Bir tekstil işçisi yazdı: Asgari ücretin üçte biri faturalara

Bir Tekstil İşçisi
Kayseri

Kayseri Organize Sanayi Bölgesinde 10 yılı aşkın süredir tekstil işçiliği yapıyorum. Fabrikada A’dan Z’ye tüm işçiler zamları konuşuyor. Zam furyasına dair en can alıcısı ise son zamanlarda kimsenin dilinden düşüremediği faturalara gelen zamlar. Asgari ücret zammını alacağımız şubat ayı gelmeden ocak ayında üç faturaya 1180 lira ödeyeceğim. Şubat ayı gelmeden işler sarpa sardı.

Özellikle asgari ücret ile çalışan işçilerin bu zamlarla başa çıkması mümkün değil. Akaryakıt da pazar-market fiyatları da her gün değişiyor. Faturalara gelen zamlar ise hayatı çekilmez ediyor. Kendimden bahsetmek istiyorum. Asgari ücretli bir işçi olarak; bu ay ödeyeceğim faturaları söylemek istiyorum. Doğal gaz 680 lira geldi. Tam ısınabiliyor muyuz? Bu fiyata rağmen hayır. Elektrik 320 lira. Su faturası da 180 lira geldi. Toplamda 1180 lira sadece üç fatura! Diğer giderleri saymıyorum bile.

İşçi arkadaşlarımla sohbet ederken bir arkadaş da aynı sıkıntıda olduğunu söyledi. İki öğrenci okutuyor. Biri lise son diğeri ise lise ikinci sınıfta okuyor. İşçi arkadaşımın dediği çarpıcı: “Çocuğun biri staj görüyor da aldığı para ile kendini idare ediyor. Yetmiyor ama çocuk yemekten kısıyor, oradan buradan kısıyor, yettirmeye çalışıyor” diyor.

Benim de iki çocuğum öğrenci, okul masrafları, mutfak masrafları, şu gider bu gider hani asgari ücrete yapılan zamla herkes mutlu olacaktı? Ben maaşı almadan ne kadar eksi harcama yapacağım onu düşünüyorum. Bizlere “Şükür et” diyenler şükrün ş’sini, tasarrufun t’sini bilmiyorlar. Yetmeyenin nesine şükür?

Ebu Zer el Gıfârî, “Geceyi aç geçirip de kılıcına davranmayanın aklından şüphe ederim” demiş ya, aynısı bizim için de geçerli. Geceyi aç geçirip, mücadele etmeyenin aklından şüphe ederim.