HT Solar işçisi toplu sözleşme sürecine artan baskılarla girdi

Birleşik Metal-İş’in örgütlü olduğu İstanbul Tuzla Serbest Bölgede bulunan HT Solar fabrikasında TİS süreci başladı. İlk görüşmenin 5 Ocak’ta yapıldığını, ikinci görüşmenin ise 19 Ocak’ta yapılacağı bilgisini veren işçiler, taslağın hazırlanmasından görüşmeye ilişkin bilgi verilmesine kadar sürece dahil edilmediklerinden şikayet ediyor. İşçiler ayrıca fabrikada üretimle birlikte baskıların da arttığını söylüyor.

Fazla mesailerin arttığını dile getiren işçiler, “İçeride ciddi derecede baskı artmış durumda. Hasta olup rapor alan işçilere tutanak tutuluyor, savunma yazmaları isteniyor. Bir arkadaşımız çok hasta olduğu halde, sırf tutanak yememek için doktora gitmedi. Çok kötüleşti, biz de ısrar edince öyle gitti ve kovid testi pozitif çıktı. Bu sürede de tüm vardiyaya yayıldı” dedi.

TİS sürecine dahil edilmediklerini ifade eden işçiler, “Bir yandan da ekonomik sorunlarla boğuşuyoruz. Tek istediğimiz bir an önce TİS’in istediğimiz gibi imzalanması. Biz işçiler tüm sürece katılmak istiyoruz ama sorduğumuzda ‘Siz bilmezsiniz, müzakereler böyle oluyor’ deniliyor. Ama biz işçiler neyin nasıl olacağını gayet iyi biliyoruz. Biz işçiler sendikayı bu fabrikaya direniş yaparak getirttik. O halde bu sürecin tüm aşamalarına katılabiliriz. Bize sorulmadan yapılacak hiçbir anlaşmayı kabul etmemeliyiz. Üretimin hızla devam ettiği bu dönemde daha kazançlı çıkabiliriz. O halde sendikamız yaptığı tüm görüşmeleri işçilerle paylaşmalı ve işçilerin önerilerini almalıdır” diye konuştu.

TASLAKTA NE İSTENİYOR?

HT Solar’daki TİS taslağında ilk 6 ay ücretlere yüzde 40 zam talep edilirken, ikinci, üçüncü ve dördüncü 6 aylar içinse enflasyon artı 5 puan oranında zam isteniyor. Öte yandan Ramazan Bayramı’nda 500 TL, Kuran Bayramı’nda 2 bin TL, 750 TL’lik 6 adet erzak kartı ve 500 TL’lik kreş parası isteniyor. (İstanbul/EVRENSEL)

ZAMLARI KONUŞMAKTAN, GEÇİNEMEMEKTEN BIKTIK

HT Solar işçisi
İstanbul

Merhaba. Bu ayın 5’inde TİS görüşmeleri başladı ama temsilcilerimiz hiçbir şey söylemiyor. Ne oldu ne bitti, ne dediniz ne dediler? Bunların cevabı yok. Bize de hiçbir şey sormamışlardı zaten. Bırakın bizi, komitedeki arkadaşlarımıza bile hiçbir şey sormadılar. Taslağı da kendilerine göre tasarlayıp hallettiler. Taslak maddelerine bir bakıyor arkadaşlarımız, sanki başka fabrikaya ait. Bizler, tek maddesi işçilere sorulmadan yazılan bir taslağı kabul etmeyiz. Ne yaşadığımızı biz biliriz.

O kadar bıktık ki; artık zamları konuşmaktan yorulduk. Yüzde 27’lik vergi dilimine girince kesilen para da arttı. Ve elbette fazla mesaiye kalma oranı da arttı. Artık kendi hasta, çocuğu hasta, başka bir acil ihtiyacı var hiç önemli değil. Geçen bir arkadaşım hasta olduğu halde “Giderim çok arttı, bu hafta ne yapıp edip 3-4 gün fazla mesaiye kalmam gerekiyor” dedi. Bu gene iyi günlerimiz. Asıl şubat ayı gelince göreceğiz. Önceleri AKP’ye oy veren arkadaşlarımız daha sessizdi. Ama şimdi “Millet aç ya, artık buramıza geldi” diye öfkelenip, yaşadıklarını dile getiriyorlar. Herkes borçlu, hepimiz kartlarla döndürüyorduk ama artık kart limitleri de giderleri karşılamaya yetmiyor. Borçla borç kapattığımız günler bile geride kaldı.