürütülmediğini düşünüyorum. Aile adliye önünde oturma eylemi yapıyor. Vali ile görüştüler. Valinin aileye verdiği cevaplar ve istediğinizi yapın şeklindeki söylemi yetkililerin bu konuyu ne kadar önemsediklerini bize gösteriyor. Babanın da dediği gibi yetkililer bu konuda bir şey yapmayacak ne yaparsak bizler yapacağız. Bu nedenle tüm halkımızı 5 Ocak günü yapacağımız açıklamaya destek vermeye çağırıyoruz” diye konuştu.
AİLE VE KAMUOYU OYALANIYOR
Emek Partisi (EMEP) İl Yöneticisi Elif Özer ise Gülistan’ın kayboluşunu kabullenmelerinin istendiğine dikkat çekerek, “Sıradan adli bir olay gibi üstünü örtmeye hem aileyi hem de kamuoyunu oyalamaya çalışıyorlar. Hukuki süreçte bile, göz göre göre yapılan eksikliklerin, gerçek kişilere değil de aileye yapılan haksız suçlamaların gösterdiği ‘Kaybı kabullen ve devletin sana söylediği ile yetin olayı kapat’tır. 2 yıldır yaşanan sürecin başka bir açıklaması yok. Her yeri MOBESE’lerle donatılmış bu kentte mümkün mü sırra kadem basmak, neye tanık oldu ne işitti ne yaşadı da bunlar başına geldi şimdilik bilmiyoruz. Ama bir annenin feryadını duyuyor ve sağır kulaklar duyana kadar Gülistan Doku nerede demeye devam ediyor, bu kaybedilişi kabullenmiyoruz” dedi.
GÜLİSTAN, FAİLİ MEÇHULLERİ ANIMSATIYOR
Gülistan’ın kaybolması sürecine dair 2 yıldır belirli görseller dışında hiç bir bilgi olmama halini Cumartesi Anneleri’nin içerisinde bulunduğu duruma benzeten Dersim Belediyesi Başkan Yardımcısı Canan Ay, “Bu kadar bilinmezlik bana 1995 yılından beri seslerini duyurmaya çalışan Cumartesi Anneleri’ni anımsatıyor. Kayıplar, faili meçhul cinayetler… Sistemin belirli olgularla yok ettiği izine rastlanılmayan bir sürecin inşası gibi Gülistan’ın gidişi… Her an kamera kayıtlarının olduğu atılan adımların bilindiği Dersim’de 2 yıldır Gülistan’ın izine rastlanmadı. Ailenin 2 yıldır devlet yetkilileriyle yaptığı tüm görüşmelere rağmen bu feryada sessiz kalındı” dedi.
SİSTEMATİK İLİŞKİ AĞLARI İÇERİSİNDE YOK EDİLMEYE ÇALIŞILIYORLAR
Gülistan’ın Kürt bir ailenin çocuğu olarak kadın mücadelesi içerisinde yer alan bilinçli genç bir kadın olduğu vurgusunu yapan Ay, “Gülistan bu sistemin bilinçli kasıtlı yok ettiği kadınlardan biridir. 2 yıldır olduğu gibi cevap alana kadar Gülistan’ın akıbetini öğrenene kadar daha da güçlenerek sormaktan vazgeçmeyeceğiz. ‘Gülistan Doku nerede? Gülistan Doku’ya ne oldu?’ sorularını yeniden yeniden sormaya devam edeceğiz” diye konuştu.
DAHA ÇOK YAN YANA GELMELİYİZ
Yenigün Kadın Derneğinden Fatoş Argın, adı geçen kişiler sağlıklı bir şekilde yargılanmadılar, gerekli incelemeler yapılmadı. Gülistan’ın kaybolmasına neden olanlar korundu. Gülistan özel olarak bölgede yürütülen kirli bir politikanın sonucudur” dedi. Gülistan Doku bulunana kadar mücadelelerinin devam edeceğini söyleyen Argın, “Gülistan’ın akıbeti de diğer faili meçhul kadın cinayetleri gibi tozlu raflara kaldırılmasına izin verilmemelidir. Bizler sahip çıkarsak başka Gülistanlar olmasının önüne geçmiş oluruz. Gülistan kaybolduğu günden beri ciddi bir örgütlenme oldu ama bu yetmiyor. Daha çok yan yana gelmek, sokakta olmak zorundayız. Dersim de özel olarak üniversiteli kadınlar üzerinde yürütülmek istenen bu kirli oyunun önüne kadınların örgütlü mücadelesi ve sahiplenmesi ile geçebiliriz. Sizlerin aracılığıyla Munzur Üniversitesinde okuyan genç kadın arkadaşlara çağrımızdır. Üniversitede yaşanan bu tür durumlara sessiz kalmamak, örgütlenerek karşı koymak ve Dersim’de mücadele eden kadın kurumlarıyla dayanışmayı güçlendirmelisiniz. Dersim Yenigün Kadın Derneği her zaman mücadelenin içinde ve sizlerin yanındadır” dedi.
MÜCADELEDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ
Munzur Üniversitesi Ekmek ve Gül Grubu adına Eylül Yantemur, “Yapılması gereken hiçbir şey tam olarak yapılmadı. Gülistan bulunamadı çünkü onun bu kaybından sorumlu kişiler hâlâ korunmaya devam ediyor. Gülistan’ın kaybolduğu günden bu yana ülkenin dört bir yanında yapılan eylemler sürüyor. Kadınlar tepkilerini her alanda dile getiriyor. Munzur Üniversitesi Ekmek ve Gül Kadın Grubu olarak bizler de olayın takipçisi olacağız ve Gülistan bulunana kadar mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz. Sizleri de mücadelemize destek vermeye çağırıyoruz, dayanışma yaşatır” dedi.
SORULAR ÇOK AMA CEVAPLARI YOK
Dersim Baro Başkanı Avukat Kenan Çetin’de 2 yıldır Gülistan’ın ailesinin ve kamuoyunun “Gülistan Doku nerede?” sorusunu sorduklarını söyleyerek “Gülistan, 2020 yılında işlenen 316 kadın cinayeti arasında yer almıyor. Önce intihar dendi ama şimdilerde karada arama kararı çıkarıldı. Biz, Dersim Barosu olarak çok yönlü araştırma istedik. Sahada onlarca soru sorduk. Bazılarının cevabı verildi bazılarının verilmedi” diye belirtti. Çetin, “Neden baş şüphelinin evinde ve arabasında adli arama delil tespiti yapılmadı? Neden evde hane halkının hepsinin ifadesi ayrı ayrı hızlı bir şekilde alınmadı?” sorularını tekrar ederek “Sorular çok ama cevapları yok!” dedi.
ŞÜPHELERİMİZ GİDERİLSİN
Gülistan’ın bedeninin aylarca su altında arandığını, aramaya katılan dalgıçların “Suyun altında yok” dediklerini aktaran Çetin, “Hukuk, bir insanın yaşamasını ve korunmasını emreder. Devletin en büyük hukuki görevi yaşatmaktır. Gülistan Doku’nun ailesi kızını ölü veya diri devletten hükümetten istiyor. Çok haklı olarak her yeri, dağı taşı kamera, fotokapanla, dronla çevrili Dersim coğrafyasında kızının nasıl kaybedildiğini sorguluyor. Bizde Dersim Barosu olarak hukuki onlarca şüphemiz giderilsin diye tekrardan ve tekrardan bir kez daha soruyoruz Gülistan Doku nerede?” diye konuştu.