EMEP: Krizin yükünü enerji tekelleri ödesin
EMEP, organize sanayi bölgelerindeki elektrik kesintilerin yükünün halka değil enerji tekellere yıkılmasını isteyerek, “Enerji üzerindeki uluslararası ve ulusal sermaye egemenliği son bulmalı" dedi.
Fotoğraf: Evrensel
Emek Partisi, organize sanayi bölgelerindeki elektrik kesintilerin yükünün halka değil enerji tekellere yıkılmasını isteyerek, “Enerji üzerindeki uluslararası ve ulusal sermaye egemenliği son bulmalı” dedi.
Emek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Sedat Başkavak imzasıyla ve “Faturası da kesintisinin yükü de halkın sırtına: Krizin yükünü enerji tekelleri ödesin” başlığıyla yayımlanan açıklamanın tamamı şu şekilde:
“Yeni yıla elektrik faturalarını katlayan zamlarla girdik. Şimdi doğalgazda yaşanan sıkıntı nedeniyle elektrik kesintisi yaşanıyor. Ve krizin yükü yine halkın üzerine yıkılıyor.
Yılbaşı gecesi elektriğe, kullanım miktarına göre %52 ile %125 oranında kademeli zam yapan AKP iktidarı, çok tüketen daha zamlı ödeyecek derken elektrikte ülke genelini yüksek zamlı tarifeden faturalandırmaya başladı. İşçi ve emekçiler, küçük esnaf yerinde sayan gelirleriyle, ikiye katlanan elektrik faturalarını ödeyemez hale geldiler. Yoksul çiftçiler tarımsal sulamada kullandıkları elektrik faturalarını karşılayamadıkları için hem elektrikleri kesiliyor hem de icra takipleri sonucu malları, mülkleri haczediliyor.
Organize Sanayi Bölgelerine (OSB) yönelik üç günlük elektrik kesintisi nedeniyle patronlar “duran üretimin bedelini biz ödemeyiz” diyorlar. Tekellerin ödemek istemediği bedeli emekçi halka ödetilecek. Bu asla kabul edilemez.
Patronlar, “Ülkede bir enerji krizi yaşanıyor ise toplumun tüm kesimleri ortak bir şekilde sırtlamalı” diyerek enerji krizinin faturasını halkın üzerine yıkmak istiyor. OSB yönetimleri, elektrik kesintisi olduğu günlerde işçilere ücretsiz izin ve senelik izin dayatmasında bulunurken elektrik kesintisinin bitiminden sonra ise fazla mesai ve hafta sonu çalışması dayatacaklarını daha şimdiden ilan ediyorlar. Hal böyle olunca da Organize Sanayi Bölgelerinde yapılacak olan elektrik kesintisi nedeniyle vardiya atlatma, çalışılmayan günlerin senelik izinden düşülmesi dayatması, fazla mesai, hafta sonu tatilinde çalışma gibi yöntemlerle elektrik kesintisinin yükünü de işçilerin üzerine yıkacaklarını ilan ediyorlar.
İşletme patronları, kesintiden doğan zararın doğal olarak fiyatlara yansıyacağını da söylüyorlar. Yani patronlar kardan zarar etmeyi göze almazken başta tarım ve gıda işletmelerinde fiyatların artacağını baştan ilan ediyorlar. Bu durumda her gün gelen zamlara şimdi de elektrik kesintisi bahanesi ile gelen zamlar eklenecek. Başta gıda maddeleri olmak üzere emekçi ailelerinin en temel ihtiyaçları bu sefer de elektrik kesintisinin maliyete yansıtılması nedeniyle zamlanmış olacak.
Ülkeyi sermaye iktidarları yönettiği sürece yaşanan her krizin yükü halkın sırtına yıkılacaktır. Zamlardan canı yanan, sofrasında ekmeği küçülen emekçi halkımıza çağrımızdır. Artan faturalarla baş edemezken şimdi de kesinti nedeniyle kuralsız çalışma dayatılan işçilere çağrımızdır. Tarlasında elektriği kesilen çiftçilere çağrımızdır: İşsizliğe, ağır ve kuralsız çalışma koşullarına, artan faturalara ve dayatılan sefalete karşı birleşelim, mücadele edelim.
İnsanca yaşayacak bir ücret için tüm ücretlere ek zam yapılmalıdır. Elektrik kesintisi nedeniyle artan maliyet bahanesiyle fiyat artışları kabul edilemez. Zamlar durdurulmalıdır.
Elektrik, su, doğalgaz, telefon, internet faturalarına yapılan zamlar geri alınmalıdır.
Başta KDV olmak üzere, konutlarda faturaları kabartan vergi ve kesinti kalemleri kaldırılmalıdır.
Geliri olmayan ya da az gelirli hanelerin elektrik, gaz ve suyunun kesilmesi durdurulmalıdır. İşsiz yoksul ailelerin karanlıkta, soğukta ve susuz kalmamaları için bu ihtiyaçları devlet tarafından karşılanmalıdır.
Enerji üzerindeki uluslararası ve ulusal sermaye egemenliği son bulmalı, üretiminden dağıtımına kamusal bir hizmet olarak kâr gözetilmeden sunulmalıdır.” (HABER MERKEZİ)