Kadri Kılıcı anıldı: Emek mücadelesine, partisinin işçi sınıfı mücadelesine bağlıydı
Geçtiğimiz yıl hayatını kaybeden Emek Partisi Esenyurt İlçe Başkanı, kamu emekçisi Kadri Kılıcı mezarı başında anıldı: 40 ayaklı karıncaydı
Geçtiğimiz yıl hayatını kaybeden Emek Partisi Esenyurt İlçe Başkanı, kamu emekçisi Kadri Kılıcı mezarı başında anıldı. Topkapı Mezarlığında yapılan anma öncesi Kadri Kılıcının mezarı çiçeklerle donatıldı. Sendikal haklar için verdiği mücadelenin vurgulandığı anmada, “Sendikal mücadelenin buraya gelmesinde çok emeği oldu. Herhalde onu anlatacak en doğru tanım 40 ayaklı karıncaydı” denildi.
Anmaya Emek Partisi Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Gökhan Durmuş, Tüm Bel Sen MYK Üyesi Bülent Türkmen, Tüm Bel Sen 1 Nolu Şube Başkanı İbrahim Sönmez, DİSK/Gıda-İş Marmara Bölge Temsilcisi İbrahim Kızılyer, Cam Keramik İş Genel Başkanı Birol Sarıkaş, Kadri Kılıcının ailesi ve çok sayıda yoldaşı katıldı.
“KADRİ YOLDAŞ PARTİSİYLE YAŞAYACAK”
Anmada açılış konuşmasını gerçekleştiren Emek Partisi Esenyurt İlçe Başkanı Levent Gökçek şunları söyledi: “Kadri yoldaş devrimci sınıf partisinde örgütlü olmanın ve mücadele etmenin önemini kavramış bir belediye emekçisiydi. Kamu emekçilerinin sendika hakkının kazanılmasında önemli sorumluluklar üstlenmişti.”
“SENDİKAYI AYAĞA KALDIRMAK İÇİN MÜCADELE ETTİ”
Emek Partisi Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, Kadri Kılıcının sadece kamu emekçilerinin mücadelesinde değil aynı zamanda işçi sınıfının mücadelesinde de aktif rol oynadığını söyledi. Emekli olduktan sonra da bir sanayi bölgesi olan Esenyurt’a giderek, orada her dilden, her milletten işçileri örgütlediğini aktaran Akdeniz, “Sendikal mücadeledeki tecrübeleriyle işçileri de örgütlemek üzere mücadeleye katıldı. Partimizin ilçe başkanı oldu. Sosyalizm, kurtuluş ve aydınlanma bilincini işçilere son nefesine kadar taşıdı. A partisinden B franksiyonundan demeden, bütün güçlerle beraber sendikayı ayağa kaldırmak, emekçileri güçlendirmek için mücadele içerisinde olan bir insandı” dedi.
“ÖRNEK BİR SENDİKACIYDI”
Akdeniz, “Onun özlemi Türkiye’nin bağımsız, demokratik, özgürlüklerin olduğu bir ülke olması. Emeğin ve eşitliğin temelinde işçilerin mutluluğa, huzura ve refaha erdiği bir Türkiye olması için çabaladı. Bunun için mücadele ediyordu” diye konuştu.
“40 AYAKLI KARINCAYDI”
Akdeniz’in ardından Tüm Bel Sen yöneticiler tek tek söz aldı. Tüm Bel Sen Merkez Kadın Sekreteri Nazife Tosu, “Kadri başkanla belki siyasal anlamda farklı görüşlere sahiptik ama o hepimizin yüreğine dokunan, hiçbir zaman kırılmadığımız, incinmediğimiz biriydi. Bu sendikal mücadelenin buraya gelmesinde çok emeği olmuş, her yerde bulunmuş biriydi. Herhalde ona olacak en doğru tanım 40 ayaklı karınca olurdu” dedi. Tüm Bel Sen MYK Üyesi Bülent Türkmen, “Kadri yoldaşın verdiği mücadele yadsınamaz. Birleşik mücadeleyi savunan ve bu ceberrut düzenin yıkılmasının ancak işçi sınıfının vereceği mücadele ile gerçekleşeceğine inanan ve bu konuda emek veren bir kırk ayaklı karınca gibi çalışmıştır” diye konuştu.
Tüm Bel Sen 1 No’lu Şube Başkanı İbrahim Sönmez ise şunları söyledi: “Kadri mücadeleci, mütevazi, herkese dokunan yardımsever bir arkadaşımızdı. Kadri emek mücadelesine, partisinin işçi sınıfı mücadelesine sonuna kadar bağlı bir arkadaşımızdı.”
“BİZ ÖRGÜTLENDİĞİMİZ SÜRECE BABAM DA BİZİMLE BİRLİKTE YAŞAYACAK”
Konuşmaların ardından Kadri Kılıcı’nın oğlu Özgür Kılıcı söz aldı. Kılıcı şunları söyledi: “Kadri Kılıcı benim babamdı ama ben büyüdükçe o bunun öyle kalmasını istemedi. Zamanla bana hayatı, emeği, sömürüyü, sosyalizmi dayatma yapmadan anlatmaya başladı. Gecelerce sohbet ederdik. Örgütlü bir insan olduğu için, örgütlü mücadeleye inandığı için benle gece gündüz nasıl bir işçiyi ikna etmeye çalıştıysa aynı şekilde konuşmuş, beni geliştirmiş, dönüştürmüştür. Ben babamın yoldaşı oldum. Aynı zamanda ben sadece babamı değil iyi bir arkadaşımı, iyi bir yoldaşı kaybettim. Onun idealleri hayat bulduğu, devrim ve sosyalizmin mücadelesi devam bulduğu sürece, biz örgütlendiğimiz müddetçe babam da bizimle birlikte diğer tüm yoldaşları gibi yaşamaya devam edecek. O yüzden babama, bana kattığı her şey için teşekkür ederim.” (İstanbul/EVRENSEL)