Başsavcılıktan Melih Gökçek kararı: "FETÖ"ye sağlanan imar rantları, "terör suçu" değil "görevi kötüye kullanma"
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Melih Gökçek hakkında "FETÖ’ye üye olma ve propagandasını yapma" gerekçesiyle yapılan suç duyuruları için takipsizlik kararı verdi.
Fotoğraf: DHA
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, başkentin eski belediye başkanı Melih Gökçek hakkında "FETÖ’ye üye olma ve propagandasını yapma" gerekçeleriyle yapılan suç duyuruları için takipsizlik kararı verdi. Gökçek'in imar rantları üzerinden "FETÖ'ye finansman sağladığı" iddialarının ise "terör suçu" kapsamında değil "görevi kötüye" kullanma suçu kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini savundu.
Gökçek hakkında suç duyurusunda bulunan isimlerden CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, "Tüm deliller ortadayken ve üstelik AKP’nin milat kabul ettiği 17-25 Aralık sonrası 'FETÖ'nün televizyon kanallarına Gökçek’in oluruyla yüz binlerce lira aktarılmışken savcılığın bu hukuksuz kararı, Gökçek’e nasıl bir koruma kalkanının sağlandığının kanıtıdır” dedi.
"KOVUŞTURMAYA YER YOK" KARARI
23 yıl boyunca Ankara'yı yöneten Melih Gökçek, 28 Ekim 2017’de Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın emriyle istifa ettiğini açıklamıştı. Gökçek hakkında "FETÖ propagandası yapma", "terör örgütüne isteyerek yardım etme ve finansman sağlama" ve "silahlı terör örgütüne üye olma" gerekçeleriyle suç duyurularında bulunulmuştu.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Gökçek hakkında "terör örgütüne üye olma" ve "terör örgütü propagandasını yapma" suçlarıyla ilgili kovuşturmaya yer olmadığına hükmetti. Kararda, devletin resmi kurumları tarafından Gülen cemaatinin "terör örgütü" olarak kabul edilmeye başlandığı dönem sonrası Gökçek’in "FETÖ karşısında tavır aldığı" öne sürüldü.
İMAR PLANLARI İÇİN "SOMUT DELİL YOK" İDDİASI
Başsavcılık, Melih Gökçek’in Belediye Meclisi aracılığıyla, cemaat üyelerinin yöneticilik yaptığı kooperatiflere daha fazla inşaat hakkı sağlamak üzere imar planları düzenlediği ve bu yolla "terör örgütüne finansman sağladığı" iddiasına dair de karar verdi.
Kararda, Gökçek’in, “imar planlarındaki değişikliklerle elde edilecek finansmanın terör suçlarının işlenmesinde kullanılacağını bilerek hareket ettiğine dair somut bir delil bulunmadığı” iddia edildi.
Kararda, "suçun maddi ve manevi unsurlarının gerçekleşmemiş olması nedeniyle terörizmin finansmanı suçunun oluşmadığının kabulünün gerektiği; imar ve ihale işlemlerindeki usulsüzlük iddialarına konu eylemlerin 'görevi kötüye kullanma' suçu kapsamında değerlendirilmesi gerektiği" savunuldu.
Kararda ayrıca soruşturmayı yürüten cumhuriyet savcılarının, makul sürede bütün delilleri toplamaları ve sadece mahkumiyetle sonuçlanacağını değerlendirdikleri hususları dava konusu yapmaları, beraatle sonuçlanacağını değerlendirdikleri eylemleri dava konusu yapmamaları gerektiğine yer verildi.
MURAT EMİR: BU HUKUKSUZ KARAR, GÖKÇEK'E NASIL BİR KORUMA KALKANI SAĞLANDIĞININ KANITIDIR
CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, Başsavcılık kararının hukuksuz olduğunu ifade edip "Gökçek’e bir koruma kalkanı sağlandığını" söyledi.
CHP'li Emir, şunları söyledi:
“Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı, 22 Nisan 2020 tarihli suç duyurusunda 'FETÖ' üyesi olduğu gerekçesiyle meslekten ihraç edilen eski Cumhuriyet Savcısı Şadan Sakınan lehine rant oluşturacak şekilde imar plan değişikliklerini belgeleriyle ortaya koyuyor. Gökçek’in buna dair tek söyleyeceği, ‘Bu konuya yeni muttali oluyorum. Şikayet dilekçesini ve eklerinin bir suretini alarak bu konudaki savunmamı yazılı olarak hazırlayıp sunmak istiyorum’ şeklinde oluyor. Ancak Başsavcılık bunları dikkate almıyor.
Gökçek, 17/25 Aralık 2013'ten 3 ay sonra 'FETÖ'nün televizyon kanallarına aktarılan yüz binlerce liranın hesabını da veremiyor. Üstelik bu paralar Gökçek’in oluruyla bu kanallara aktarılıyor.
Tüm deliller ortadayken başsavcılık, ‘Gökçek, bu suçları işlerken, yaratılan rantın terör suçlarında kullanılacağını bildiğine dair somut delil yok’ diyor.
Bu karar tamamen hukuksuzdur. Bile bile bu rantın sağlandığı tespit edilmiş ve bu suçlar işlenmiştir. Başsavcılık, hukukun gereğini yerine getirerek Gökçek hakkında 'teröre finansman sağlama' suçlarından dava açmalıydı.
Tüm deliller ortadayken ve üstelik AKP’nin milat kabul ettiği 17-25 Aralık sonrası 'FETÖ' üyelerine sağlanan rantlar ortadayken savcılığın bu hukuksuz kararı, Gökçek’e nasıl bir koruma kalkanının sağlandığının kanıtıdır."
(Ankara/EVRENSEL)
Suriye’deki gelişmeler ve kapısı aralanan yeni ‘süreç’
Değişimin zorunluluğu
Dünyayı uyandırmak değil, uyutmak için miting
Almanya ABD’nin arka bahçesi mi?
22 yıllık, 72 yıllık gerileme: MEB’in, AKP’nin, milli görüşün ‘Milli Maarif’ ve ‘MESEM’ başarısı
2025’e ilk yazı: Kim av, kim avcı?
