ABD ve AB Kazakistan'a KGAÖ'nün asker göndermesini endişe ile karşıladı
Beyaz Saray sözcüsü Jen Psaki ve AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell Kazakistan'a asker gönderilmesini endişe ile karşıladıklarını ifade etti.
Kazakistan | Fotoğraf: Ahmet Atak / AA
Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, ülkede yer yer çatışmalarla devam eden protestolar nedeniyle üyesi oldukları Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü (KGAÖ) liderlerinden yardım istemiş bu talebe hızla karşılık veren KGAÖ liderleri, Kazakistan'a "barış gücü" adı altında asker gönderme kararı almıştı. Askeri birliklerin bazıları ülkeye ulaştı. ABD ve AB ise gelişmeyi endişe ile karşıladı.
Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki, Kazakistan'ın ülkedeki eşnedeniyle Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütünden (KGAÖ) asker talep etmesine ilişkin, "Kazakistan'ın bu talebinin içeriğine ve bunun meşru olup olmadığına ilişkin soru işaretlerimiz var" dedi.
Psaki, düzenlediği günlük basın toplantısında, Kazakistan'daki gelişmeleri değerlendirdi. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'in, Kazakistan Dışişleri Bakanı Muhtar Tileuberdi ile yaptığı telefon görüşmesinde ABD'nin Kazakistan'ın anayasal kurumlarına tam desteğine vurgu yaptığını anımsatan Psaki, insan haklarını ve basın özgürlüğünü de desteklediklerini ifade etti.
Psaki, "KGAÖ'nün Kazakistan'a barış güçleri gönderdiğine ilişkin haberleri yakından takip ediyoruz. Kazakistan'ın bu talebinin içeriğine ve bunun meşru olup olmadığına ilişkin soru işaretlerimiz var. Şu anda dünyanın insan haklarına aykırı bir şeyi izleyip izlemediğini bilemiyoruz." diye konuştu.
Sözcü Psaki, KGAÖ güçlerini, sorunun barışçıl yollarla çözülmesi için insan haklarına saygılı bir şekilde hareket etmeye çağırdı.
AB YÜKSEK TEMSİLCİSİ BORELL: KAZAKİSTAN'A ASKERİ YARDIM ESKİ HATIRALARI CANLANDIRIYOR
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ise Kazakistan'a gönderilen dış askeri yardımın "kaçınılması gereken hatıraları canlandırdığını" söyledi.
Borrell, Kazakistan'daki protestoları ve bu ülkeye Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (KGAÖ) ülkelerinin asker göndermesini sosyal medya mesajında değerlendirdi. Kazakistan'daki gelişmeler nedeniyle büyük endişe taşıdıklarını belirten Borrell, sivillerin hakları ve güvenliğinin garantiye alınması gerektiğini kaydetti.
Borrell, AB'nin ülkedeki krizin çözümü için destek vermeye hazır olduğunu bildirdi.
KAZAKİSTAN'DA NE OLUYOR?
Kazakistan'da işçi eylemleriyle başlayan ve tüm ülkeye yayılarak siyasi iktidarın ve anayasanın değişmesi talepleriyle genişleyen halk hareketi devlet şiddetiyle bastırılmaya çalışılıyor.
Ülkede halkın siyasi iktidara yönelik tepkisi, 2 Ocak'ta LPG fiyatının ikiye katlanmasıyla sokağa taştı. Janaozen’de petrol işçilerinin inisiyatifiyle başlayan hareket daha sonra genişledi. İşçi kolektifleri, ücretlere yüzde 100 zam, çalışma koşullarının iyileştirilmesi, sendikal özgürlük gibi taleplerle de gösteriler düzenledi. 3 Ocak’ta, tüm Mangistau bölgesinde, komşu Atırau bölgesine de yayılan bir genel grev düzenlendi.
GREVLER VE EYLEMLER YAYILDI
4 Ocak’ta ABD’li Chevron enerji tekelinin ortağı olduğu Tengizchevroil şirketinde çalışan petrol işçilerinin greve katılımı yüzde 75’e ulaştı. Grev gün boyunca Aktobe ve Batı Kazakistan ile Kızılorda bölgelerinin petrol işçileri tarafından da desteklendi. Aynı günün akşamı Karaganda bölgesinde ArcelorMittal Temirtau şirketinin maden işçileri ile Kazakhmys şirketinin bakır dökümcüleri ve maden işçilerinin grevleri başladı.
Yine 4 Ocak'ta Atırau, Uralsk, Aktyubinsk, Kızılorda, Taraz, Taldikorgan, Turkestan, Çimkent, Ekibastuz’da; Almatı bölgesindeki şehirlerde ve Almatı’da süresiz mitingler başladı. 4-5 Ocak gecesi bütün sokaklar doldu. Polisle göstericilerin çatışması sonucunda şehir yönetim binası geçici olarak ele geçirildi.
5 Ocak'ta Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev OHAL ilan etti. Başbakan Askar Mamin başkanlığındaki hükümet istifa etti. LPG, benzin ve dizel yakıt ile temel gıda ürünlerinin fiyatlarına 180 günlük devlet düzenlemesi getirildi.
Eylemlerle ilgili sert açıklamalar yapan Tokayev, Güvenlik Konseyi Başkanlığına kendisini atayıp protestolara katılanları tehdit etti. Ancak protestolar durmadı.
5 Ocak’ta, daha önce protestoların olmadığı Kuzey ve Doğu Kazakistan’ın bölgesel merkezlerinde, Petropavlovsk, Pavlodar, Ust-Kamenogorsk ve Semipalatinsk’te de kitlesel protesto mitingleri başladı. Aynı zamanda, Aktube, Taldikorgan, Çimkent ve Almatı’daki bölgesel valiliklerin binalarına girmek için girişimlerde bulunuldu.
Mangistau bölgesi kentlerinde daha önce askerler halka ateş etmeyi kabul etmezken 5-6 Ocak gecesi özel kuvvetler devreye sokuldu ve halka ateş açıldı. Çok sayıda kişi öldürüldü.
Tokayev, protestolar nedeniyle, üyesi oldukları Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü (KGAÖ) liderlerinden yardım istedi. Rusya, Ermenistan ve Belarus ülkeye "barış gücü" adı altında asker göndermeye başladı.
HALK NE İSTİYOR?
Halk, görevdeki cumhurbaşkanının ve tüm Nazarbayev yetkililerinin istifasını; 1993 Anayasasının restorasyonunu ve buna bağlı olarak parti, sendika kurma hakkının tanınmasını; siyasi mahkumların serbest bırakılmasını ve baskılara son verilmesini talep ediyor. (DIŞ HABERLER)