17 Şubat 2022 08:49
Son Güncellenme Tarihi: 17 Şubat 2022 16:11

10 Ekim Davası 12 Mayıs 2022'ye ertelendi | "IŞİD'liler evinde değil, aramızda"

10 Ekim Ankara Katliamı'nın firari sanıklar yönünden devam eden davasında avukatların tevsii tahkikat taleplerinin reddine karar verildi, davanın bir sonraki duruşması 12 Mayıs 2022'ye ertelendi.

Arşiv fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Birkan BULUT
Ankara

10 Ekim Ankara Katliamı'nın firari sanıklar yönünde devam eden davası Ankara 4. ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Avukatların tevsii tahkikat taleplerinin reddine karar verilen davada bir sonraki duruşma 12 Mayıs 2022'ye ertelendi. 

10 Ekim davasında gündeme gelen MASAK raporu, IŞİD'in ne kadar rahat hareket ettiğini gösterdi. Emniyetin adreslerine gidip bulamadığını söylediği firari sanıklar, 2017 ve 2019 arasında vergi dairesinde işlem yapmaktan banka ve PTT üzerinden para transflerine kadar rahatça faaliyet yürüttü. IŞİD'in Türkiye'deki yapılanmasının başına getirdiği iddia edilen firari sanık Ömer Deniz Dündar ise 8 ay önce bir nakliyat firmasına kartsız ödemede bulundu. 

IŞİD yöneticilerinden Mustafa Dokumacı'nın eşi Ulker Mammadova tanık olarak ifade vermeye gelmedi. Mammadova'nın İstanbul'daki adresinde bulunmadığını kaydedildi. 

Avukat Gülşah Kaya, IŞİD'te Türkiye sorumlusu oluğu belirtilen Kasım Güler'in ifadelerine dikkat çekti. Burada katliamın emrini veren ve örgütte dışişleri bakanı gibi görev yapan Ebu Zeyneb, bu birimde Türkiye sorumlusu olarak Yunus Durmaz ve ona bağlı çalışan Ahmet Güneş ile Erman Ekici'den bahsedildiğini belirten Kaya, "İlk defa bir sanık örgüt şeması çiziyor. İkincisi katliamlar sürecinin sonrasındaki durağan süreçte eylem hazırlıkları yaptıklarını ifade ediyor. Ancak her defasında yakalandıklarını söylüyor. Bu nedenle firari sanıkların yaklanmasının önemini bir kez daha vurgulamak istiyoruz" dedi.

"MUSTAFA DOKUMACI DOSYAYA ALINSIN"

Avukat Gamze Gökoğlu, Mustafa Dokumacı'nın 10 Ekim katliamı dosyasında sanık olması gerektiğini belirterek, hakkında suç duyurusunda bulunulmasını istedi. IŞİD'in katliamları öncesinde çok sayıda ailenin emniyete başvurduğunu hatırlatan Gökoğlu, 10 Ekim ve Suruç'taki canlı bomba Alagöz kardeşlerin, Diyarbakır mitingine bomba koyan Orhan Gönder'in, Kasım Dere'nin kayınvalidesi gibi çok sayıda ailenin Mustafa Dokumacı'yı gençleri Suriye'ye cihada götürdüğü için şikayet ettiğini söyledi. Kasım Güler'in ifadelerine göre de Dokumacı'nın Türkiye, Rusya Azerbeycan gibi geniş bir coğrafyada yapılacak eylemlerden sorumlu bir yapılanmanın başına getirildiğini dile getirdi.

MAHKEME BAŞKANININ SORUSU SALONDAKİLERİ ŞAŞIRTI

Mahkeme başkanının Ulker Mammadova'nın kocası Dokumacı'nın katliamdan sonra "Bağdadi ne yaptın bu çocuklara" diyerek üzüldüğü iddiasını avukatlara sordu. Mahkeme başkanının avukatlara bu konuda ne düşündüklerini sorması salonda şaşkınlık yarattı. Avukat Gökoğlu, Dokumacı'nın saklanmak için eşine kendisinin öldüğünü de söylettirmek istediğini hatırlattı. 

NUSRET YILMAZ HAKKINDA EK İDDİANAME İSTENDİ

Avukat Eylem Sarıoğlu, iddianamede 10 Ekim Ankara Katliamı ve birçok IŞİD davasının firari sanığı, örgütün Antep’teki sorumlularından Nusret Yılmaz’ın, Yunus Durmaz'ın emrinde çalıştığının yazdığını ama kendisinin örgüt yöneticisi olduğunun ortaya çıktığını söyledi. MİT raporlarında da Suriye'deki elemanların "Nusret Yılmaz" grubu olarak anıldığına dikkat çeken Sarıoğlu, 2012 yılından itibaren takip edilen Yılmaz'ın hiç ifadeye çağrılmadığını, kasım ayında yakalama kararı olmasına rağmen MİT'in katliamdan sonra Antep'te olan Yılmaz'ı neden yakalanmadığını sordu. Sarıoğlu, Yılmaz hakkında ek iddianame hazırlanması için suç duyurusunda bulunulmasını istedi. 

"ÖLENLER VE CEZAEVİNDEKİLER İÇİN PARA TOPLANIYOR"

Avukat Senem Doğanoğlu dosyaya gelen MASAK raporlarına göre "esir ve şehit yakınları" denilerek ailelere yardımda bulunulduğunu, Suriye'deki kamplarda kalan kadınlar için bağışlar toplandığını, ABD yaptırım listesinde yer alan El Haram döviz ağının kurulduğunu, 2015 yılında Lübnan'dan patlayıcı ekipimanlarının faturalandırılarak alındığını, Çin'den gelen İHA ekipmanarının Mersin üzerinden Suriye'ye götürüldüğünü anlattı.

ARANIRKEN VERGİ NUMARASI ALMIŞLAR

Yine MASAK raporlarına göre Ömer Deniz Dündar, Cebrail Kaya, Ahmet Güneş, Yakup Selağzı, Muhammed Zana Alkan ve Cebrail Kaya'nın vergi mükellefiyeti işilemi yaptıklarını, El Kaide üyesi olarak emniyet tarafından 2012 yılında takibe alınmasına rağmen yakalanmadığı ortaya çıkan firari sanık Edremit Türe’nin tapu işilemi yaptığı, Savaş Yıldız ve Muhammaet Zana Alkan'ın bir gün arayla 300 lira para yatırdıklarını, yine muhamet Zana Alkan ve Kasım Dere'nin hesabına 2017 yılında 3'er TL para yatırdıklarını anlatan Doğanoğlu, bunun bir iletişim yöntemi olarak değerlendirilebileceğini söyledi.

8 AY ÖNCE NAKLİYAT FİRMASINDA

Ömer Deniz Dündar'ın ise Bilyoner isimli yasal şans oyunları sitesine ATM'den 2018 yılında 5 gün aralıklarla para yatırdığını, böylece internet sitesi üzerinden sohbet odalarının kullanıldığını belirten Doğanoğlu, hatta Dündar'ın 24 Mayıs 2021 gibi yakın bir tarihte bile nakliyat firmasına kartsız para yatırdığını açıkladı.

Avukat Erkan Sabri Ünüvar, firari sanıkların yakalanamadıkları süreçte faaliyetlerine devam ettiğine dikkat çekerek, "Yakalanmaları konusunda ne yaptıklarını sorduğumuzda, emniyet  evlerine gidip bulamadığını söyledi. MİT operasyonlarına bakıldığında Suriye'de de olsa yakalanabildiklerini görüyoruz. Emniyetten gelen yazılar göre Suriye'deki kamplarda olduğunu biliyoruz. Faaliyetlerine devam eden firari sanıkların iletişiminin tespit edilmesi gerekiyor" dedi.

"GOOGLE REKLAM HİZMETİ VERİYORUM BURADAN YATMIŞ OLABİLİR"

Firari sanıklar tarafından kendisine para yatırılan Mehmet Berkin Kanat, Bursa'dan SEGBİS ile bağlanarak tanık olarak dinlendi. Sanıkları tanımadığını söyleyen Kanat, 2017 yılının Eylül-Kasım aylarında Muhammet Zana Alkan, Savaş Yıldız, Ömer Deniz Dündar tarafından kendisine defalarca para gönderildiği sorulduğunda ise "Bu kişileri tanımıyorum ama Google reklam hizmeti veriyorum. Buradan yatmış olabilir" dedi. Kanat, paranın şahıs hesabına yatırıldığı ve faturasız iş olduğu için bilmediğini, ancak kayıtlardan çıkarılabileceğini söyledi. Güldoğan Kimya Fabrikasında çalışırken kendi hesabına para yatırılmadığını, sadece sigortasının yapıldığını belirten Kanat, haşere ilaç firmaları olduğunu ve herhangi bir gübre alım satım işi yapmadığını söyledi.

İnsanlığa karşı suçtan hakkında iddianame düzenlenen Sanık Erma Ekici, örgüt tarafından ailesinin maddi olarak desteklenmesi suçlamalarına ilişkin ailesinin kirada oturmadığını gerekçe göstererek kira yardımı almadığını savundu.

Mahkeme heyeti ara kararında şu ifadelere yer verdi:

"Kasım Güler hakkındaki soruşturma dosyasındaki tüm belge ve bilgilerin mahkemeye gönderilmesine, Ulker Mammadova'nın tanık olarak dinlenmesi için talimat yazılmasına, Kuteybe Hammet'in adresinin bulunamaması nedeniyle tanık olarak dinlenmesinden vazgeçilmesine, firari sanık Ahmet Güneş'in eşi Esra Gül Güneş'in tanık olarak dinlenmesi talebinin reddine, MASAK raprolarında para alışverişinin araştırılması talebinin sanıkların yaklanma çalışmalarının devam etmesi nedeniyle reddine, avukatların tevsii tahkikat taleplerinin reddine karar verildi. Bir sonraki duruşmanın 12 Mayıs 2022'ye bırakılmasına karar verildi."

ÖNCEKİ HABER

EKPSS sonuçları açıklandı

SONRAKİ HABER

Aile hekimleri talepleri için iş bıraktı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa