Çıraklık okulu öğrencileri: Aç kalmayalım diye girdik ama onun da garantisi yok
Milli Eğitim Bakanı Özer’in sık sık gündeme getirdiği, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir istihdam projesi olarak bahsettiği mesleki eğitim merkezleri projesini çıraklık okulu öğrencileri değerlendirdi.
Fotoğraf: Deniz Tokat/DHA
Sinancem ALİKOÇ
Ankara
Organize sanayi bölgeleri mesleki eğitim merkezlerinin açılışı bizzat Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından yapılmıştı. Erdoğan’ın “Mesleki eğitim gören tüm öğrencilerimizin okurken en az asgari ücret kadar gelir elde edebilmelerini sağlamayı amaçlıyoruz” diyerek bir istihdam projesi olarak duyurduğu mesleki eğitim merkezleri için ortaokulu bitiren her öğrencinin başvurabileceği 255 bölgede irtibat bürosu açıldı. Mesleki eğitim merkezlerinde 1-2 gün teori dersi, 3-4 gün mesleki eğitim planlanıyor. İrtibat büroları yaygın bir kampanya ile açılırken ortaöğrenim kademesindeki okullarda idareciler ve öğretmenler de pek çok öğrenciye mesleki eğitim merkezlerini tavsiye ediyor. Meslek lisesi öğrencileri arasında da mesleki eğitim merkezlerine ilgi azımsanamayacak düzeyde.
Gençleri, çocukları ucuz iş gücü olarak gören bu proje, geleceğine kaygıyla bakan birçok meslek lisesi öğrencisi açısından “garanti iş” olarak değerlendiriliyor. Biz de mesleki eğitim merkezleri projesini OSTİM Mesleki Eğitim Merkezi öğrencileri ile konuştuk. OSTİM Mesleki Eğitim Merkezi bölgede OSTİM Çıraklık adıyla biliniyor. Öğrenciler 1 gün teori dersleri için okula gelirken 4 gün boyunca OSTİM’deki çeşitli iş yerlerinde çalışıyorlar. Mesleki eğitim projesi kapsamındaki genç işçilere patronlar asgari ücretin üçte birini ödüyor. Bu nedenle proje kapsamındaki öğrenciler patronlar tarafından da tercih ediliyor. Hatta birçok patron verdiği ücretin bir kısmını geri alıyor.
"BİR ŞANSIM DAHA OLSA ÇIRAKLIĞA GİTMEZDİM"
Mesleki eğitim merkezlerine dair öğrencilerin anlattıkları Milli Eğitim Bakanlığı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından propaganda edilenden çok farklı. OSTİM Çıraklık’ta ikinci senesinde olan bir motor bölümü öğrencisi aynı zamanda bir oto tamircide staj görüyor. Kendisi bu stajı “1 gün okula gidiyorum 4 gün iş” diye somutluyor. Çıraklık okulunu tercih nedenini sorduğumuz genç işçi, “Hızlıca iş bulma imkanım olur diye düşündüm. Ama çok hızlı oldu” diyor. Metal bölümünden bir öğrenci ise redüktör üreten küçük bir atölyede çalışıyor. Eline düzgün bir para geçmemesinden ve kaliteli bir meslek eğitimi alamamaktan yakınan genç, “Bir şansım daha olsa çıraklığa gitmezdim.” diyor. Çalıştığı yerde getir götür yapmaktan, ezilmekten ve horlanmaktan başka bir şey görmediğini ifade eden genç, çıraklık eğitimi ile üniversite planının da imkansız hale geldiğini vurguluyor.
Çıraklık okulundan memnun olduğunu ifade eden öğrenciler de var. Matbaa teknolojileri okuduğunu belirten bir genç, hocalarının ve idarenin onlara yardımcı olduğunu, iş yeri bulduğunu söylüyor. Bu sırada arkadaşlarından gelen tepki üzerine “Bizler sistemin kurbanıyız. Anamız babamız fakir, biz de işçi olalım diye buraya geldik. Okulun bir suçu yok” diyerek savunuyor kendini. Bir makine öğrencisi ise, çalıştığı yerde iş öğrenemediğini söylüyor. Patronun iş öğretme niyetinde olmadığını söyleyen makine öğrencisi, “Büyünce aç kalmayız diye girdik. Şimdi aç kalıyoruz, gelecek garantimiz de yok” ifadelerini kullandı.
