Ankara'dan metal işçileri: Gerçek enflasyon baz alınmazsa yine ezilmeye devam edeceğiz

Hasan KARA
Ankara

130 bin işçiyi ilgilendiren MESS grup sözleşmesinde son dönemece girilmişken, Ankara’da MESS’e bağlı Arçelik ve Türk Traktör işçileri, enflasyon karşısında şu an pula dönmüş olan ücretlerinin daha fazla ezdirilmemesini istiyor.

Genç bir Türk Traktör işçisi, “Çalışıyoruz, çalışıyoruz elimize bir şey geçmiyor. Vergi dilimine girdiğimizde, yaptığımız bütün fazla mesailer oraya gidiyor. Alacağımız zammın da vergi dilimine girmesinden çekiniyorum. Enflasyonun altında zam almamamız lazım ama açıklanan enflasyona da kimse inanmıyor. İki yıl önceki sözleşmeye göre ilerliyoruz. İki yılda benzin, yağ ne kadar zamlandı. Zaten dolarla yükselenler, dolar düşünce düşmüyor. İlk altı ayda bence yüzde 36’nın üzerinde olmalıydı. İkinci altı ayda da bu rakamın üstünde olmalı” ifadelerini kullandı.

"ENFLASYON YETMEZ, REFAH PAYI DA OLMALI"

Çok uzun süredir Türk Traktör’de çalışan başka bir işçi ise şunları söyledi: “Sendikanın önerdiği zam çoktan eridi. Benim gibi uzun süredir çalışanların son sözleşmesi olacak. Eylemler iyi ama sonuç ne olacak bilemiyorum. İnsanlar fakirleşiyor. Şimdi en fazla enflasyon kadar zam teklif ediliyor. Enflasyonun üstünde refah payı da olmalı. Bizim fabrikada şu an için bir hareketlilik olacağını düşünmüyorum, Bursa’da olsaydı buralar da hareketlenebilirdi. Gerçekten insanlar zor durumda ve her şeye gelen zamlar belimizi büküyor.”

Yirmili yaşların başlarında olan bir Türk Traktör işçisi de “Asgari ücrete yüzde 50 geldiyse bize de ilk altı ay için en az o kadar gelmeliydi. Şimdi imzalanacak olan sözleşme kimseye yetmeyecek. Her şeye zaten yüzde 30’un üstünde zam geliyor. Şimdiki pazarlık konusu yapılan miktarlar çok tatmin edici değil” dedi.

"İŞÇİLER SÜRECE DAHİL EDİLMEDİ"

Başka bir Türk Traktör işçisi şöyle konuştu: “Başkan en sonunda masaya oturacak. Biz ne kadar sürece dahil olduk diye soracak olursanız, başta yaptıkları anketin dışında bize bir şey sormadılar. Şimdi de sormuyorlar, sormayacaklar da. Bu iş böyle gelmiş böyle gidecek. Taslak yenilenebiliyor mu diye sorduğumuzda ‘Hiçbir şekilde yenilenemez, daha önce tarihimizde hiç yenilendiği görülmemiştir’ gibi cevaplar aldık. O yüzden sözleşme en azından enflasyon düzeyinde olacak gibi görülüyor.”

Arçelik’te çalışan bir işçi, “Ekonomik durumun ve hayat pahalılığının ne hale geldiği ortada. Arçelik geçtiğimiz yıl ihracat rekorları kırdı. Burada işçilere ise hiçbir şey düşmedi. Sendika bu sözleşmede açıklanan taslaktan aşağısını kabul etmemeli. 23-24’lere imza atılırsa sendikanın da işi zor. Biz fabrikada iş yavaşlatma, molaları uzatma gibi eylemler yaptık. Çünkü konuşulan rakamlar oldukça komik ve kimseyi memnun etmeyecek oranlar” dedi.

Yine Arçelik’te çalışan başka bir işçi ise şunları söyledi: “TEKEL ürünlerine yapılan zam; üzerine ÖTV, KDV, akaryakıt zamları derken alım gücümüz iyice düştü. Asgari ücretin altında maaş geçiyor son iki aydır elime. Dolar artıyor, fiyatlar artıyor, dolar düşüyor fiyatlar yine artıyor. Gerçek enflasyon açıklananın çok üstünde. Enflasyon hesabını pinpon topunu falan da katarak yapıyorlar. Şimdi sözleşme imzalanacak herkes hesap kitap yapıyor. Sendika yüzde 70 istiyoruz diyor. İkinci altı ayı, sosyal hakları falan dahil ederek bunu söylüyorlar. Gerçek enflasyona göre imzalanmadığı müddetçe alınan zam, toplu para belki ilk birkaç ay rahatlatacak ama sonra yine acısı çıkacak”

BİRLİK OLMAMIZ LAZIM

MAN işçisi
Ankara

Ne kadar uğraşırsak uğraşalım, aldığımız zam enflasyona yenik düşecek. Net ücretler açlık sınırının altında kalıyor. Aldığımız ücret şu an hiç yetmiyor, harcamalarımızdan kısıyoruz. Zamlar açıklandığında gelecek ücretin de bizim sosyal hayata yansıyacağını düşünmüyorum. 22 yaşındayım ailemle yaşıyorum. Geçim sağlamakta oldukça güçlük çekiyoruz. Benim en güzel dönemimde hem paramı kazanıp hem sosyal hayata atılmam gerekirken, evden çıkmayıp dolabı nasıl dolduracağız, doğal gazı nasıl ödeyeceğiz derdindeyim.

Eğer ki istediğimiz rakamları alamazsak ben gençliğimi çalanlara hakkımı helal etmem. Birlikten kuvvet doğar. Bizim de birlik olmamız lazımdı. Olası eylemlerde hepimizin hazır olması gerekirken işten atılma korkusu yüzünden gelmeyenler oldu. İşçiler olarak biz bu eylemlere katılmalıydık. Bundan sonrasında birliğimizi sağlamalıyız. İşçilerin birbirine destek olması lazım, bize de bunu sağlamak için çok iş düşüyor.

Renault işçileri: Bize sormadan imzayı atmayın

Özgür Müftüoğlu: Süreci belirleyecek olan metal işçisinin kendisidir

TİS sürecindeki metal işçileri: Birlik olabilirsek hakkımızı alırız

Bizim olanı bize vermek kazanım mı?

Mücadeleyi yükseltelim, uyanık olalım

Biz bu oyunu ocak ayında gördük

Haklarımızı koşulsuz savunacak bir güce ihtiyacımız var