18 Ocak 2022 23:40

'Devlet nafakayı dert ettiği kadar kadınların hayatını dert etmedi'

Ankara’nın çeşitli belediyelerinde çalışan eşinden boşanmış kadınlar bırakın nafaka almayı, canlarını zor kurtarıp evliliklerini bitirdiklerini anlattı. Birçoğu çocuğunun nafakasını daha alamıyor.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

Paylaş

Gülcem TANIR
Ankara

Ülkede uzun bir süredir aralıklarla gündeme getirilen nafaka tartışmasında yeni bir dönemece girildi. 6. yargı paketi ile Meclis gündemine getirileceği açıklanan nafaka düzenlemesiyle Hükümetin kendilerini “mağdur” ilan eden erkeklerin beklentilerine cevap vereceği anlaşılıyor. Ancak görüştüğümüz kadınların çoğu bırakın nafaka almayı, canlarını zor kurtarıp evliliklerini bitirdiklerini anlatıyorlar. Birçoğu çocuğunun nafakasını dahi alamıyor. Nafaka vermek için kadının kendi annesinden kalan evin yarısını isteyen de var, boşanalı on yıl olmasına rağmen ölümle tehdit etmeye devam eden de. Kadınlar “Devlet nafakayı dert ettiği kadar bizim hayatımızı düşünmedi” görüşünde. Gelin Ankara’nın çeşitli belediyelerinde kimi memur kimi işçi olan kadınların nafaka tartışmalarında söylediklerine kulak verelim…

‘ÇOCUKLARIN NAFAKASINI BİLE SADECE İLK 3 AY ALABİLDİM’

Belediye İşçisi A.Ç. 14 yaşından beri çalıştığını, kendini bildi bileli çalıştığını belirterek şöyle devam etti; “İşte benim hayatım da öyle. 24 yaşımda evlendim. Evlenince çalışmayacağım derdim, nikahtan bir hafta sonra yine çalışmaya başladım. Biri 8 diğeri 12 yaşında olmak üzere biri kız biri erkek iki çocuğum var. Eski kocam çok sorumsuz bir adam çıktı. Evin ve çocukların ihtiyaçları ile hiç ilgilenmezdi. Gider sabahlara kadar gelmezdi. Bazen günlerce gezip uğramadığı olurdu. Bir kez bile akşam yemeğini birlikte yemedik evliliğimin ilk ayını saymazsak. Boşanırken iki çocuğuma toplam 300 lira nafakaya hükmetti mahkeme. İlk üç ay avukatın zoruyla nafaka aldım. Ondan sonra hiç almadım. Kayıt dışı çalışıyor, nerede yaşadığını bile bilmiyoruz. Çocukları hiç arayıp sormaz. Biz ne yiyoruz, ne içiyoruz, eğitim masrafları var mı? Hiç umurunda değil!”

‘YAŞADIĞIM YOKSULLUĞU GÖRMEYEN DEVLET BİZE NAFAKA MI ÖDEYECEK?​’

Devletin boşanmış kadınlara nafaka ödeyeceğine inanmadığını da söyleyen; “Şikayetçi olsam hapis cezası olduğu söyleniyor ama şikâyet de etmedim. Bizden ırak gitsin. Geçici işlerde çalıştım, çok yoksulluk çektim. En sonunda belediye işçisi oldum. Şimdi 4 bin lira maaşla hayatımızı sürdürmeye çalışıyoruz. Bunca yıldır yaşadığım yoksulluğu, acıyı, yalnızlığı ortadan kaldırmak için parmağını oynatmayan devlet bize nafaka mı ödeyecek” diye sordu.

‘YOKLUK VE ŞİDDET DOLU EVLİLİKTEN KURTULMASAM YA BEN ÖLECEKTİM YA DA O’

Belediye İşçisi Ş.K. İki erkek çocuğunun olduğunu, evliliği boyunca eski eşinden şiddet ve yokluk gördüğünü ifade ederek; “Çok iyi paralar kazandığı zamanlarda da her gün sadece bir ekmek parası bırakırdı, ikinci ekmek parası olmazdı. Sabaha karşı gelir ya da günlerce gelmezdi. Rahmetli anneme boşanmak istediğimi söyleyince “Sana sütümü helal etmem” derdi. Yıllarca erteledim. Büyük oğlum çok destekledi beni. Hep kabuslar gördüğünü, korktuğunu söylüyordu. Ben de boşanmadan önceki aylarda artık eski kocamı öldürmeyi düşünüyordum. Biliyordum ki ya ben öleceğim ya o ölecek kurtulamazsam” dedi.  

‘HÜKÜMET NAFAKA HAKKIMIZ İLE UĞRAŞACAĞINA BİZE İŞ SAĞLASIN’

Eski eşinin boşanırken annesinin aldığı kendi üstüne olan evin yarısını istediğini aktaran Ş.K. şunları söyledi; “Evin yarısını verirsen nafaka veririm yoksa vermem dedi. Ben evi satıp İstanbul’dan Ankara’ya taşındım. Bu sefer de nafaka talep etmeyeceğime dair bir belge imzalamamı istedi, imzalamadım. Ama bir tek ay bile nafaka almadım. Geçen ay büyük oğlum arayıp babasına küçük kardeşinin yurt parasını ödemesini söylemiş. “Bu çocuğun babası sen misin ben miyim?​” demiş zorla yurt parasını almış. Ama başka bir şey görmedik. Asgari ücret alıyorum, bir markete giriyorum 600 lira gitmiş. Bizim yine de sağlığımız olsun, bir işimiz olsun, eski kocalara da onların parasına da tamah etmiyoruz. Hükümet nafaka hakkı ile uğraşacağına bize güvence sağlasın, iş sağlasın, ücretlerimizi iyileştirsin.”

‘NAFAKA VE ÇOCUĞUMUN VELAYETİNİ İSTESEM BOŞANAMAZDIM’

M.R. (Belediye Memuru): Eski kocam uzaktan akrabamızdı. Çok sorumsuzdu. Sürekli bahis oyunlarında para kaybediyor, bana ve aileme ödetiyordu. Boşanmak istediğimi söylediğimde ağzımın içine silah dayadı. Boşanırsam beni öldüreceğini söyledi. Bir gün üstümde bir eşofman ve elimde kimlikle evden kaçtım. Boşanmak için mahkemeye polis koruması ile gittim. Nafaka ve çocuğumun velayetini istesem boşanamazdım. Hiç nafaka talep etmedim. Çocuğun velayetini aldı ama bir ay sonra çocuğu bana getirdi. Şimdi velayet onda ama kızım bende. Çocuğunu hiç aramaz sormaz başka bir ülkede yaşıyor, evlendi. Yine başka bir kadın çalışıyor, o yiyor. Kızım, “Özledim baba, geleyim” dediğinde, “Annen biletlerini alsın gel git” diyor. Velayeti vermemek için direnen adam kızına yol parası bile vermek istemiyor.

‘ŞİDDETE, YOKLUĞA RAĞMEN BOŞANMAYIP ÖLELİM Mİ İSTİYORLAR?​’

E.R. (Belediye Memuru): Eski eşimle boşanırken ortak bir evimiz vardı, tapuya şerh koydurdum. Anlaşmaya göre kızımın eğitim masraflarını karşılayacaktı, onu karşılıyor. Ayrıca kendim için ya da kızım için nafaka talep etmedim, evden çıkarken bir tek eşya almadım. Şimdi nafaka tartışmalarını izliyorum. Bu hükümet hep mi erkekleri kollayacak? Ne güzel yahu; evlenip, çocuk yapıp hiçbir şey olmamış gibi çekip gitsinler mi? Ya da biz yaşadığımız her türlü şiddete, yokluğa, eziyete rağmen boşanmadan zulüm çekelim, ölelim mi?

‘ÜÇ KURUŞLUK NAFAKAYA GÖZ DİKEN DEVLET NİYE BENİM HAYATIMI DERT EDİNMEDİ’

N.K. (Belediyede Kadrolu İşçi): İki çocuğum var. Boşanalı 10 yıl oldu. Eski kocam hâlâ beni karısı sanıyor, sosyal medyadan da tehdit ve hakaretlerine devam ettiği için 4-5 yıldır çocuklar hiç görüşmüyor babalarıyla. Şikayetçi oldum, dokuz ay hapis cezası aldı. Galiba yakaladıkları yerde cezaevine alırlar. Boşanma sırasında ben canımı zor kurtardım. Bir tek eşya almadan çocuklarımı alıp çıktım. Yaklaşık iki yıl iş yerimden arkadaşlarımın etrafımda oluşturduğu bir güvenlik çemberi içinde işe gelip gittim. Adam iş yerine de gelip bana bıçakla saldırmaya kalktı iki kez. Arkadaşlarımı, ailemi tehdit etti. Şimdi boşanmış kadınların üç kuruşluk nafakasına göz diken devlet niye arkadaşlarımın yaptığı kadar benim hayatımı dert etmedi. Kendi adıma nafaka almadım, çocuklar için verdiği toplam 300 lira nafaka ise işten atılmasıyla bir süre sonra kesildi. Biz kadınlar hükümetin şunları yapmasını isteriz, gereken de odur: Kadınların yaşadığı şiddete son verilsin, iş sağlansın, çocuklarımıza eğitim, sağlık, barınma, gelecek güvencesi verilsin. Artık her fırsatta kadın düşmanlığını gözümüze sokan uygulamalarından bıktık, usandık.

ÖNCEKİ HABER

Zabıtaya isyan edip kendini ateşe veren kömür satıcısı yaşamını yitirdi

SONRAKİ HABER

İmamoğlu'ndan Tarkan, Sezen Aksu ve Mustafa Sandal'a destek: Sanatçıdır konuşacak

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa