24 Ocak 2022 06:33

Gündem kavgası

"Tüm halkın ve sağlık çalışanlarının kendi gündemlerine sahip çıkması, suni gündemleri de boşa çıkaracaktır."

Fotoğraf: Evrensel

Fatih Sürenkök
Fatih Sürenkök

Ülkenin son yıllarda ürettiği en kolay şey, şüphesiz ki; hep yeni bir “Gündem”

Hiç sıkıntı çekmiyoruz. Zaten üretime dayanmayan ve katma değer yaratmayan bir konu olduğu için; iktidar da, muhalefet de bunu çok kolay beceriyor. Ama hakkını vermek gerek, bu konuda Cumhurbaşkanı’nın eline su dökmek mümkün değil.

Evrim teorisine göre olmayan, yaradılış teorisine göre ise ilk insanlar olarak kabul edilen, Adem ve Havva’ya cahil denilmesi kıyameti koparttı. Cahil diyen, 5 yıl önce yazdığı bir şarkı sözüyle Sezen Aksu. Kıyameti koparan ise Cumhurbaşkanı. Hem de ne kıyamet, camiden “o dilleri koparırcasına”.

Ülke yangın yeri. TÜİK’in enflasyon rakamları ile pazarın rakamları arasında dağlar var. Akaryakıta, elektriğe gelen zamlar, yaşamı daha da olumsuz etkilemeye başladı. Soğuk ve kar bastırdı, dar gelirli evine götürecek ekmeği, kömürü alacak para bulamıyor. Her gün en az 70 binin üzerinde insanın covid nedeniyle hastalandığı, 200'e yakın kişinin hayatını kaybettiği bir ortamı kanıksamış durumdayız. Sağlık çalışanlarının covid nedeniyle hayatını kaybetmesini kanıksayan sağlık bakanı, onların şiddete uğramasını hatta öldürülmelerini de kanıksadı. Ülke, bu durumda iken bizim gündemimiz Adem ile Havva’nın cehaleti.

Ama biz sağlık çalışanlarının gündemi bunlar değil. Son hafta içinde, hemşire arkadaşımız Ömür Erez çalıştığı yerde saldırıya uğradı ve ne yazık ki hayatını kaybetti. Bir hekim arkadaşımız hasta yakınlarının saldırısı ile yaralandı. Bir hekim arkadaşımız intihara kalkıştı.

Sağlık çalışanlarına önce verilen, sonra iptal edilen maaşlarındaki iyileştirme ile ilgili hala TBMM’de bir çalışma yok.

Hastanelerin yataklı servislerinde ve yoğun bakımlarında omicron salgını nedeniyle boş yer kalmadı. Sağlık çalışanları yine ağır yük altında.

Tüm bu kötü koşullarda çalışma ve özlük haklarındaki sorunları ile gündem olamayan sağlık çalışanları; Aralık ayı içinde değişik etkinlikler ve 15 Aralık günü iş bırakarak seslerini duyurmak istedi. Ancak sağlık bakanı duymadı, görmedi. Meclis hala gerekli çalışmaları yapmıyor. Bu nedenle gerçek gündemlerle kamuoyunu bilgilendirmek isteyen TTB ve diğer sağlık örgütleri bir çalışma içindeler. Geçen hafta içinde, TTB önce uzmanlık dernekleri, daha sonra da sendika ve derneklerle bir araya gelerek sağlık alanındaki sorunları duyurmak amacıyla toplantılar yaptı.

Bu toplantılarda özellikle;

“Pandemi döneminde dahi sağlıkta şiddet, ağır çalışma koşulları, ücretlendirme, özlük hakları ile ilgili iyileştirme yapılmaması ve artık kaotik bir hâl alan sağlık ortamındaki sorunlar; emeklilik, istifa, hekim göçü, tükenmişlik, hastalık, intihar ile sonuçlanmaktadır.” vurgusu dikkat çekici idi.

Yapılan açıklamada; tüm sağlık çalışanları için şiddetten arındırılmış, güvenli, güvenceli, insanca yaşayabildikleri, dayanışmanın esas alındığı bir çalışma ortamını sağlayana dek mücadeleyi sürdürecekleri belirtildi.

Bu amaçla da, 26 Ocak-4 Şubat Arasında Nöbet, 8 Şubat’ta G(ö)REV etkinliklerinin tüm Türkiye’de yapılacak.

İşte bizim gündemimiz bunlar.

Tüm halkın ve sağlık çalışanlarının kendi gündemlerine sahip çıkması, suni gündemleri de boşa çıkaracaktır.

Sağlıkla kalın.

Reklam
YAZARIN DİĞER YAZILARI