20 Şubat 2022 23:20

TİHV Diyarbakır Temsilcisi Murat Aba: İşkence gören bir de yargı eliyle cezalandırılıyor

TİHV Diyarbakır Temsilcisi Aba, Türkiye’de işkencenin yapılan başvuru sayılarının çok üstünde olduğunu belirterek, iktidarın işkenceyi yalanlamasının var olan gerçeği ortadan kaldırmadığını söyledi.

Murat Aba | Fotoğraf: Fırat Topal/Evrensel

Paylaş

Fırat TOPAL
Diyarbakır

Türkiye İnsan Hakları Vakfına (TİHV), 2021 yılında 986 işkence başvurusu yapıldı. Bunlardan Bölge illerinden Van’da 263, Diyarbakır’da 169, Cizre’de ise, 48 başvuru dikkat çekiyor. Evrensel’e konuşan TİHV Diyarbakır Temsilcisi Murat Aba, Türkiye’de işkencenin yapılan başvuru sayılarının çok üstünde olduğunu belirterek, iktidarın işkenceyi yalanlamasının var olan gerçeği ortadan kaldırmadığını ifade etti. Aba, “İşkence gören bir de yargı eliyle cezalandırılıyor” dedi.

İŞKENCE BAŞVURULARIN ÇOK ÜSTÜNDE

İşkence nedeniyle yapılan başvuruların her yıl katlanarak arttığını söyleyen Aba, Diyarbakır’da 89 kişinin gözaltına işkence gördüğünü beyan ettiğini ve son bir yılda 169 kişinin kendilerine başvurduğunu söyledi. Aba, “Türkiye’de toplam 986 kişi işkence gördüğü için başvurdu. Bunların bir kısmı kişinin kendi başvurusu, bir kısmı ise işkence görenlerin yakınları tarafından yapılan başvurular. Bırakın 986 kişiyi sadece 89 kişi bir ülkede işkence gördüm diyorsa o ülkede yer yerinden oynamalı. En az bu kadar kişi bu vakfa başvuranlardır. Adli nedenlerle 6 kişi başvurdu. Ciddi bir kısmının siyasi nedenlerle başvurduğu ortaya çıkıyor. Adli başvurularda bilgi yok, çünkü başka kaygılarla başvurmuyorlar. Başvurduğu takdirde ‘Devletin radarına girerim’ diye başvuruda bulunmuyor. Adlilerde de çok ciddi işkence var. Politik nedenlerle tutuklananlar devletin işkence yapamayacağı, işkencenin yasak olduğunu bildiği için başvuruda bulunabiliyor” dedi.

YOK DEYİNCE YOK OLMUYOR

Kolluk tarafından yapılan işkenceye herhangi bir yaptırımın olmadığını belirten Aba, aksine işkence görenin yargı eliyle bir daha işkenceye maruz kaldığını söyledi. Aba, “İktidarın buna yönelik engelleyici adımlar atmadığını gösteriyor. Bu güne kadar işkence yaptığı gerekçesiyle ceza alan hiç kimse yok. Kişi işkence gördüm diye dava açtığında karşı dava açılıyor. ‘Memura mukavemet’ diye, gidip darp raporu alıyor kolluk. O rapor üzerinden dava açıyor, bizim davalarda soruşturma izni verilmezken açtıkları karşı davalardan işkence gören bir de yargı eliyle cezalandırılıyor. Türkiye’de her zaman işkence vardı, şimdi daha da pervasızlaştı. ‘Türkiye’de işkence yok’ açıklamalarının içi boş, bu ülkede işkence var. İktidar bir şey yok deyince yok olduğunu zannediyor. Bu ülkede gazeteciler cezaevlerinde, bu ülkede AİHM kararları uygulanmıyor. İşkence yok demelerinin nedeni, işkenceyi yüzlerce yıl öncesi gibi tanımlamaları olmalı” dedi.

ÖNCEKİ HABER

Esenyurtlu işçiler Emek Partisinin panelinde işçi hareketinin güncel durumunu konuştu

SONRAKİ HABER

Marmara Denizi'nde 4,1 büyüklüğünde deprem meydana geldi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa