Eğitim Sen Başkanı Kurul: Öğretmenlik Meslek Kanunu Tasarısı, veli ile öğretmenin arasını açar
Eğitim Sen, Milli Eğitim Bakanlığının uygulamaya koymak istediği Öğretmenlik Meslek Kanunu Tasarısına itirazlarını dile getirdi.
Nejla Kurul | Fotoğraf: Eğitim Sen
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen), Milli Eğitim Bakanlığının uygulamaya koymak istediği Öğretmenlik Meslek Kanunu Tasarısı (ÖMTK)’na ilişkin yaptıkları basın açıklamasıyla itirazlarını dile getirdi. Eğitim Sen Genel Merkezi’nde yapılan açıklamayı Eğitim Sen Genel Başkanı Nejla Kurul yaptı. Kurul, tasarı hazırlanırken Türkiye'nin de onayladığı ILO-UNESCO ortak belgesi olan Öğretmenliğin Statüsü Tavsiye Kararının yok sayılmasının kabul edilemez olduğunu, konunun muhatabı olan öğretmenlerin ve sendikaların taleplerinin görmezden gelinerek tasarının yapıldığına dikkat çekerek, tasarının bir an evvel geri çekilmesi gerektiğini açıkladı.
TASARI KONUNUN MUHATAPLARI DIŞINDA OLUŞTURULDU
Nejla Kurul, bakanlığın kapalı kapılar ardında konunun muhatabı olan öğretmenler ve sendikaların iradesi dışında ve talepleri gözetilmeksizin yapılan bu tasarının 18 milyon öğrenci ve bir milyona yakın öğretmenin koşullarının düzenlenmesi bakımından yetersiz olduğuna vurgu yaptı. Kurul Öğretmenlik Meslek Kanununu, ikisi giriş ve ikisi yürürlük maddesi olup toplamda 13 maddelik bir çalışmaya sığdırmak mümkün değildir” dedi.
Siyasi iktidarın, eğitim sisteminin en önemli unsurlarından birisi olan öğretmenlik mesleği gibi önemli bir konuyu birkaç kanun maddesi üzerinden büyük ölçüde statü farklılaşması ve maaş artışına indirgemek istediği söyleyen Kurul, “Bu tutum, iktidarın eğitime ve öğretmenlere nasıl baktığını, iktidarın öğretmenlere ne kadar değer verdiğini açıkça göstermektedir,” dedi.
“ASIL BEKLENTİ GÜVENCELİ İŞ, EŞİT İŞE EŞİT ÜCRETTİR”
Tasarının “Öğretmen, Uzman ve Başöğretmenlik” olarak öğretmenlik mesleğini kariyer basamaklarına ayırmakta olduğuna dikkat çeken Kurul, “Bu tasarı öğretmenler arasında eşitsizlik, hiyerarşi ve keskin ayrımlar üreterek çalışma barışının bozulmasına yol açmaktadır," dedi. “Ücretli öğretmen uygulamasına son verilmesi ve sözleşmeli öğretmenlerin tüm hakları ile kadroya geçirilmesi gerekirken bu tasarıyla birlikte öğretmenlere yeni kariyer basamakları dayatılmaktadır” diyen Kurul, öğretmenlerin asıl beklentisinin ise güvenceli iş ve eşit işe eşit ücret talebi olduğunu ifade etti.
TASARI SENDİKAL ÖRGÜTLENME ÖZGÜRLÜĞÜNE KISITLAYACAK
Tasarıda geçen “kademe ilerleme cezası almamış olmak” gibi ifadeler sendikal örgütlenme özgürlüğünü kısıtlamak, iktidara yakın sendikalara üye olmaya yönlendirmek gibi sonuçları ortaya çıkaracağına vurgu yapan Kurul, “Öğretmenlik, yapısı gereği ifade özgürlüğünü en çok kullanması gereken mesleklerden birisidir. Tasarıda 7315 sayılı Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması yurttaşlık haklarını, akraba ve yakınların araştırılmasında olduğu gibi suçun şahsiliği ve masumiyet karinesi gibi en temel hukuk ilkelerini ihlal etmektedir. Tasarı da bu yasanın altı çizilerek meşrulaştırılmaktadır,” dedi.
ÖZEL OKULDA ÇALIŞAN ÖĞRETMENLER UCUZ İŞ GÜCÜ GÖRÜLÜYOR
Özel okullarda çalışan öğretmenlere ilişkin herhangi bir düzenlemeni tasarıda yer almadığına dikkat çeken Kurul, özel okul öğretmenlerinin Öğretmenlik Meslek Kanunu tasarısı kapsamında değerlendirilmemiş olmasının öğretmenlerin piyasacı eğitim anlayışı içerisinde ucuz işgücü olarak görüldüklerinin kanıtı olduğunu ifade etti. Kurul ayrıca bu tasarının öğretmen veli ilişkilerini de olumsuz etkileyeceğini ifade ederek, “Çocuğunun sınıfına uzman ya da başöğretmenin girmesini isteyen velilerle okul idaresi ve öğretmenler arasında sorunlar yaşanması kaçınılmaz olacaktır,” dedi.
“ÖĞRETMENLERİN STATÜSÜ TAVSİYE KARARI” TEMEL ALINMALI
Kurul, siyasi iktidarın TBMM’ye sunduğu Öğretmenlik Meslek Kanunu Tasarısı’nı derhal geri çekmesi gerektiğini ifade ederek, “Bir meslek kanunu hazırlanacaksa “Öğretmenlerin Statüsü Tavsiye Kararı” temel alınmalı, sadece öğretmenlerin değil tüm eğitim emekçilerin hakları ve talepleri güvence altına alınmalıdır,” dedi. (Ankara/EVRENSEL)