Geçinebilmek için aile boyu çalışan tarım işçileri enflasyon karşısında ne durumda? | Çukurova'da Hayat

Çukurova'da Hayat'ın bu bölümünde tarım işçileriyle konuştuk, enflasyonun ve zamların rekor kırdığı bugünlerde nasıl geçinmeye çalıştıklarını sorduk.

12 Şubat 2022 05:00
Son Güncellenme Tarihi: 14 Şubat 2022 12:05
Paylaş

Volkan PEKAL
Seren ELATAŞ
Adana

Enflasyon rakamlarının rekorlar kırdığı günlerde gıda üretiminin kahramanları tarım işçileri geçinebilmek için aile boyu çalışmak zorunda kalıyor. Başta elektrik ve ısınma giderlerindeki fahiş artış olmak üzere kış aylarını zorluklar içerisinde geçiren tarım işçileri tarım işçileri yıl başında 2022 yılı için günlük 150 lira olarak belirlenen ücret ile geçinmeye çalışıyor. Tarım işçisi Birgül Göktaş’ın söyledikleri tarım işçilerinin koşularını ortaya koyuyor, Emekli olamıyoruz. Çünkü bir sigortamız yok. Hasta olsak, yağmur yağsa evde oturuyoruz. Ücret almıyoruz.  Hiçbir şekilde emeğimizin karşılığını alamıyoruz. Artık bu zamlar dursun, bu fakirler artık yeter diyor”

“İŞSİZLİK İÇ GÖÇE NEDEN OLDU?”

Çukurova’da tarım elçileri (aracıları) dernekleri ile Akdeniz İhracatçılar Birliği arasında imzalanan protokolde elçilere ödenen yüzde 10 dahil 167 lira olarak belirlendi. Bu protokole göre işçiler 150 lira alırken elçilere çalışan her işçi için 17 lira ödenecek. Yüzde 35’e tekabül eden bu zam daha ilk ayda büyük ölçüde eridi. Ayın her günü çalışamayan işçiler geçinebilmek için aile boyu çalışmak zorunda kaldıklarını anlattılar.

“3 KİŞİ ÇALIŞIYORUZ, YETMİYOR”

Adana’nın Seyhan İlçesi’ne bağlı Gökçeler mahallesi civarında bir narenciye bahçesinde konuştuğumuz işçiler arasında son yıllarda işsizlikle anılan bölge illerinden Van’dan Adana’ya göç eden önemli sayıda yurttaş ile karşılaştık. 17 yaşındaki Perişan geçim sorunundan dolayı Adana’ya geldiklerini anlattı. Çalışmak için okula gitmediğini anlatan Perişan, “Hayatınızdan memnun musunuz derseniz menün değiliz. 150 TL çok diyorlar, neresi çok? Ailede 11 kişiyiz, 3 kişi çalışıyoruz, yetmiyor. Elektrik faturası 400 TL geldi. Odun sobası ile ısınıyoruz. Klimayı açamıyoruz çünkü çok zam geldi. Pazara gidiyorsun hiçbir şey alamıyorsun” dedi.

Gerçek olacağına inanmadığı için hiç hayal kurmadığını ifade eden Perişan, “Engellerimiz çok. Van’da yaşıyorduk. Orada maddi durumumuz iyi değildi. O yüzden buraya gelip çalışmak zorunda kaldık.13 yaşımdayken çalışmaya başladım. Okumak istiyordum ama öyle bir fırsatımız olmadı” dedi. Yağmur yağdığı ya da iş olmadığı günler çalışmadıklarını ifade eden Perişan, bu yüzden ücretlerinin düştüğünü belirterek “Bu sene bayağı bir yağmur yağdı. 2 gün işe geliyorsak bir hafta evde kalıyoruz. Evde kaldığımız zaman bize yevmiye yazmıyorlar. Çalıştığımız zaman sabah 4’te evden çıkıyoruz, akşam 4’te geri dönüyoruz. Ayda elimize 3 bin lira geçiyor. Zaten faturalara, yemeye, içmeye gidiyor. Hiç yetmiyor ki bize. En az 250 lira olmalı. Çünkü ancak yeter bize. Ekonomi öyle bir batmış ki. 10 yaşındaki çocuk bile ekonomiden bahsediyorsa ekonomi batmıştır” diye konuştu.

“MUTFAĞA AYLIK 3 BİN LİRA YETMİYOR”

18 yaşındaki Yunus Yıldız da 3 ay önce Van’dan ailesi ile birlikte Adana’ya gelmiş. Van’da tekstil, fırın gibi işlerde çalışırken ücretler düşük olduğu için Adana’ya geldiklerini ifade eden Yıldız, “Okulda başarılı olmama rağmen 15 yaşında okulu bırakmak zorunda kaldım. Bu zamanda çalışıyoruz ama geçinemiyoruz. Bize 150 TL veriyorlar. Memleketimizi bıraktık. Kim ister memleketini bıraksın. Yağı 220 liraya alıyorduk şimdi 400-500 liraya alamıyoruz. Anlamıyorum. Bu hal ne olacak? 4 kişi çalışıyoruz, ayda sadece faturalara 3 bin lira veriyoruz. Mutfağa da aylık 3 bin lira yetmiyor. Bir torba un, bir yağ bin lira olmuş” diye konuştu.

“GEÇİM SIKINTISINDAN ÇOCUKLARIMI EVDE BIRAKIP GELİYORUM”

Birgül Göktaş, 2 yıldır tarlada çalıştığını anlattı. Geçim sıkıntısından dolayı çalışmaya başladığını anlatan Göktaş, “4 çocuğum var. Çocuklarım rahatsız, evde bırakıp geliyorum. Küçük çocuğum 2 yaşında, evde bırakıp geliyorum. Bu krizler bizi mahvetti. Ben ve eşim çalışıyoruz, kiracıyız, yetiştiremiyoruz. Çocuklarımız çok kötü durumda, istediklerini alamıyoruz, her gün zam, ne yapacağımızı şaşırdık. Hiçbir şey kullanmamama rağmen 450 lira elektrik faturası geldi. Odun sobası kullanıyorum. Korkudan elektrik kullanamıyoruz ki. Artık bu zamlar dursun, ülkemize güzel şeyler gelsin. Sabah 5’te geliyoruz” dedi.

“HASTA OLSAK, YAĞMUR YAĞSA EVDE OTURUYORUZ. ÇALIŞSAK EMEĞİMİZİN KARŞILIĞINI ALAMIYORUZ”

Sigortaları olmadığı için emekli olamadıklarını ifade eden Göktaş, “Çünkü bir sigortamız, güvencemiz yok. Hiçbir şekilde emeğimizin karşılığını alamıyoruz. Buğun hasta olsak evde oturuyoruz. Günlük çalışıyoruz, yağmur oldu mu çalışamıyoruz. Hasta olsak hiçbir güvencemiz yok. Artık bu zamlar dursun, bu fakirler artık yeter diyor. Bir yağ alamıyoruz” dedi.

Rojhat isimli genç de bin 500 lira elektrik faturası ödediklerini belirterek “Aldığımız para bunu karşılamıyor. Yevmiye en az 300 lira olmalı. Ancak kurtarır. Ücretlerimizi 150 lira yapıyorlar, sonra una zam, yağa zam geliyor. Eldivenimizi kendimiz alıyoruz. Eldiven 15 lira olmuş, alamıyoruz.  Buna bir çözüm lazım” dedi.

ÖNCEKİ HABER

Farplas'ta işçilerin direnişi devam ediyor

SONRAKİ HABER

Anadolu Gemi Söküm'de işçiler iş bıraktı, işçilere öğle yemeği verilmedi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa