Ücretlerdeki erime huzursuzluğu artırıyor
"İhbar ve kıdeminden feragat edip anlaşmalı çıkış yapan İŞKUR’dan alacağı ödeneğe, uzun zamanlı çalıştığı vergi dışı yevmiyelerle geçinme yolları arayan işçilerin sayısı az değil.”
Fotoğraf: Oğuzhan Kılıç/DHA
İbrahim KIZILYER
DİSK/Gıda-İş İstanbul Bölge Temsilcisi
Özellikle son üç yıldır krizin etkisi arttı, pandemi sürecinde ise patronlar sömürüyü katmerleştirdi. Kovid-19 salgınına karşı Cumhurbaşkanlığının uygulamaya koyduğu “pandemi önlemleri” patron ve işçi ilişkilerinde tüm çalışma kurallarının ibresini güçlünün lehine çevirdi. Kovid aşılarının tatbik edilmesiyle, yani 2021 ortalarına doğru hayatın normalleştiği propagandasıyla üretimin temposu da hız kazandı. Aynı zamanda İŞKUR ve Esenyurt Belediyesi İstihdam Merkezi (ESBİM) internet sitelerinin Esenyurt ve çevre ilçelerde ikamet eden “12 saat çalışacak” eleman ilanlarının sıklaştığı bir dönem oldu. Tekstil, gıda, plastik, ambalaj ve kağıt fabrikaları işçi bulmada zorlanmaktaydılar. Nedeni açıktı; pandemi döneminde artan iş yükü bir yana, fazla mesailerle şişen brüt ücretten kesilen vergiler dayanılmaz bir haldeydi. 8 saat çalışıp ek işler yapanlar 12 saat çalışanlara göre daha şanslıydı. İhbar ve kıdeminden feragat edip anlaşmalı çıkış yapan İŞKUR’dan alacağı ödeneğe, uzun zamanlı çalıştığı vergi dışı yevmiyelerle geçinme yolları arayan işçilerin sayısı az değil.
İŞÇİLERİ BİRLEŞTİREN İKİ TALEP: İNSANCA ÜCRET, VERGİDE ADALET
2022’de geçerli olacak asgari ücretin belirlenme süreci önceki yıllara göre daha hareketli oldu. Geçmiş yıllarda asgari ücret için aydınlatma çalışması yürütürken işçilerin bize karşı tavırlarından “yüksek” ücret aldıklarını tespit edebilirdik. Ama saha çalışmalarımızda karşılaştığımız bazı işçiler sendikalı ve toplu sözleşmeli olmasına rağmen birkaç ay sonra net maaşlarının asgari ücretin altına düşeceğini anlatırken, sendikalarına gönderme yapıyordu. Kıraç, Hadımköy hattında uluslararası menşeli üretim yapan ve nispeten ücretleri asgari ücretin 1000-2 bin TL üzerinde olan işçiler mayısla başlayan vergi kesintilerinin ağırlığı altında ne kadar kayıplarının olduğunu izah etmeye çalışıyorlardı. Sendikalı-sendikasız sosyal haklarıyla beraber asgari ücretliye göre iyi diyebileceğimiz ekonomik haklara sahip işçiler zamlardan ve hayat pahalılığından etkilendikleri gibi, vergi kesintilerini de öne çıkarıyordu.
Gün geçtikçe orta ve küçük ölçekli sanayide önemli bir emek gücü haline gelen göçmen işçiler de önceleri 400 dolar kazandıklarını, şimdi 150-200 dolar kazanamadıklarını, her şeyin pahalandığını, ev sahiplerinin kirayı iki katına çıkardığını ayaküstü de olsa izah etmeye çalışıyorlardı.
DİSK’İN 5 BİN 200 NET TALEBİNE DAHİ AZ DİYEN İŞÇİLER
Son 5-6 yılın asgari ücret görüşmeleri esas olarak TÜİK’in enflasyonu ve geçim araştırması çerçevesinde tartışılarak sonuçlanırdı. Örneğin 1 yıl önce DİSK’in 3 bin 800 net ve vergi dışı asgari ücret talebi için yürüttüğümüz bilgilendirme çalışmalarında işçiler bu rakamı gerçekçi bulmamışlardı ve akıllarından geçenin iyimser haliyle 2 bin 500-2 bin 600 olacağıydı ve 2 bin 850 rakamı asgari ücretlinin büyük bir kesimi tarafından olumlanmıştı.
Ekim 2021’de “Geçinemiyoruz” ve peşi sıra “Asgari ücret 5 bin 200 net” kampanyası çerçevesinde bildiri, afiş, basın açıklamalarıyla işçilerle buluştuğumuzda diğer yıllarda olmayan bir havayla karşılaştık. Yaklaşık 2 yıldır biriken öfke patlama noktasına gelmişti. Servis araçlarını durdurarak bildiri almaya gelen işçiler, iş yerlerine götürmek için toplu bildiri almalar, bizimle sürdürdükleri tartışmalardan tepkinin boyutları anlaşılmaktaydı. “Böyle giderse 5 bin 200 de yetmez” serzenişinde bulunan işçilerin sendikalısı-sendikasızı, yerlisi-yabancısı art arda gelen zamlardan ücretlerinin erimesinden yakınıyorlardı. “Türk-İş, Hak-İş nerede, bunların neden sesi çıkmıyor” diyen işçiler; Türk-İş Başkanının geçen yıl mikrofondaki sözlerini harfi harfine bize hatırlatarak sendikalara güvensizliklerini vurguluyorlardı.
2022 ASGARİ ÜCRETİ VE BÜYÜYEN SORUNLAR
4 bin 253 TL net olarak belirlenen asgari ücret işçilerde sessizlikle karşılandı. Cumhurbaşkanı ve hükümet sözcüleri bu rakamdan kendilerine pay çıkarmaya çalışsalar da; daha doğrusu son dönemde AKP’den kopan işçilerle bağlarını yenilemeye çalışsalar da fabrikalarda durum bunun tersine işliyor. Asgari ücretin bu rakamını sevinçle karşılayan hiçbir işçiye rastlamadığımız gibi vergi dışı kalmasını önemli bir kazanım olarak gören işçilerin olduğunu söylemeden geçmeyelim.
- 2021 yılında bugünkü asgari ücret düzeyinde ücret alan 5-10-15 yıllık işçiler ücretlerinde yüzde 40-50 oranında zam yapılmasının beklentisi içindeler. Şubat ayı bordrolarıyla beraber beklentisine yanıt alamayan işçiler çeşitli yol ve yöntemle tepkilerini ortaya koyacaklardır.
- Sendikalı ve TİS’lerini bağıtlamış birçok üretim ve hizmet sektöründe işçi ücretleri 2022 asgari ücretinin ya altında kaldı ya kafa kafaya geldi. Bu sektörlerde çalışan işçiler kayıplarını telafi etmek amacıyla sendikalarını sıkıştıracaklar ve ek zam talebiyle mücadeleye atılacaklardır.
- Geçen yıllarda olduğu gibi asgari ücreti bahane eden patronlar işçilerin bir kısmını kapının önüne koyan taktikler ve kazanılmış bazı hakları tasfiye girişimlerde bulunacaklardır. Daha şimdiden bazı işletme yöneticileri “Pazar daralmasından” “Ham madde yokluğundan” dem vurarak zemin etüdü yapmaktadırlar.
Kısacası 2022 asgari ücretini sessizlikle izleyen işçilerin gündemi faturalarına gelen zamlar, marketlerde ve pazarlardaki fiyat artışları olsa da; şubat ayında bu sessizliği bozacak bir “fırtınanın” kopma ihtimalini tahmin etmek için kahin olmaya gerek yok.